Zor sene: Deprem, seçimler, Gazze

2023'ün 6 Þubat'ýnda öyle büyük bir felaket yaþandý, içimize çöreklenen acý nasýl daðýlýr, nasýl iyileþiriz toparlanýrýz bilemediðimiz zamanlar oldu. Kaybettiðimiz canlara hâlâ yanýyoruz ama devlet-millet seferberliðiyle yaralar sarýldý Allah'a þükür. Sorumlularýn yargýlanmasý sürüyor. Geriye kalanlarýn güvenli huzurlu bir hayata kavuþmasý için hummalý bir çalýþma var. Kalýcý konutlar ocak ayýyla birlikte peyderpey teslim edilecek artýk.

Yine de tüm sýkýntýlar giderilse de 50 binden fazla canýmýzý kaybettiðimiz yýl olarak hatýrlayacaðýz 2023'ü.

DEVLET MÝLLET SEFERBER

Yerin iki kez peþ peþe sarsýldýðýný; 7,7 ve 7,6 gibi iki büyük depremin 11 þehri birden yýktýðýný; uçsuz bucaksýz bir alanda yýkýlmayan, kýrýlmayan bina kalmadýðýný; binalar altýnda ailelerin yok olduðunu, bebeklerin çocuklarýn insanlarýn uykularýnda öldüðünü ya da günlerce yardým beklediðini... Nasýl unuturuz? Unutulmaz. Unutulmamalý.

Ama 15 milyondan fazla insanýn kýþ ortasýnda ev dýþýnda kaldýðýný ve enkaza müdahalenin yaný sýra akla gelebilecek her türlü ihtiyacýn karþýlanmasý için hýzlýca organize olunmasý çok önemliydi. Çok geniþ bir alanda çok büyük operasyonlar yönetildi o yüzden.

Batý illerinde unutulsa da, devlet bütçesi oluþturulurken vergilerden ya da deprem bölgesine ayrýlan paydan dolayý muhalif çevreler homurdansa da orada daha yapacak çok iþ var ve 7/24 çalýþýlýyor.

2024'ün gündeminde de epey yer tutacak bu mevzu.

MAYIS SEÇÝMLERÝ VE DAÐILAN MUHALEFET

2018 seçimlerinin hemen ardýndan anlamsýz bir özgüven ve lüzumsuz bir soruyla iktidara meydan okuyordu muhalefet partileri: "Getir sandýðý da boyunun ölçüsünü al, korkuyorsun deðil mi" diye çýkýþýyorlardý bir de.

Bir yandan iktidara karþý ittifak için çabaladýlar.

Biri görünmeyen yedi ortak, bir buçuk yýlý bulan genel merkez ziyaretleri, arka kapý diplomasileri, ÝBB giriþinde zabýta selamlamalarý derken nihayet ortaklaþtýlar.

Ortaklardan birinin öne çýkmamasý, eþit görüntü verilmesi gibi konularý bile çözdüler.

Birkaç komik denemeden sonra koridorda senkronize yürümeyi baþardýlar.

Yuvarlak bir masaya oturarak her partinin eþit deðerde olduðunu cümle âleme gösterdiler. Hatta kadar ki masadan görüntü alan kameramanlarýn masa etrafýnda dönmekten, izleyicinin izlemekten baþý döndü.

EKREM HANGÝMÝZÝN KAVGASI

CHP bütçesiyle geçinen muhalefet medyasý, parayla araþtýrma yaptýrýlan kamuoyu araþtýrma þirketleri en az yüzde 60'la geliyoruz dediler. ABD'den, AB'den ve dahi FETÖ'den ve PKK'dan tam destek aldýlar, hadi oradan diyen olmadý.

Zaten Kýlýçdaroðlu ile Ýmamoðlu arasýndaki adaylýk yarýþý ve Kemal Bey ile Meral Haným arasýndaki "Ekrem hangimizin" kavgasý dýþýnda mühim bir tartýþma da olmadý. Aylar aylarý kovaladý.

Mart ayýna yani seçim sathý mailine girildiðinde anlaþýldý ki masanýn cumhurbaþkaný adayý hakkýnda hiç konuþmamýþlar! Masaya gelen yemek menülerini, bastýrdýklarý ortak metinlerin puntlarýný bile paylaþan "karþý ittifak partileri" meðer ortak adayýn kim olacaðýný hiç konuþmamýþlar.

AKÞENER'E MEDYA DAYAÐI

Kýlýçdaroðlu "tabii ki adayýnýz benim" dediði için Akþener hýþýmla masadan kalktý, zehir zemberek konuþtu ama "her þey güzel olacak" diyen hoþgörülüler korosundan öyle büyük dayak yedi, öyle hakaretlere maruz kaldý ki çiðnenen onuruna bakmadan tekrar oturdu.

Türkiye deprem felaketinin yaralarýný sarmaya çalýþýrken muhalefetin tek derdi masayý bir arada tutmaktý. Sandýða da bu þekilde gittiler ve yenildiler.

AK Parti 35,62 oy oranýyla seçimlerden birinci parti çýktý. Erdoðan yüzde 52,18 ile yeniden Cumhurbaþkaný seçildi.

Muhalefetin mayýs hezimetleri masayý öyle bir daðýttý ki toparlanacak gibi deðiller. Üstüne üstlük Kýlýçdaroðlu koltuðundan, Ýmamoðlu koltuk büyütme olasýlýðýndan, Akþener de siyasi itibarýndan oldu.

Masanýn tek kazananý aradan sýyrýlýp Meclis'e girmeyi baþaran Saadet, Deva ve Gelecek Partileri oldu.

FÝLÝSTÝN MUTLAKA ÖZGÜR OLACAK

Ýsrail'in 8 Ekim'den bu yana süren Gazze saldýrýlarý Filistin'de yaþanan yüzyýllýk kanlý tiyatroyu ortaya döktü. Siyonizm'in önce Ýngiltere sonra ABD eliyle gasp ettiði topraklarda peyda ettiði oluþumun bir devlet deðil terör yapýsý olduðunu ortaya koydu. Ýþlediði savaþ suçlarý saymakla bitmiyor. Varlýðý baþýndan bu güne hukuksuz ahlaksýz insafsýz.

Filistinlilerin haklý davasý küresel çapta vicdan sahibi tüm insanlarca savunuluyor artýk. Dünyanýn her yerinden "özgür Filistin" sesleri yükseliyor. Buna inanç hiç olmadýðý kadar arttý.

Ýnþallah 2024 bunun gerçekleþtiði yýl olsun.

GALATA'DA KIYAMA DURMAK

2024'ün ilk saatlerinde Ýstanbul'da TÜGVA öncülüðünde 308 STK'nýn katýlýmýyla gerçekleþen "Þehitlerimize Rahmet, Filistin'e Destek, Ýsrail'e Lanet" mitingi bunun habercisi gibiydi.

Günün en erken saatlerinde, Ayasofya Camii'nde, selatin camilerde kýlýnan sabah namazýndan çýkýp Galata Köprüsüne varan 250 bin Ýstanbullu Gazze'ye selam durduðunda aslýnda bunun büyük bir kýyam, ayaða kalkýþ olduðunu da görenler gördü. "Türkiye Yüzyýlý" baþladý.

Ýnþallah Ayasofya gibi Kudüs de bir gün özgür olacak.