Cumhuriyetimizin 97’inci yýldönümünü millet olarak coþkuyla kutladýk.
Cumhuriyet deðerlerine sahip çýkmak, demokrasiyi güçlendirmek, millet ruhunu geliþtirmek, hak ve özgürlükleri yüceltmek, ortak bir gelecek tasavvuru ortaya koymak Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünü ve geleceði açýsýndan hayati derecede önemlidir.
Cumhuriyet Bayramlarý bu ruhu yaþatmak ve daha iyi bir geleceðe taþýmak için motivasyon saðlamalýdýr.
Milletimizin birlik ve beraberliðini perçinlemek bayramlarýn hedefidir.
Ülkemizin ve devletimizin ileri hedefleri yakalamasý için bir vizyon ve ufuk ortaya koymak bayramlarýn amacýdýr.
Bayramlar çekiþme, ayrýþma, hesaplaþma, kutuplaþma vesilesi olamazlar.
Bu bayramda da gördük ki birileri Bayramlarý bir hesaplaþma fýrsatý olarak görüyor.
Cumhuriyet Bayramýnda olmasý gereken, iþgalci düþman güçlerine karþý verilen onurlu mücadelenin ve baðýmsýzlýk hareketinin önemini vurgulamak ve Cumhuriyet deðerlerinin yüceltilmesinin kýymetini ortaya koymaktýr.
Bunun yerine yanlýþ düþman tanýmlarý yapmak, Cumhuriyetin önemini yanlýþ anlatmak kimseye bir fayda saðlamaz.
Birileri iþgalci düþmaný deðil Osmanlý’yý hasým gibi konumlandýrmayý tercih ediyor. Kuruluþu bir tür kurtuluþ olarak tanýmlýyorlar ama düþman askerlerinden deðil milletin geçmiþinden ve deðerlerinden.
Esaret, kölelik, baský, cahillik diye tanýmladýklarý bir geçmiþi yerden yere vurmayý tercih ediyorlar.
Onlara göre cahil topluluklardan bir ulus inþa edilmiþ, halka ilk kez bir kimlik ve kiþilik kazandýrýlmýþ.
Cumhuriyetin deðerlerinin ne kadar önemli olduðunu bu kadar yanlýþ tanýmlamanýn millet olma ruhuna nasýl bir faydasý olabilir?
Türkiye Cumhuriyeti þanlý bir kurtuluþ mücadelesinin sonucunda tarihi bir kuruluþ olarak inþa edilmiþtir. Ayný zamanda Türkiye Cumhuriyeti Türk milletinin þanlý devlet geleneðinin, engin millet olma mefkûresinin ve köklü medeniyet deðerlerinin bir tezahürüdür.
Cumhursuz bir cumhuriyet, halksýz bir halkçýlýk yaparcasýna milli mücadeleyi veren aziz milleti küçümseyerek varýlabilecek bir yer var mýdýr?
Tarihi müktesebatý yok sayarcasýna redd-i miras yapmanýn, köksüz bir millet gibi algýlar üretmenin büyük devlet mefkûresine nasýl bir yararý vardýr?
Bu çevrelerin Cumhuriyet Bayramýnda yerden yere vurduklarý ikinci hedef AK Parti iktidarý. Erdoðan dönemini Cumhuriyet tarihinde bir geri gidiþ gibi takdim etmeye çalýþýyorlar.
Oysa bu AK Parti baþta 2023 olmak üzere bir gelecek vizyonu ortaya koyarken bu kesimler bir Cumhuriyet vizyonu ortaya koymuyorlar.
AK Parti milli ve yerli bir siyasi/sosyal ruh oluþturmaktan bahsederken bu kesimler bütünleþtirici bir siyasi tasavvur sergileyemiyorlar.
AK Parti Türkiye Cumhuriyetini kalkýndýracak, bölgesel bir güç olacak projeler hayata geçirirken bu kesimler kýsýr siyasi çekiþmeleri aþýp bir muasýr medeniyet projesi ortaya koyamýyorlar.
Milli mücadele, Kurtuluþ Savaþý, TBMM’nin açýlmasý ve Cumhuriyetin ilaný çok deðerli, yüceltilmesi gereken ve bugün hepimizin kalkýþ noktasý olacak ortak deðerler ve kazanýmlardýr.
Bu ortak deðerlerin sahipliði ise kimseye deðil aziz milletimize, belli bir kesime deðil hepimize aittir.
Ancak mesele bu deðerleri koruyarak nasýl bir gelecek tasavvuruna, nasýl bir vizyona, nasýl bir projeye, nasýl bir toplumsal ruha sahip olduðumuzdur.
Cumhuriyetimizi yaþatmak kuru hamasetle deðil somut projelerle, ülkeyi ve milleti kalkýndýracak vizyon ve stratejilerle, Cumhuriyetin üzerinde yükseldiði deðerleri yaþatmakla mümkündür.
Bayramlar hem toplumsal bütünlüðümüzü ve milli birliðimizi güçlendirecek, hem de ülkemizi kalkýndýracak bir vizyonu milletimizin önüne koyarak heyecan ve umut uyandýracak günler olmalýdýr.