Üsküdar'da Vals

Sibel Eraslan, Star Gazetesi köþesinde Üsküdar üzerine muhteþem bir yazý kaleme aldý. Müslüman Üsküdar'ý anlatýyor. Gayri Müslimleri, tekkeleri, türbeleri, ezanlarý, musikisi ile Üsküdar. Büyüleyici bir semt.

Þimdi bu Üsküdar deðiþtirilmek isteniyor. Bambaþka bir kültüre taþýnýyor. Müslüman ve Türk Üsküdar'ýn, Avrupa Üsküdar'ý olmasý için bir gayret var. Musiki Cemiyetinin varlýðý da es geçiliyor, Mahmut Hüdai Tekkesinin sosyolojisi de. Tarih, inanç, musiki ve kültür beraberliðinde oluþan medeniyet ruhumuzu taþýyan bir semti, baþka bir ruha kanatlandýrma hevesi baþ gösteriyor.

Üsküdar, kültürel derinliðiyle kimliði olan bir semt. Onu kendine has kýlan da budur. Sükûneti, mistisizmi, tarihi ve boðazýyla beraber Ýstanbul'un kalbidir. Müslümanlýk, en fazla burada dünyayla barýþýk yaþamýþ. O nedenle Yahya Kemal, ona ruhaniyetin ve iþretin yan yana olduðu semt der. Gökdelenler istilasýna, AVM( Kapitol yükselecek deniyor!) istilasýna, batý kültür istilasýna uðramamýþ bir Ýstanbul köþesi. Bu hususiyeti onu hem farklý hem de özgün yapýyor. Modernliðin standart, tek renk ve tek biçim havasý buraya hâkim olamamýþ. Kökle þehrin kucaklaþmaya devam ettiði Ýstanbul , en fazla burada hissedilir. Ýstanbul'u sel gibi önüne katan "hayali modernliðe" en fazla direnerek kendisi kalabilen bir sosyal mekân.

Türkleri, uzun kültürel müktesebatlarýyla temsil eden ender bir medeniyet mekâný. Çýnarlarý ve minareleri, ezanlarý ve martý sesleri beraber yaþar. Ýnsan kendisini o uzun kültürel müktesebatýn ve medeniyet dünyasýnýn içinde hisseder. Zamanlarýn mazisi ve bugünü içinde gezeriz. Zamanlarý, zamanlar çokluðuna taþýyan bir hülya. Bizi Üsküdar'da muhabbete gark eden de bu rüya. Rüyasý olan yerdir Üsküdar. Rüya gören ve rüyaya yatýlan mekândýr.

Þimdi batýcýlar burayý fethe çýktý. Kadýköy ve Taksim yapmak istiyorlar. Modernliðe direnen yerin baþýný eðmek çabasýndalar. Modern Üsküdar peþine düþtüler. Onlarýn gözünde modernlik elbette sembollerle yürüyen bir þey. Dansla, valsla, operayla, baleyle, batý tarzý müzik ve eðlenceyle olunan bir þey. Modern Üsküdar'da sokak ve mahallelerinde vals yapan, klasik batý müziði çalýnan ve popüler Batý eðlenceleriyle dolup taþan Üsküdar.

Yeni Belediye Baþkaný ilk icraatýný uygulamaya baþladý. Vals yaptý Üsküdar sosyal mekânlarýnda. Modernliði gösterdi Üsküdarlýlara. Buna bir de koca tarihçimiz "eski Ýstanbul diriliyor" fetvasýyla eþlik etti. Ýlber Ortaylý'dan bahsediyorum. Nedir dirilen eski Üsküdar'da? Üsküdar Musiki Cemiyeti mi yenilendi? Üsküdar damgasýný taþýyan þahsiyetler ve anýtlarla yeni mekânlar mý üretildi? Hayýr. Tam tersine Üsküdar'ý Batýcý bir eðlence oyunu ile fethetme teþebbüsünün simgesel eylemleri gerçekleþti.

Baþkan ve onun temsil ettiði "cumhuriyetçi modernler" kafasýnda vals, modern semt olmanýn en önemli göstergesi. Bu geri kalmýþ semti kurtarmak için vals ile baþlamak gerekir! Herkes vals yaparak modern olacak. Ýzmir'de bunu yapýyorlar artýk. Sokaklarda vals yaparak Atatürk'ü anýyorlar, cumhuriyeti kutluyorlar. Vals, yenidünya taþra modernliðinin milli olana karþý bir meydan okuma simgesi!

Oysa imrendikleri ve taptýklarý Avrupa'da bile tarihi ve kültürel farklarý ile öne çýkan nice semtler ve þehirler var. Onlarý modernleþtirmeye kalkmazlar. Strasburg merkez semti böyledir mesela. Salzburg da öyle.

Üsküdar vals deðil, musikidir. On yýllara dayanan musiki cemiyeti sadece bu semte deðil, Türkiye'ye ruh veriyor. Vals nereden geldi? Kim icat etti? Türkler mi? Üsküdar mý? Ecnebi bir "oyun". Ýsteyen onu tercih edebilir. Ama bir semtin ruhunu onunla deðiþtirmek nedir? Bir semtin ruhundan kopuþun ve ona yabancýlaþmanýn göstergeleri bunlar. Üsküdar'ý Taksim ve Kadýköy haline getirme fütursuzluðu. Firari zihinlerin Batýcý kültür taarruzu.