M. Yalçın Yılmaz
M. Yalçın Yılmaz
Tüm Yazıları

Avrupa'da savaş var

Siyasetin gündemi hafifledi. Yeni bakanlar görevlerine başladı. Kamuoyu Mehmet Şimşek ve ekibinin politikalarına nasıl tepki verecek birlikte göreceğiz. Bakan Şimşek'in Erdoğan'ın hedeflerini nasıl tutturacağı bir merak konusu.

İçerde muhalefet yine manşetlerde. CHP lideri Kılıçdaroğlu kurultaya gitse bile koltuğunu bırakmayacak görünüyor. Zaten kendisi istese bile ekibi onun başkanlığında yerel seçimlere gitmek ve listelere nüfuz etmek isteyecek

Avrupa'da yükselen tartışmalarda ise Ukrayna-Rusya savaşı yine öne çıkıyor. Dinyeper nehrinin üzerindeki altı barajdan biri olan Kahovka barajı patlatıldı. Baraj bentlerinden taşan sular 80 köyü ve birçok kasabayı etkiledi. 40.000 kişinin bölgeyi terk etmesine sebep olan saldırının mağdurları bölgede yaşayan Ukraynalılar ve Ruslar.

Çatışma bölgelerinde saldırılar dikkatle planlanır. Taraflar birbirine zarar vermek için stratejik yolları, enerji istasyonlarını, köprüleri hedefe koyarlar. Bu ilginç olayda ise taraflar birbirlerini sert ifadelerle suçladılar. Türkiye'den taraflara bir çağrı geldi. Erdoğan, Putin ve Zelenskiy ile görüşerek uluslararası bir soruşturma komisyonu kurulmasını önerdi.

Savaşın henüz başında Kuzey Akım2 boru hattına bir saldırı düzenlenmişti. O saldırının ardından da sorumlular uzun süre merak edilmişti. Savaşın uzaması için gayret gösterenler var. Çünkü savaş sadece Ukrayna sınırlarında değil. Avrupa'yı kuşatıyor ve kıtanın güvenlik mimarisini değiştiriyor.

Savaşın etkilerini Avrupa içlerinde görmeye başladık. Avrupa'da savaş var dersek yanlış olmaz. Avrupa'nın geleceğini şekillendirecek bir süreçteyiz. Ukraynalı sığınmacılar Polonya'da şimdiden tartışılıyor. Polonya'da kiralar arttı, hayat pahalılığı baş gösterdi. Fatura Ukraynalı sığınmacılara kesiliyor.

Savaşı körükleyenler dünya siyasetinde başat aktörlüğünü sürdürürken halkların yaşadığı trajediye tanık oluyoruz. Suriye-Ukrayna denklemi bize kirli savaşın görünen yüzü sadece. Ukrayna için verilen sözler ve vaatler havada kaldı.

Türkiye'nin Montrö kararlılığı ABD için maliyetleri artırdı. Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından geçemeyenler Dedeağaç üzerinden Karadeniz'e ulaşmaya çalışıyorlar. 12 Eylül 2022'de bu köşede Dedeağaç-Bulgaristan-Romanya-Ukrayna koridorundan ikmal yapılacağını yazmıştık. Şimdi Atina'da buluşan bazı büyükelçiler Dedeağaç'ın hem sevkiyat misyonunu hem de enerji dağıtım noktası kimliğini pekiştiriyorlar.

Bu savaşın çok uzun yıllar sürecek bir hikayesi olacak. ABD-Rusya-Çin ilişkilerindeki gerilim bizi her türlü krize hazır kılıyor. Erdoğan'ın yeni hükümeti Batı'nın dilinden anlayan bir arka plana sahip ancak Erdoğan bölgesel sorunlara bizzat müdahale edebilen bir özgüvene sahip.