Ýstanbul 2. No.lu Baro Baþkaný Av. Yâsin Þamlý'nýn davetiyle dün sabah, Sarýyer Hâkimevi'nde, siyonist Ýsrail rejiminin Gazze'de 2,5 aydýr iþlediði korkunç barbarlýk karþýsýnda, 'hukukçular olarak neler yapýlabileceði' konusunda görüþ-alýþveriþinde ve istiþarelerde bulunmak için tertiplenen bir toplantýya, genç avukatlardan Çaðrý Cangir'in aracýyla gidip ben de katýldým.
Necati Ceylan, Hüsnü Tuna, Selçuk Kar gibi avukat arkadaþlardan ayrý olarak; medyadan Halime Kökce, Kemal Öztürk, Nedim Þener ve 25-30 kadar diðer hukukçu arkadaþlar da oradaydý.
Baþlangýçta, siyonist Ýsrail rejiminin barbarlýklarýnýn, Lahey'deki 'Uluslararasý Ceza Mahkemesi' ve emsali uluslararasý zeminlerde, tartýþýlmasý ve suçlularýn cezalandýrýlmasý yolunda yapýlan çalýþmalar konusunda bilgi veren Yâsin Bey'den sonra diðer arkadaþlar da, takib edilmesi gereken uluslararasý hukuk yollarý üzerine görüþler belirttiler.
Ancaak.. Bu gibi uluslararasý kuruluþlarýn gücü nereden geliyor ve bunlarý kim geçerli veya geçersiz hale getiriyor? 25-30 yýl öncelerde (bir Hristiyan Arab olduðu için) BM. Genel Sekreterliði'ne seçilen Mýsýr'lý Putros Ghalî, 'BM'den bir adalet bekleyenler ne kadar boþ hayaller içindedir. BM, her þeyin güçlülerin yorumuna göre þekillendiði bir uluslararasý güç merkezidir' demiþti. Nitekim, þimdiki BM Gen. Sekreteri Guterres de, geçenlerde, Mýsýr'ýn Refah kapýsýnda Gazze'ye girmek istediðinde, silahlar üzerine doðrultuldu ve giremedi.. Ve o da, katledilen on binlerce mâsum çocuklar, anneleri ve babalarý kadar, ölümü göze alsaydý, belki dünya siyaseti alt-üst olurdu.
Evet, 'su baþlarýný 'dev'ler, dünya zorbalarý tutmuþ.. Amerikan emperyalizmi, bütün gücünü bölgeye yýðýp, 'Biz buradayýz ve gidici deðiliz ve müdahale eden olursa, derhal karþýlýk veririz.. Ve Ýsrail, kendisini savunmak için, her þey'i yapabilir..' diyordu; evet, 'her þeyi..'
Zâten 150 yýl öncelerde varlýðýndan söz edilemeyecek olan Uluslararasý Hukuk, bu.. 1945'de savaþ sonrasý kurulan Tokyo ve Nürnberg Mahkemeleri'nde Japon ve Alman liderlerin gruplar halinde idâmla sonuçlanacak olan yargýlanmalarýnda, kendi kültürlerinin 'Hukuk kurallarý'ndan bahsettiklerinde, mahkeme baþkanlarý, onlara, 'N'apalým, sizi buraya týkan kuvvet böyle istiyor!' diyorlardý. (Ayný sözü, Adnan Menderes ve arkadaþlarýnýn idâmýyla noktalanan Yassýada Muhakemeleri'nde de, Yüksek Adalet Divaný baþýndaki kiþi de söylemiþti..)
*
Baþkan Erdoðan, uluslararasý zeminlerde, her vesileyle, 'Dünya 5'ten büyüktür..' diyor, ama, bunun böyle olmadýðýný kendisi de elbette biliyor ve gerçekte, 2. Dünya Savaþý'nýn galibi durumunda gözüken 5 ülkenin, dayatmasýyla 'dünyanýn iradesine zincir vurulamamasý gerektiðini', söylemiþ oluyor. Çünkü, Birleþmiþ Milletler'de 193 devlet var olup, 192 ülke baþka yönde bir karar alsa, bile, o 5 ülkeden sadece 1 tanesi, 'Hayýr..' dese, o 192 ülkenin tamamýnýn iradesi geçersiz oluyor. Ýþte bu zorbalýðýn adýdýr, 'uluslararasý hukuk'!
O halde, 'Uluslararasý Hukuk' bizim neyimiz olur..
*
Acý gerçek þu ki, evet dünya, bir '5'li haydutlar çetesi'nin elinde oyuncak..
Hatýrlayalým ki, Amerika ve Ýngiltere savaþýn bir tarafýndaydýlar. Sovyet Rusya da, savaþýn baþýnda Hitler Almanyasý'nýn yanýndayken; sonra, Stalin, kapitalist emperyalizmin kucaðýna sýðýnývermiþti, komunizmin patronu olarak..
Fransa ve Çin ise..
Sürgünde, kaðýt üzerinde kurulan 'Hür Fransa' hükûmetinin lideri general 'Charles de Gaulle (Þarl dö Goll) hatýrýna Fransa ve Japon iþgaline direnmeye çalýþan Mareþal Chiang Kai Shek hatýrýna da Çin, '5'li çete'ye, haybeden dahil edilmiþlerdi..
Bugünkü dünyanýn, 'uluslararasý hukuk anlayýþý' iþte böyle þekillenmiþti.. Ve bu hukuk düzeninin iþleyiþinde insanlýðýn en az 4'te birini teþkil eden Müslümanlarýn ve inançlarýnýn bir etkisi olmadý..
'Bir mevsim-i bahârýna geldik ki âlemin,
Bülbül hâmûþ, havz tehî, gülistan harâb..'
*
Evet, bunca barbarlýklar karþýsýnda insanlýðýn uyuyan vicdanýný uyandýrmaya ve dünya kamuoyunda itirazlarýmýzý yükselterek, þeytanî güçlere korku salmaya çalýþabiliriz ve ama, 'Uluslararasý Ceza Mahkemesi'nden ve BM'nin '5'li çete'sinden âdilâne yargýlar ummak hayaline kapýlmadan..
Çünkü, ABD emperyalizmi, siyonist Ýsrail'in kendisini savunmak için 'her þey'i yapabileceðine cevaz vermiþ bulunuyor. Karþý çýkýlmasý gereken, kuklalar deðil, kuklacýbaþýdýr!
*