Gündem belirleme gücü

Liderlerin siyasi gücünü gündem oluþturma kabiliyetleri belirler. Gündem belirlemek ise bir fikir, proje, politika sahibi olmayý gerektirir.

Gündem belirleyemeyen siyasetçi 'etkisiz' elemandýr.

Baþkalarýnýn oluþturduðu gündemlerin peþine takýlan, savunmada kalan, tepkisel davranan siyasetçi ise 'edilgen' aktördür.

Türk siyasetinde en etkili liderin Cumhurbaþkanýmýz R. Tayyip Erdoðan olduðuna þüphe yok. Doðal olarak gündem belirleme gücü en yüksek olan lider de Erdoðan...

18 yýl iktidar olabilmek ve girdiði her seçimi kazanabilmek gündem belirleme kabiliyetini ortaya koyuyor.

Muhalefet, Erdoðan'ýn 'yeni anayasa' teklifini gündem saptýrma, gündem deðiþtirme, gündemi meþgul etme gibi ifadelerle eleþtiriyor.

Oysa gündem saptýrma ile gündem belirleme farklý þeylerdir. Gündem saptýrma genelde Erdoðan'ýn belirlediði gündemlerin etkisini kýrmak için muhalefetin baþvurduðu bir taktiktir.

Ýktidar pozitif gündemin peþindedir, muhalefet negatif gündemi kovalar.

Ýktidar önemli projeleri, hizmetleri, icraatlarý hayata geçirmeye çalýþýr; muhalefet ise bunlarýn halkta etki oluþturmamasý için farklý konularla gündemi deðiþtirmeye çalýþýr.

Algý savaþlarý siyasetin doðal bir parçasý haline gelmiþ durumda.

Ancak þunu unutmamak gerekir ki, siyaset sadece algýlara deðil olgulara dayanýr. Halkýn günlük yaþamý en somut gerçekliktir. Ýktidarlar da halkýn gerçekliðine odaklanýrlar.

Bu yüzden sun'i gündem üretme veya sanal gerçeklik peþinde koþma öncelikle muhalefetin iþidir.

Halkýn hayatýný kolaylaþtýracak dev projeleri ve hizmetleri gerçekleþtirmek Erdoðan için siyasi önceliktir.

Halkta karþýlýðý olmayan hiçbir gündem oluþturulamaz.

Yeni anayasa meselesi de doðrudan halkýn hayatýna dokunan bir konudur. Bu, hem halkýn onlarca yýldýr süre gelen bir talebidir hem de AK Parti'nin baþýndan bu yana gündemine aldýðý bir konudur.

Yani yeni anayasa mevzusu halký ilgilendirmeyen veya AK Parti'nin durup dururken ortaya attýðý bir mesele olarak görülemez.

Bu konunun toplumsal ve siyasal bir karþýlýðý vardýr.

Ayrýca önemli bir boyut da Erdoðan'ýn bu teklif ile bir diyalog çaðrýsý yapmasý, meþru zeminde ve þeffaf bir þekilde tüm siyasi partileri ortak çalýþmaya davet etmesidir.

Bir süredir muhalefet partilerinin kapalý kapýlar ardýnda temaslar yürüterek bazý çalýþmalar yaptýðý biliniyor.

Bu kadar önemli konularýn böyle yöntemlerle ele alýnmasý baþlý baþýna bir sorundur.

Anayasa deðiþikliði tüm partilerin katkýda bulunmasý gereken ve siyasetin asli gündemi olan bir meseledir.

Ayný zamanda bu teklif, siyasette oluþan ittifak halkalarýný aþan bir diyalog ortamýnýn da zeminini oluþturacak ve siyasi yumuþama saðlayacaktýr. Cumhur Ýttifaký özgüvenli bir þekilde teklifte bulunarak ön almýþtýr.

Erdoðan'ý kutuplaþtýrýcý ve sertlik yanlýsý olmakla suçlayan muhalefetin bu hamleyle ezberi bozulmuþtur. Yeni anayasa için uzlaþma ve diyalog çaðrýsýnda bulunulmasý kendi içinde bile diyaloðu beceremeyen muhalefeti þaþkýna çevirmiþtir. Ýktidar kovalayan muhalefet kaçan pozisyona düþmüþtür veya düþecektir.

Erdoðan, gündemi saptýrmamýþ aksine asli zeminine çekmiþtir.