Babamın vefatı vesileyle bir süredir Antalya’dayım.
28 Şubat dönemindeki haksızlıkların giderilmesi, cezaevlerindeki 28 Şubat tutsaklarının serbest bırakılması için başlattığımız süreç dolayısıyla Antalya’dan ayrılalı 10 yıl oldu. Sıla-i rahim için arada bir gelsem de birkaç gün durup İstanbul’a dönmek zorunda kalıyordum. Çin virüsü salgını da işin bahanesi oldu ve 1 aydır Antalya’da annemin yanındayım.
Fethullahçı Terör Örgütü’nün Anadolu’da alttan alta faaliyetlerini yürüttüğünü, tavan taban demeden mağduriyet adı altında propagandalarını yaptıklarını duyardım. Antalya’da kaldığım 1 ay süre zarfında duyduklarımı gördüm, yaşadım; şunun da farkına vardım, İstanbul’dan hiçbir şey görünmüyormuş!
En son yaşadığım vak’ayı yazayım da ne demek istediğimi daha iyi anlatayım. Cumartesi günü Antalya’da esnaflık yapan bir arkadaşımı ziyaret ettim. Dükkanının önünde otururken yumurtacının sesini duydu. Arkadaşım, “Yakup şu adam temiz birisine benziyor, bu sıcakta köyden yumurta getirmiş satmaya çalışıyor, yumurta alalım” dedi. Yumurtacıyı çağırdı.
Adam yumurtaları poşete koyarken birden “Bizi ekmeğe muhtaç ettiler” diye söylenmeye başladı. Arkadaşım, “Hayırdır dayı, seni kim ekmeğe muhtaç etti” diye sormasıyla FETÖ tiyatrosu sahne aldı.
Yumurtacının içinden profesyonel bir FETÖ militanı çıktı ve başladı propagandaya: “Tayyip Erdoğan ve çetesi bizi ekmeğimizden etti. Ben öğretmendim. FETÖ diye bir şey uydurdular benim gibileri memurluktan attılar” dedi.
Bu sefer ben sordum:
- Dayı, seni FETÖ’den atmalarının sebebi neydi?
- Sadece Zaman Gazetesi abonesiydim.
- 17/25’den sonra aboneliğe devam ettin mi?
- Ettim, şimdi çıksa yine abone olurum!
FETÖ’nün yayın organı Zaman Gazetesi’ni övmeye devam etmesi üzerine arkadaşım aldığı yumurtaları iade ederek, “Bak dayı şimdi işler değişti. Biz, adam köyünden yumurta getirip bu sıcakta satmaya çalışıyor diye acıyıp senden yumurta alalım dedik ama sen bize FETÖ propagandası yapıyorsun. Bir daha buralarda gözükme, tavrımız farklı olur” dedi.
O gariban, mağdur görünümlü ‘yumurtacı’ birden tehditler savurmaya başladı: “5 yıl sonra görüşeceğiz”. Tehditlerle birlikte, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere FETÖ ile mücadele eden avukatlarına hakaret etti. Kovaladık!..
Yumurtacı kılığındaki bu FETÖ’cü gibi değişik kimliklerle (Politikacı, gazeteci vb.) karşımıza çıkıp mağduriyet sömürüsüyle FETÖ propagandası yapanlara karşı müdahaleci bir tavır takınıp susturmak gerekiyor. Kurt kuzu postu giymiş aramızda dolaşıyor!
