M. Yalçýn Yýlmaz
M. Yalçýn Yýlmaz
Tüm Yazýlarý

Aydýnlarýn Türkiye'si

Seçim sonrasý muhalefetin yaþadýðý kriz gayet normal. Kurultay talepleri ve parti içi çekiþmeler kulislerden eksilmiyor. Önümüzde yerel seçimler bu tartýþmalarý diri tutacaktýr. Adaylýk sürecinde herkes alacaðýný alýp susmayý tercih edecektir.

Politikacýlarýn gerçekle iliþkileri problemlidir. Etraflarýndaki kalabalýk onlarý fazlasýyla yanýltýr. Halkýn nabzýný tutmak ise bir baþka marifet ister.

2023 seçimlerine giderken muhalif politikacýlarýn ittifak formülleri halký yormuþtu. Ekonomik göstergeler ve özellikle enflasyon verileri muhalif partilerin heyecanýný artýrmýþtý. Erdoðan'ýn kaybedeceðine inanmýþ yerine kimin geleceði tartýþmasýný aylarca sürdürmüþlerdi.

Peki aydýnlar niçin yanýldýlar? Mesela ömrünün 50 senesi Türkiye'yi anlatmakla geçmiþ sosyologlar, iletiþimciler, köþe yazarlarý niçin görmediler toplumun vereceði kararý?

Bugünlerde muhalefetin deðiþim tartýþmalarý bir gerçekliðe dayanmýyor. Halkýn refleksini bugün dahi okuyamýyorlar. Erdoðan'ýn seçimi niçin kazandýðýný anlamadýklarý için gelecek seçimde de yanýlacaklarýný þimdiden söyleyebiliriz. Çünkü ýsrarla Erdoðan'ýn yaptýðý her icraatý yok sayan bir gözlükle bakýyorlar ülkeye.

Türkiye kabuðunu kýrdý. Uluslararasý sistemde tehlikeli alanlara girdi Ankara. Stratejik ürünlerin üretimi ve enerji yatýrýmlarý küresel sistemden baðýmsýz düþünülemez. Ya sistemin kurallarýna uygun hareket edersiniz ya da sistemle çatýþýrsýnýz.

Erdoðan, küresel gerilimde jeopolitik avantajlarýný kullanarak dar boðazdan geçiyor. Arkasýna aldýðý toplumsal destekle her seçimde bölgedeki gücünü artýrýyor ve vazgeçilemez partner olarak bölgedeki aktörlerle hareket edebiliyor.

Erdoðan'ýn yakýn zamanda 2. Cumhuriyet'i kurduðunu, Ýttihatçý bir dava siyaseti güttüðünü söyleyen aydýnlar/siyasetçiler var ülkemizde. Tarih bilinci 20. asýrla sýnýrlý, travmalarýný atlatamamýþ rehberler oldukça Türk aydýný bugün yaþananlarý bir süre daha anlamayacak.

Cumhur Ýttifaký'na giden süreç sisteme bulaþmýþ virüslerden arýnma ve yeniden toparlanmayý ihtiva ediyor. Erdoðan'ýn rolü ise sistem dýþýnda kalan kitleleri aktif siyasete çekerek ülkenin farklý dinamiklerini demokratik düzene dahil etmekti.

Erken Cumhuriyet dönemi ve art arda gelen darbelerin postal gölgesinde yeþermeye çalýþan kitlelerin merkezde buluþmalarý zaman alacaktý. Türkiye Yüzyýlý herkesin siyasette kendine zemin bulduðu yeni bir paradigmayý ifade ediyor. Ancak yalnýzca içeriye odaklanmak tarih bilinci yoksun aydýnlarýmýzýn bir meziyeti olsa gerek.

Türkler içeriye sýkýþtýkça bunaldýlar ve parçalandýlar. Dýþarýya aktýkça büyüdüler ve geniþlediler. Bu zamanýn ruhu Türklerin diplomaside, üretimde ve ticarette yeni havzalara taþmasýný zaruri kýlýyor.

Aydýnlarýn bir türlü tanýmlayamadýðý ve yalnýzca iç saiklerle tahlil ettikleri bir Türkiye bu milletin kültürel kodlarýyla uyuþmuyor. Bakalým yeni yüzyýlda aydýnlarýmýz gerçekle yüzleþebilecek mi?