Ankara'nın gündemi

Ukrayna-Rusya savaşının her iki tarafa da maliyeti arttı. Rusya, ambargoların verdiği zararı petrol ve doğalgaz rotalarını değiştirerek karşılamaya çalışırken; Ukrayna savaşın maliyetini Batılı ülkelerden karşılamak zorunda. En büyük mali desteği veren ABD'de başkanlık seçimleri için vakit daralıyor. ABD'de seçim Kasım 2024'te.

ABD'de Temsilciler Meclisi Başkanı McCarthy'nin bütçe görüşmeleri esnasında ABD Başkan J. Biden ve Demokratlarla Ukrayna'ya yardımlar konusunda gizli bir anlaşma yaptığı ortaya çıktı. Savaşın maliyetine katlanmak istemeyenler hiç de az değil Vaşington'da.

Cumhuriyetçi McCarthy'nin Demokrat Başkan J.Biden'ın dairesinde hareket etmesi partisini kızdırdı. Birleşik Devletler tarihinde ilk kez bir Temsilciler Meclisi Başkanı görevinden alındı.

Bir süredir Kiev'de savaşın mali kaynakları konusunda ABD'ye karşı güvensizlik vardı. Ukrayna hükümeti 2024 yılı için 42.8 Milyar Dolar uluslararası destek bekliyordu. Bu rakamın büyük bir kısmı ABD'den gelecekti. Kasım 2024 seçimine kadar sahada mesafe kat etmek isteyen Kiev yönetimi daha şimdiden karamsarlığa düştü.

Polonya ve Slovakya'da yaşananlar ise Ukrayna yönetimini iyice sarstı. Bu iki ülkenin tutumundaki değişim kritik öneme sahip.

Bu sayfada Polonya üzerinde durmuştuk. Tarihi Lehistan-Litvanya Birliği'nin sınırlarındaki Batı Ukrayna topraklarından gelen hızlı göç dalgası Polonya'da toplumsal tepkilere sebep olmuştu. Tahıl sevkiyatındaki yerel çiftçileri mutsuz edecek gelişmeler ise Polonya hükümetini zora soktu. Şimdi Polonya'nın tutum değişikliği sorgulanıyor.

Slovakya, Ukrayna'ya sınırı olan önemli bir sevkiyat üssü. Slovakya'da Sosyal Demokrat aday Fico seçim öncesi "Ukrayna'ya tek mermi göndermeyeceğim" demişti. Hükümeti kurmak için kolları sıvayan Fico'nun koalisyon liderliğinde Ukrayna'ya karşı nasıl bir tutum sergileyeceği merak ediliyor.

ABD ve Doğu Avrupa'daki bu kırılmalar herkesin dikkatini çekiyor. Koşulların değişmesi Kiev yönetimini nereye sürükleyecek takip edeceğiz.

Ankara'da hareketli günler yaşanıyor. Bölgedeki gelişmeler ve küresel siyasetteki gerilim Ankara'yı daha etkin olmaya sürüklüyor.

Üçüncü taraflara ikaz

Ankara'dan çıkan mesajlar dikkatle takip edildiğinde bölgenin önemli gelişmelere gebe olduğu anlaşılmakta.

Karabağ sürecindeki Ankara-Bakü işbirliği iki kardeş ülkenin bölgedeki nüfuzunu artıran bir gelişme oldu. Libya'daki harekat kabiliyeti ise TSK'nın organizasyon gücünü gösterdi.

Irak ve Suriye'nin terörden arındırılması Ankara'nın kırmızı çizgisi. Ankara'daki terör saldırısı terörü sınırın ötesinde kurutmanın önemini bir kez daha gösterdi.

Dışişleri Bakanı Fidan'ın sahada terör örgütlerine destek olanlar için "hedef olmayın" ikazı ve Kıbrıs'a dönük verilen mesajlar coğrafyamızda yaşanacak değişimlere Ankara'nın seyirci kalmayacağını aksine aktif rol alınacağını gösteriyor.

Küresel gerilimde ve bölgesel çatışma alanlarında Ankara'nın dikkatle attığı adımlar, sahada sahip olduğu insan kaynağı ve teknolojik birikim farklı başkentlerde de dikkatle izleniyor.

Ankara'daki gündemi küresel gelişmelerden ayrı düşünmemek gerekiyor. Küresel rekabette Türkiye'nin tutumu daha da önem kazanıyor.

İçerdeki suni gündemlere, sosyal medyadaki sahte haberlere aldanmayın. Güvenlik bürokrasisi eşgüdüm içinde çalışıyor. Zaten 100. yılında Türkiye'nin hiziplere, kliklere ayıracak hiç vakti yok.