Can bula cananýný, bayram o bayram ola!

Ne güzel söylemiþ Alvarlý Efe hazretleri... Bayramlar kavuþmalarýn bayramlarý olsun ki, bayramlar bayram olsun... Bayramýnýz mübarek olsun deðerli dostlar...

Kurban Bayramý, Allah'a yakýnlýðýn bayramý demek, Hac buluþmasýnýn gerçekleþtiði bir bayram, dünyanýn en büyük kavuþmasýdýr Hac, tavaflarýn, sa'ylerin bayramý, Vakfe'de insanlýðýn ve kainatýn sesi olarak duaya durmanýn bayramý... Harikulade bir bayram anlayacaðýnýz...

Hac ne büyük hatýra ne büyük hafýza...

1968 yýlýna ait bir Hac sefer ilaný gördüm geçen gün... Ýstanbul'dan Konya'ya, Urfa'dan Baðdat'a, Kudüs'ten El Halil'e, Ýslam medeniyetinin aziz þehirlerini ve Ýslam göðünün kandillerini ziyaretlerle Hacý adayýnýn 'büyük buluþma'ya menzil menzil hazýrlandýðý gürül gürül bir sefer... Þimdilerde böylesi bir kervan usulünde gidilmiyor, ama yine de çok heyecanlýdýr Kabe'nin yollarý...

1999'da tuttuðum notlarý okumak da yýllarýn ardýndan heyecan verdi...

'Bütün hesaplarýnýz altüst oluyor burada her þeyi unutyorsunuz' diye yazmýþým. 'Kabe'yi gördüðümde hazýrladýðým bütün o dualarý unutarak birden bire Cenâb-ý Allah'a çok teþekkür etmeye baþladým. Çünkü bizi kapýsýndan içeri Evine buyur ediyor. Ve istemsiz þekilde þöyle dua etmeye baþladým: "Mü'minlere, Müslümanlara þeref ver. Bizi Ýslam alemini zilletten kurtar ya Rabbi", göz yaþlarým bir sel olmuþtu. Sürekli bunu söylüyordum sayýklar gibi. Bu aslýnda benim hiç planlamadýðým bir dua idi, ceplerimde dini kitaplardan çýkarttýðým dualar, arkadaþlarýmýn yazdýrdýðý dualar, aminler, aminler doluydu, ama ben deðil ceplerimi, kendimi bile unutmuþtum Beytullah'ý görünce' diye not etmiþim...

Notlarý el yazýmla almýþým, bazen kurþun kalemle, bazen tükenmezle... "Hac için gittiðimizde Kâbe'yi ilk gördüðümde onu bir anneye benzettim. Kâbe'nin mimari olarak üç ikilik bir duruþu var. Oysa biz fotoðraflarda daha kübik bir þekil seyrediyoruz. Bu prizmatik görünüm beni çok sarstý. Siyah ve solgun bir giysisi var sanki. Sanki dizlerinin üzerine çömelmiþ bizi bekleyen bir anne gibi... Sanýrým o anda upuzun yýllarýný annesine kavuþmak için geçirmiþ yetim bir çocuða dönmüþtüm' demiþim... Þu anda okurken bile gözlerim yaþarýyor.

'O kadar çok yürüyoruz ki sanýrým bizim dinimiz yürüyüþler dini', diye yazmýþým... Gençlikte ne kadar çok enerjik oluyor bedenlerimiz, tavaflar arasýnda bir aþk pervanesine dönüyorsunuz... Arafat'a yolculuk da çok görkemliydi, hatýrlýyorum o ilk çýkýþý... 'Zorlu bir dað yolculuðu' demiþim onun için. 'Haccýn içinde Hac gibi sanki, bugün dünyaya veda eder gibi Kabe'mizden ayrýldýk, ama ne ayrýlýk, insanýn vücudu aðrýyor, ellerimin üstü aðrýyor Kabe'den ayrýlýrken... Gece Arafat'ta çölde yatacakmýþýz', diye not etmiþim. Terviye gününden çýkmýþýz, yani Arefe'den bir gün evvel...

Ve Arafat notlarým... 'Arafat'ta dua eden hocalarýmýzýn sesini duyamayacaðýmzdan çok korktum ilkin, çünkü kadýnlar olarak epey gerideydik... Bayaðý telaþlandým, sonra baktým ki, her dilden edilen dualar, yakarýþlar, göklere yükseliyor, yükseliyor, sonra da Yüce Allah'a ulaþýyor, teslim oldum, amin dedim... Gece sanki yeni bir Hac baþlýyor, Müzdelife'ye geçilecek, gecenin içinde yerlerden taþlar toplanacak, Müzdelife sanki savaþ hazýrlýðý, sanki cihada hazýrlýk gibi, zor ama parlak bir gece yürüyüþü' demiþim...

Tebessüm ettirecek bir not:' Buradan birkaç taþ alýp Ýstanbul'a götüreceðimi söyleyince yaþlý Hacýlar huzursuzlandý, olmaz kýzým dediler bana, buradan ayýrdýðýn taþlar, aðlarlar, haklarýna girme dediler... Burada kalp öylesine inceliyor ki taþlarýn bile dilini çözecek gibi oluyorsunuz, diye yazmýþým...

'Sonra tekrar Kabe'ye geri döndük' diye yazmýþým... Þeytan taþlamayla ilgili bir þey yazamamýþým o kadar kalabalýk o kadar hayati bir yürüyüþ ki sanýrým vakit bulamamýþým. Ama artýk Bayram gününe girilmiþ demek ki.. 'Koptuðumuz Kâbe'ye tekrar geri döndük bugün, Bayram bu bayram olsa gerek' demiþim...

'Kabe'nin eskimiþ ve güneþten aðarmýþ beni hüzünlendiren giysisi çýkarýlmýþ, yepyeni bayramlýk libasý giydirilmiþ, görseniz pýrýl pýrýl, koþup sarýlacaðýnýz geliyor' diye yazmýþým.. 'Kabe'ye dönüþ, sanki ölümden sonra tekrar dirilmek gibi, yani evinize tekrardan dönmüþ gibi, tövbe etmiþ olarak kýbleye dönüyorsunuz" diye not tutmuþum.

Ve dualar dualar dualar... Her umrenizde ve her haccýnýzda sizin hâletiruhiyeniz, zamanýn hâletiruhiyesi yepyeni nehirler gibi akýyor, edilmesi gereken dualar ne ise, Cenâb-ý Allah kalbinizi zaten oraya yönlendiriyor. Cenabý Allah açýyor o dualar kapýsýný size... Ve kavuþuyorsunuz...

Bu bayram kavuþmalarýn bayramý...