Ayasofya ve “Hýristiyan kuþatmasý”nda Rusya'nýn “gizli” rolü…

“Rusya’nýn Vatikan Büyükelçisi Alexander Avdeyev’in açýklamalarýndan daha düne kadar “ateist” olan Rus devletinin yeni görevinin “Hýristiyanlýðý korumak” olduðunu da anlamýþ oluyoruz. Avdeyev’in “Batý’nýn Rusya’ya karþý sürdürdüðü ambargocu siyasete raðmen gerçekleþecek bu buluþma, esasen Rusya’nýn Hýristiyanlýðýn savunulmasý için sergilediði mücadeleyi taçlandýrmaktadýr. Bu ayný zamanda Hýristiyan medeniyetine Rusya’nýn yaptýðý büyük katkýlarýn onaylanmasýdýr” sözleri dikkat çekici.

Putin, Rusya’yý Suriye’de savaþa sokarken, ayaðýna kadar gittiði Patrik Kirill’den, bu savaþa, “Rus ordusu Ortadoðu’da ezilen, katledilen ve büyük tehdit altýnda kalan Hýristiyanlarý kurtarmak için Suriye’ye gidiyor” açýklamasýyla destek almýþtý. Rus halký, ordularýnýn Suriye’de Ýslam’a karþý savaþ ve Hýristiyan medeniyetinin korunmasý amacýyla bulunduðuna inanýyor.

Nitekim Rus Ortodoks Kilisesi kýdemli metropoliti Hilarion, “Ortadoðu baþta, dünyanýn çeþitli bölgelerinde radikal Ýslamcýlarýn Hýristiyanlara karþý geliþtirdikleri soykýrýmcý saldýrýlara karþý Papa ve Patrik’in buluþmasý ortak mücadele yollarýný açacaktýr” açýklamasýný yaptý bile...”

12 Þubat 2016’da Küba’nýn baþkenti Havana’da gerçekleþen Papa Franciscus-Rus Ortodoks Patrik Kirill arasýndaki “bin yýl gecikmiþ kucaklama” öncesinde, 8 Þubat 2016 tarih ve “Evet. Bu, artýk, bir Hýristiyan-Müslüman savaþýdýr” baþlýklý yazýmdaki (1) satýrlar bunlar, bugüne dönük çýðlýk aslýnda…

Bu satýrlardan 4 yýl sonra Putin, Ortodoks dünyasýnýn Noel ‘ini, yani, 7 Ocak 2020 gününü sürpriz Þam ziyaretine denk getirdi (Türkiye ziyaretinden bir gün önce) ve Meryemiye Katedrali’nde fotoðraf vermeyi tercih etti!..

Türkiye’nin Ayasofya’yý yeniden “Fetih Camii”ne çevirme tartýþmalarý sýrasýnda Rus Ortodoks Kilisesi’nin 9 Haziran’da yaptýðý “kabul edilemez” açýklamasýný son olarak Rus Dýþiþleri Bakanlýðý’nýn ayný yöndeki açýklamasýnýn izlemesini böyle görmek gerekiyor.

Bakýn, ayný yazýda hangi gerçeðin altýný çizmiþim:

“Ama ortada bir gerçek var: Ortadoðu’da yaþanýlan savaþlar ve süren Müslüman soykýrýmý, bu savaþlarýn bir Hýristiyan-Müslüman çatýþmasý olduðunu bu tür senaryolara ihtimal vermeyenleri bile ikna edecek düzeyde netleþiyor. Suriye’de iþ Müslüman öldürmeye gelince bir anda kendini gösteren ABD-Rus ittifakýnýn nerelere dayandýðýný da artýk görüyoruz. Emperyalist Hýristiyanlýk ile mazlum Ýslam’ýn kavgasýnda, Müslüman coðrafya, ne yazýk ki, tekfirci ve mezhepçi siyasetlerin yükseliþiyle parçalanýyor. Suudi kaynaklý tekfirci/selefist hareketler ile Ýran kaynaklý mezhepçi akýmýn yok edilmesinin Ýslam’ýn geleceði açýsýndan hayati önemde olduðu bir süreç yaþýyoruz. Ya bu iki, Ýslam’ý içten çökerten akýmý etkisiz hale getireceðiz ya da Hýristiyanlar, bunlarý kullanarak Müslüman coðrafyayý yok edecek!..”

