Kahramanmaraþ merkezli iki büyük depremin dokuz saat arayla gerçekleþmesi ve on þehrimizi birden yýkmasý hepimizi çok sarstý.
Enkazdan çýkarýlan her can bizi hayata ve birbirimize daha çok baðlarken o sedyenin üstünde yatan minik bir bedense eðer iþte orada merhametin, koruyup kollama isteðinin zirvesi yaþanýyor.
Haliyle depremde anne-babasýný kaybetmiþ, kimsesiz kalmýþ yavrularýmýza kimse olmak isteyenlerin sayýsý þükür ki yüzbinleri buluyor.
Çocuklarýn durumunu ve koruyucu aile olma, evlat edinme süreçlerine dair Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý yetkililerine sordum. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý, Koruyucu Aile, Evlat Edinme ve SED Daire Baþkaný Hakký Bilgiç ile konuþtum. Bilgi paylaþýmý konusunda son derece þeffaf ve istekli olduklarýný belirtmeliyim.
Enkazdan çýkarýlma süreçlerine nefesimizi tutarak þahit olduðumuz her biri için binlerce kez þükrettiðimiz dua ettiðimiz çocuklarýmýz doktor ve hemþireler eþliðinde önce ambulanslarla hastanelere götürülüyor.
Hastanede adýný soyadýný söyleyebilecek durumda ve yaþta ise kaydý zaten tutuluyor. Küçükse ya da konuþamayacak durumdaysa çýkarýldýðý enkaza iliþkin bilinen bilgiler iþleniyor ve fotoðrafý çekiliyor, yaþ cinsiyet fiziki veriler kaydediliyor.
Ama toplum endiþeleniyor onlar için. O hengamede yanlýþ insanlarýn, kötü niyetlilerin eline geçerlerse diye yüreðimiz titriyor.
Bu konuda deprem bölgesindeki refakatsiz çocuklarla ilgili tek yetkili kurum olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý net konuþuyor. Çocuðun amcasýyým, halasýnýn komþusuyum türünde yapýlacak beyanlarla ne kurumlara ne kiþilere asla çocuk teslim edilmiyor edilmez deniyor. Hukuki ve týbbi kimlik doðrulanmasý aranýyor.
Saðlýk Bakaný Fahrettin Koca dün yaptýðý açýklamada kimliði þu an için belirlenemeyen veya yanýnda refakatçisi bulunmayan 0-18 yaþ grubundaki çocuklarýn Ankara, Mersin, Adana, Kayseri ve Ýstanbul'daki hastanelerde tedavi gördüklerini açýklamýþtý. Kimlik bilgilerinin tespiti ve takibi için ise özel bir yazýlým geliþtirdiklerini, dijital fotoðraf eþleþtirmesi için tüm verilerin bu özel yazýlýma yüklendiðini duyurmuþtu.
Sahadan gelen bilgiler depremin Ýngiltere büyüklüðünde bir alanda yaþandýðý ve afet zamanýnda duruma müdahale etmekle görevli kiþilerin de enkaz altýnda kalmasý, depremzede olmasý gibi sebeplerle bazý güçlükler yaþansa da durumun hýzla toparlandýðýný doðruluyor.
Buna raðmen ilgili Bakanlýklarýn çocuklarýn tespit-takip sistemine dair bilgileri kamuoyu ile daha sýk paylaþmasýnda fayda var.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakaný dün yaptýðý açýklamada Kahramanmaraþ merkezli depremler nedeniyle sisteme kayýtlý 526 depremzede çocuðun bulunduðunu belirtmiþ ve "Bunlardan 78'inin ailelerine teslim edildiðini, 335 çocuðun hastanelerde takip edildiðini, 113 çocuðun ise kurum bakýmýnda olduðunu" açýklamýþtý.
Sayýnýn arttýðýný tahmin etmek zor deðil.
Ama rakam deðiþse de esasen süreç deðiþmiyor.
Ýstanbul'da ise durum þöyle:
- Afet bölgesinde koruma altýnda iken Ýstanbul'a nakledilen çocuk sayýsý 142.
- Ýstanbul'daki hastanelerde depremzede olarak tedavi gören çocuk sayýsý 443.
- Ýstanbul'daki hastanelerde tedavi gören çocuklardan refakatsiz olduðu tespit edilen çocuk sayýsý 12.
- Depremzede olarak Ýstanbul Ýl Müdürlüðüne teslim edilen ve refakatsiz koruma altýna alýnan çocuk sayýsý 7.
- Depremzede refakatsiz olarak koruma altýnda iken ailesine teslim edilen çocuk sayýsý ise 0.
Rakamlar sürekli deðiþiyor çünkü arama kurtarma çalýþmalarý devam ediyor ve umut hala var.
Felaket büyük ve hala taze. Yine de herkesin çok dikkatli ve titiz olmasýný beklemek, týbbi ve hukuki süreçlerin tamamlanmadan kimseye çocuk teslim edilmeyeceðini bilmek gerekiyor.
Enkazdan çýkan çocuklarýn gerekli kayýtlar tutulduktan sonra hastanelere alýndýðýný söylemiþtik.
