Hep böyle yapýyorlar...
Ýstedikleri yere saldýrýyor, ülkeleri, iliklerine kadar sömürüyor, insanlarý öldürüyor veya yurtlarýndan ediyor ama bir tane mülteci bile kabul etmiyor, evinden ettikleri insanlarý; Pakistan, Türkiye gibi mülteci barajlarýnda süründürüyorlar.
Bütün bunlardan sonra da, insanoðlunun "unutma" zaafýndan istifade ederek; hiçbir þey olmamýþ gibi; yeni zulüm ve sömürülerine devam ediyorlar.
Günlerdir Amerika'nýn, Afganistan'dan çekilmesini konuþuyoruz. Ama sadece "Kabil Havaalaný'nýn güvenliðini Türkiye mi saðlayacak" boyutunu tartýþýyoruz. Hatta çoðumuz "Çok þükür, Afganistan huzur bulacak" diye içten içe seviniyoruz.
Gerçekten Amerika çekiliyor; Afganistan huzura mý kavuþuyor acaba?.. Daha da önemlisi, Amerika'nýn buraya niçin geldiðini ve ne yaptýðýný neden kimse sorgulamýyor?
Bir kere; bu Haçlý-Siyonist emperyalistlerin, iþgal ettiði bir ülkeden çekilerek, kendi haline býrakacaðýný zannetmek; kusura bakmayýn ama "ahmaklýk" demektir. Etrafýmýzdaki nice devletleri, yüz yýlý aþkýn süredir biri býrakýp öbürü kucaklýyor! Þimdiye kadar hangisi; nereyi býraktý? Eski sömürgeler, "baðýmsýzlýk günü" kutladýklarý için gerçekten baðýmsýz olduklarýný mý zannediyorsunuz? Asla... Ýþgale dayalý; klasik sömürü sistemi pahalýya mal olmaya baþlayýnca yöntem deðiþtirdiler o kadar. Öyle olmasaydý, Ýngiliz Tapýnakçýlar; Hindistan gibi sömürgelerdeki "baðýmsýzlýk gösterileri"ne destek verir miydi? Zaten uzaktan sömürü yöntemlerinin bu kadar geliþtiði günümüzde, bir ülkeyi; sömürmek için iþgal etmek hamallýktýr.
Ayrýca...
Bu emperyalistlere; o ülkelerde yedikleri nanelerin hesabýný hiç sormayacak mýyýz? Anladýk, bu adaletsiz dünyada güçlünün dediði oluyor, onlarý kimse cezalandýramýyor. Ýyi de, hep Müslümanlarýn sömürüldüðü, zulüm gördüðü bu dünyada bu zalimleri; hiç deðilse kendi vicdanlarýmýzda bari mahkûm edelim.
Mesela Amerika, Afganistan niçin gelmiþti; hatýrlýyor musunuz?
11 Eylül 2001'de El Kaide'ye ihale edilen uçak saldýrýlarýndan sonra, ABD Baþkaný George W. Bush, "Teröre karþý Haçlý seferi baþlatýyoruz. Bu savaþ uzun sürecek, Amerikalýlar sabýrlý olsun" demiþ ve bu saldýrýlarýn hesabýný sormak için 7 Ekim 2001'de, Afganistan'a gitmiþlerdi.
NATO'yu da yanýna alan Amerika, o dönemde sadece Kandahar'da etkili; týfýl bir örgüt olan Taliban ile tam 20 yýl mücadele etti!
Peki sonunda ne oldu?
Amerika, bitirmek için geldiði terör örgütü Taliban ile "Afganistan'a Barýþý Getirme Anlaþmasý" imzaladý!
Þaka gibi...
Madem Afganistan'a barýþý Taliban getirecekti, senin orada ne iþin vardý?
Ama Amerika'ya kimse bunu sormadý, terörle mücadele münafýklýðýný kimse yüzüne vurmadý.
Amerika'nýn zaten terörle; teröristle bir derdi yoktu. Dünyanýn en stratejik bölgesinde, Çin'den Ýran ve Rusya'ya kadar birçok ülke ile ilgili çýkarlarýný kovalamak için gelmiþti. Þimdi hesabý deðiþti ve gidiyor. Afganistan, Afgan, Taliban, ölenler, sakat kalanlar; hepsi teferruattý.
Nitekim Doha'da çekilen "teröristle el sýkýþan Amerika" fotoðrafý, makyajsýz yakalanmýþ Amerika'nýn bölgemizdeki bütün ikiyüzlü politikalarýný izah ediyordu.
Yani terör örgütü ile 20 yýldýr mücadele eden Amerika þimdi Afganistan'ý, devleþmiþ ve devletleþmiþ bir Taliban'a devrederek gidiyordu.
O halde 200 binden fazla Afganlý neden öldü?
Geriye kalanlarýn çoðu Türkiye'ye sýðýndý. Ülkede sadece, bir veya birkaç uzvunu kaybettiði için kaçamayanlar kaldý.
Ya Afganistan?..
Zaten 1979-89 arasýnda Kýzýl Emperyalizmin sömürdüðü Afganistan þimdi tamamen terör ülkesi, uyuþturucu ve mayýn tarlasý haline getirildi.
Neyse, Amerika çekiliyor ya...
Amerika'nýn çekildiði falan yok dostlar, sadece Afganistan'ý; ortaðý Taliban'a devrediyor.
Þimdi ise Suriye'de "devlet" kurup, onu da oradaki müttefiki PYD'ye devretmeye gidiyor.