Bir halk direniþinin maddî ve manevî güç kaynaklarý nelerdir?

Ýnsanlarýn renk, cinsiyet ya da bazý coðrafyalara mahsus fizikî veya bedenî farklýlýklarý olsalar bile, özleri itibariyle birbirlerinin benzeridirler ve insan olmalarý hasebiyle eþittirler. Rüþd yaþýna geldikten sonra ise, insanlarýn, kendi iradeleriyle seçtikleri yaþayýþ tarzýna göre temel farklýlýklar ortaya çýkar ki, o temel farklýlýklar, onlarý birbirleriyle savaþmaya veya uzlaþmaya, ya da teslim olarak yaþamaya yönlendirir.

*

Bu tesbitten sonra...

1830'lu yýllardan 1860'lý yýllarýn ortalarýna kadar Rusya Çarlýðý'na karþý Kafkaslar'da çetin mücadeleler veren 'Þeyh Þâmil', sonra esir düþüþüne dair bir destansý hikâye aktaralým.

Rivayet edilir ki, Þeyh'i Çar'ýn huzuruna götürürler. Çar ona izzet-ü ikramda bulunur ve 'Þeyh, bize karþý 35 sene kadar mücadele ettiniz, esir alýndýðýnýzda, bütün mal varlýðýnýz, bir katýr sýrtýnda taþýnan ve bir tarafýnda kitablar, diðer tarafýnda kýlýç, kalkan, hançer, tüfek ve tencere- tabak vs. vardý. Bizim cephedeki bir astsubayýmýzýn bile varlýklarýndan daha az. Böyleyken, bize karþý bu kadar uzun süre, ne ile ve nasýl mücadele ettiniz?' diye sorar.

Þeyh Þâmil de þöyle der:

'Bizim 3 hazinemiz vardýr..

-Hazine-i Kübrâ.. (Büyük hazine..)

-Hazine-i Tuðra.. (Tuðra/ mühür hazinesi..)

-Hazine-i Suðrâ.. (Küçük hazine..)

*Ne demektir bunlar, 'Þeyh cenablarý'?

-Bunlar þu demektir:

-Hazine-i Kübrâ: 'Lâilâheillallah' hazinesi... Biz Müslümanlar bu hazineyle, Allah'dan gayri hiçbir güç önünde eðilmemek gerektiðine inanýrýz. Bunun hayata nasýl yansýtýlacaðýný Kur'an'dan, bütün Enbiyaullah'tan/ ilâhî peygamberlerden ve Hz. Peygamber (S)'den öðreniriz. Mü'min insan'daki bu hazine tükenmek bilmez.

-Hazine-i Tuðra... Allah'ýn bütün insanlara ve hattâ hayvanlarýn yaratýlýþýn vurduðu hür yaþamak mührüdür. Hür yaþamak, kendisini ezmek isteyene karþý direnmek fýtrî mührü. Bu da, muazzam bir mânevî- ruhî güçtür.

-Hazine-i Suðra: Bu ise, küçük hazine olup, savaþmak için gerekli olan maddî silâhlar, techizât ve levâzým, vs...

Bu izahlar üzerine Çar, 'Þeyh, bizim savaþmak için en büyük dediðimiz gücü siz en küçük olarak nitelediniz.' der.

Þeyh Þâmil de cevaben, 'Sizinle aramýzdaki asýl fark budur.' der.

*

Bugün, Putin'in 'dünyada emsali yok.' diye nitelediði korkunç maddî silâhlarý kendince 'Hazine-i Kübrâ' olarak deðerlendirmesine ve sivil hedefleri ve þehirleri yerle bir eden acýmasýzca maddî güç kullanmasýna raðmen, Ukrayna, beklenmeyen þekilde direniyor.. Ukraynalýlarýn 'Hazine-i Kübrâ'sý büyük çapta yok denilse de, 'Hazine-i Tuðrâ'larýnýn olduðu görülüyor, anlaþýlýyor. 'Hazine-i Suðrâ' açýsýndan ise, büyük sýkýntýlarýnýn olduðu görülüyor.