Hastaneden taburcu olan ve refakatçisi olmayan çocuklar ilk aþamada Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlýðýna baðlý kuruluþlara alýnýyor. Ýhtiyaçlarý karþýlanýyor.
Rahatlamalarý rehabilite edilmeleri için psiko-sosyal destek veriliyor ve her çocuk kendi yaþ grubu çocuklarla bir arada oluyor.
Bir yandan da çocuklarýn aile yakýnlarýna ulaþýlmasý, yakýnlýðýn tespiti ve doðrulandýðýnda ailelere teslimi yapýlýyor.
Aile yakýnlarýna hemen ulaþýlamayan kýymetli çocuklarýmýzýn Aile Bakanlýðýnýn þefkatli koruma ve bakýmýnda olacaklar.
Þayet ailesi ya da yakýnlarý bulunamazsa durum resmi olarak tespit edilecek ve sonra süreç çocuðun üstün yararý doðrultusunda onu yaralarýný saracak bir aileye kavuþmak þeklinde iþleyecek.
Bu da iki yolla oluyor, evlat edinme ve koruyucu aile olma.
Depremin ilk gününden itibaren Aile Bakanlýðýna koruyucu aile olma için 190 bin baþvuru olmuþ!
Ýstanbul Ýl Müdürü Ali Fuat Kahraman'ýn verdiði bilgiye göre sadece Ýstanbul'da 17 binden fazla baþvuru var.
Ne kadar merhametli bir toplum olduðumuzun, birliðimizin beraberliðimizin önemli bir göstergesi bu.
Öte yandan elbette niyetler ne kadar güzel olursa olsun her isteyene öyle hemen çocuk falan verilmiyor. Depremin çok yakmasý, büyük kaybýmýzýn olmasý, yüreðimizin çok daðlanmasý vesaire durumu deðiþtirmiyor. Ýlgili prosedür her zamanki gibi iþliyor.
Koruyucu aile olma süreci þöyle iþliyor.
Bir çocuða yuva olmak, onu hayatý boyu sevip saymak, koruyup kollamak isteyen aileler öncelikle bulunduklarý ilde Aile ve Sosyal Hizmetler Ýl Müdürlüðüne koruyucu aile baþvurusu yapmalý.
Baþvuru için kimlik bilgileri, saðlýk raporu, adli sicil belgesi, eðitim ve gelir durumu gibi belgeler isteniyor.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaþý olmak, Türkiye'de ikamet ediyor olmak, 25-65 yaþlarý arasýnda olmak, en az ilkokul mezunu olmak ve düzenli bir geliri olmak þart.
Bunun üzerine sosyal hizmet uzmanlarý baþvuruyu deðerlendirerek ve sizinle de en az beþ kez görüþerek koruyucu aile olma statüsünde olup olmadýðýnýzý karara baðlýyor.
Bu esnada sizinle çocuðun yaþý cinsiyeti konusunda konuþuluyor ve 3-6 ay gibi bir süre sonunda kurum bakýmýndaki çocuklardan biriyle eþleþtirilerek tanýþtýrýlýyorsunuz. Bu eþleþme tamamen dosyalar üzerinden yapýlýyor. Çocuk dolu bir odaya girip -yazarken bile çok rahatsýz oluyorum- þu olsun gibi bir seçme durumu asla ve kat'a olmuyor. Olamaz. Böyle bir þeyin olabileceðini düþünmek bile meseleyi anlamamak demek aslýnda. Neyse.
Çocukla tanýþtýðýnýzda da öyle kucaklayýp götüremiyorsunuz.
Kuruluþtaki görevlilerin gözetiminde en az 10-15 defa çocuðu ziyaret etmeniz, yaþýna göre onunla vakit geçirmeniz, oyun oynamanýz, konuþmanýz gerekiyor. Hem sizde hem de ve öncelikle çocukta bir sevgi-güven baðýnýn oluþup oluþmadýðý gözlemleniyor.
Bu süreç iki taraf için de olumlu ilerlerse karara baðlanýyor ve evladýnýzý da alýp eve gitmenize izin veriliyor. Çocuðun evde güvende ve iyi olup olmadýðýna dair takip aslýnda hiç bitmiyor.
Önce ilk hafta, sonra her ay, sonraki yýllarda üç ayda bir ev ziyaretleri oluyor.
Evlat edinme koruyucu ailelikten farklý olarak Aile Mahkemesinin dahil olduðu hukuki bir süreci gerektiriyor. Evlat edinmede çocuðun velayet haklarý mahkeme kararýyla evlat edinene devrediliyor. Çocuk ailenin soyadýný alýyor ve mirasçý oluyor. Koruyucu ailede ise çocuðun bakým, yetiþme ve eðitim sorumluluðunu koruyucu aile ve devlet birlikte paylaþýyor, çocuðun velayeti ise biyolojiklerde kalýyor.
Ama sürecin benzer yaný þu. Aile Bakanlýk tarafýndan yine araþtýrýlýyor, süreçler takip ediliyor, uygun görülürse ilgili mahkeme kararýyla süreç nihayete eriyor.
Yani normal zamanlardaki iþleyiþ deprem sonrasý süreç için de aynen iþleyecek.