Şahsî kanaatim, muhalefet bloğunun Cumhurbaşkanı adayı, siyasî kimliği baskın olmayan bir isim...
Aşağıda sayacağım sebeplerden dolayı "siyaset dışı aday" adeta bir mecburiyet.
1. Partili bir aday, yani Kılıçdaroğlu ve Akşener, Erdoğan'dan fazla oy alabilecek isimler değil.
Kılıçdaroğlu'nun yerine Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu'nun aday gösterilmesi ise CHP'yi sallar. Bir genel başkan aday olma cesaretini gösteremiyorsa o partinin daha en baştan içi karışır...
Partili adayın ilk turda, hem de Erdoğan karşısında seçilmesi çok zor. İkinci turda ise muhalefette işler karışır. Yorgunu yokuşa sürmek gibi bir şey...
2. Partili aday, muhalefetin ağız birliği ettiği "parlamenter sisteme dönüş" mutabakatının en büyük engelidir.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, yönetimin başı Cumhurbaşkanı. Yetkileri, eski dönemin başbakanından fazla.
Bu makama partili bir isim oturunca, o parti iktidara gelmiş gibi olur. Parlamenter sisteme neden geçsin?
İlk işleri ipe un sermek olur; "hemen geçemeyiz, bir hazırlık dönemi gerekir" diyerek 2-3 yıl parlamenter sisteme geçişi savsaklarlar.
Böyle bir durumda siyasî ve ekonomik krizi ülkeyi allak bullak eder.
Türkiye'yi batıranlar olarak tarihe geçmek istemezler...
Siyaset dışı adayın seçilmesi -eğer gerçekten geçmek istiyorlarsa- parlamenter sisteme geçişi kolaylaştırır. Onu kontrol altında tutmak daha kolay olur. (Hiç de belli olmayabilir. Makam insanları değiştirir.)
Diyelim o siyaset dışı kişi terslik yaptı, "hemen geçiş olmasın" dedi. Kabinesi ve bürokrasi, onu destekleyen partilerin kontrolünde olur.
3. Siyaset dışı adayın asıl destekçisi HDP olacaktır. Öyle bir isim ki, HDP fire vermeden tabanını ikna edebilmelidir. Öyle bir isim ki, Diyarbakır'da, Güneydoğu'da "bizden sayılır" denilebilsin...
4. Siyaset dışı aday FETÖ'nün de desteğini almalıdır. Bugüne kadar FETÖ ile mücadelede öne çıkmayan bir isim düşünülecektir.
5. Siyaset dışı aday, muhalefet bloğunun "özgürlük, bağımsız yargı, hukukun üstünlüğü" vaatlerinin sembol bir ismi olmalıdır.
Böyle bir adayın hukukçu kimliği tercihe şayandır...
Bu isim anlaşıldığı gibi Abdullah Gül olamaz. "Gül gibi biri" olabilir.
Bence bu isim belli.
Bazı isimlerin dillendirilmesi, kamuoyunu meşgul etmek, bu ismi yıpratmamak için yapılıyor.
İsim benim dilimin ucunda.
Hukukçu olacak. CHP'liler ve İP'liler kolay ikna edilecek. Bugüne kadar siyaset dışı kalmış olacak. AK Parti'ye mesafeli, Abdullah Gül ve ekibine yakın olacak. FETÖ ile mücadelede elini taşın altına koymamış olacak. Ve HDP tabanı, gönül rahatlığı ile oy verecek...