Ama, evlerini barklarýný, yerlerini- yurtlarýný terk etmek zorunda olan milyonlar da, bu direniþin ihtiyat ve yedek güçleri halindedir ve bu gücün, gelecekte de bir þekilde devam edeceðinin habercisidir. Çünkü, o insanlar, bütün hayatlarýnýn 1-2 valize sýðdýrarak bilmedikleri dünyalara doðru güle-oynaya gitmiyorlar; gözyaþlarý ve acýlar içinde gidiyorlar. Onlarýn kinine tahammül etmeye Putin'in ömrü yetmez. Çünkü o kaçan milyonlarýn çocuklarýnýn, yarýnlarda Rusya ile, büyük bir hesaplaþma duygusu içinde olacaklarýný söylemek kehanet olmaz. 'Ukrayna ve Rusya halkýnýn ayný etnik kökenden gelen bir halk' olduðu görüþünü, Putin'in dehþetli silâhlarý tamamen yok etmektedir.

*

Bu arada, bir 'rivayet' daha ekleyelim: Þeyh Þâmil'in esir düþtüðü sýralarda, Ukrayna steplerinde de büyük bir açlýk faciasý hüküm sürmektedir. (Boyar'lar / Büyük toprak aðalarý) keyiflerince yaþarken; aç- sefil milyonlarca (mujik/ köylü) de hayatta kalmak için, artýk devlet otoritesi de tanýmayarak ayaklanma ve ellerine ne geçirirlerse talan etmek peþindedirler. Ukraynalýlarýn tarihinde (holodomor)diye anýlan korkunç kýtlýk ve açlýk felaketi ve yüz binlerin, milyonlarýn telef oluþ faciasýnýn yaþandýðý bir dönemdir.

Çar'ýn etkili danýþmanlarýndan birisi, 'Haþmetmeâb' der, 30-35 yýllýk düþmanýnýz olan Þâmil, bugün elinizde esir. Þâmil'i Ukrayna bölgesine gönderseniz, sizin gücünüzün büyüklüðünü anlayan halk kitleleri belki itaat etmek zorunda kalýrlar.'

Bu tedbir fikri, Çar'ýn da dikkatini çeker ve Þeyh Þâmil'i gönderirler Ukrayna steplerine. Þeyh bir fayton içindedir. Ak sakalý göðüslerine kadar inmiþ, heybetli duruþuyla bir pîr olarak periþan halklarýn arasýndan geçirilirken, sefil halk kitleleri, bu ak sakallý, vakuur þahsiyeti, 'bekledikleri kurtarýcý' gelmiþçesine karþýlarlar ve onun faytonuna el sürmeye çalýþýrlar.

Çar'a tedbir diye telkin olunan o çare geri tepmiþtir.

Hemen Þeyh'i geri çekerler ve Þeyh'in Hacc'a gitmek isteði Çar tarafýndan kabul edilir ve Þâmil, 1870'li yýllarýn baþýnda Medine'de vefât eder.

(Bu destansý anlatýmý, Þeyh Þâmil'in torunlarýndan olan (merhûm) Said Þâmil'den, zaman zaman Sebil dergisine geldiði sýralarda dinlemiþtim, 1977'lerde..)

Bir destansý hikâye veya rivayet olsa bile alýnacak dersler de olsa gerek.

*

Ve...

Aferin Ýmran Khan'a...

(Reuters'in 6 Mart günü verdiði bir habere göre, Avrupa ülkelerinin Pakistan'daki elçileri, yayýnladýklarý bir ortak bildiri ile, Pakistan'ýn, Ukrayna konusunda Rusya'yý kýnamasýný istemiþler.

Pakistan Baþbakaný Ýmran Khan ise, bir mitingde, 'Biz sizin köleniz miyiz? Siz ne derseniz onu mu yapacaðýz? Rusya ile de, Amerika ile de arkadaþýz; Çin ve Avrupa ile arkadaþýz; herhangi bir kampta deðiliz.' dedi. Ýmran Khan ayrýca, o elçilerin hükûmetlerinin Keþmir konusunda yaptýklarýný unutmadýklarýný da hatýrlattý.

*