· HIRÝSTÝYAN DÜNYASININ ORTAK TAVRI…

ABD Dýþiþleri Bakaný Pompeo ile Rus mevkidaþý Lavrov’un son dönemde uzlaþtýklarý tek konu, “Ayasofya müze olarak kalmalýdýr” cümlesidir.

Protestan/Evanjelik-Katolik-Ortodoks tüm kiliselerin Ayasofya’yý bu ölçüde sembolleþtirmelerinin tek nedeni var:

1453’ü kabullenemiyorlar.

Bu, bize, 567 yýllýk bir travmayý ve millet olarak her asýrda yaþadýðýmýz büyük saldýrýlarýn asýl nedenini göstermesi bakýmýndan önemlidir.

Bir konuyu net olarak içselleþtirmemiz gerekiyor: Ýstanbul bizim topraðýmýz olduðu sürece önümüzdeki yüzyýllarda da torunlarýmýz bizim yaþadýðýmýz saldýrýlarýn benzerlerini yaþayacaklardýr.

Bu nedenle, güçlü ve tetikte olmak zorundayýz. (15 Temmuz’da ‘Haçlý’nýn ülkenizi iþgal etmesi çok tehlikeli deðildir’ diyen Amerikan beslemesi sözde bir imamýn 1 Dolar’lýk askerlerinin saldýrýsýyla karþýlaþmýþ olmamýz bir tesadüf müdür, tabii ki hayýr!..)

Ortaya çýkan tablo, Amerikan-Siyonist ittifakýnýn Irak-Suriye-Libya hattýnda Rusya’ya karþý sergilediði “hayli esnek tepkinin”, Rusya’yý, güçlenen Türkiye’ye karþý engelleyici güç olarak gördüðünü iþaret ediyor.

Putin-Netanyahu arasýndaki güçlü dostluk, Rusya’nýn hakim olduðu coðrafyalarda kendisinin kalýcý kimliði kadar Ýsrail’in güvenliðini de önceleyen yaklaþýmlarý dikkat çekicidir.

Ýdlib-Sirte hattýnda karþýmýza Wagner’in Rus paralý askerlerinin dikilmesi, ABD-NATO’nun bu duruma “homurdanma” dýþýnda ses çýkarmamasý, Ýsrail ‘in ise o askerlerin gölge müttefiki olmasý ne anlama gelmektedir?

· EZAN O MÝNARELERDEN ÝSTANBUL’A YANKILANMALI…

Dini deðil, dünyevi konulardan söz ediyoruz.

Ýslam inancý, kiþi ve mekanlarýn “putlaþtýrýlmasýna” karþýdýr, Ayasofya bir kavram olarak inançlý bir Müslüman’ýn uhrevi kapýsýnda yer almasa da olur…

Ama dünyevi þartlar, Fetih Camii’nin minarelerinden okunacak ezanýn Ýslam’a dönük kuþatmaya güçlü bir cevap olacaðýný gösteriyor.

Olabilir…

Türkiye Cumhuriyeti kuruluþ yýllarýnda Hýristiyan dünyasýndan o günün þartlarýnda göðüsleyemeyeceði baskýyla karþýlaþmýþtýr (bugün çok iyi anlýyoruz o baskýnýn devasa boyutunu) ama bugün artýk cevap zamanýdýr…

(1) https://www.star.com.tr/yazar/evet-bu-artik-bir-hiristiyanmusluman-savasidir-yazi-1087617/