Savaþýn ikinci ayýnda sahada süren çatýþmalar bir yana enformasyon savaþý da had safhada. Kim bilir bugün olup bitenleri 20 yýl sonra kimler nasýl anlatacak. Elbette her iki tarafýn da servis ettiði haberler ve görüntülerin ötesinde Ankara'nýn haber kaynaklarý mevcut. Sosyal medyada hakikati aramak anlamsýz ancak unutmayalým bedava bilginin dezenformasyon olma ihtimali daima yüksektir.
1 Mart tezkeresi yakýn tarihimizin en kritik oylamasýdýr. Irak'ý iþgal etmek isteyen ABD kitle imha silahlarý ve El Kaide bahanesiyle bir dezenformasyon baþlatmýþtý. Türk demokrasisi mecliste irade gösterdi ve o gün hakikatle yalaný ayýrt etti. Erdoðan partisinde grup kararý almadý. Üstelik Erbakan da tanýdýðý milletvekillerine gece tek tek telefon açarak Hayýr telkini yaptý. O günleri bir röportajda anlatan Amerikalý Profesör Noam Chomsky þöyle anlatýyor:
"ABD'deki Türkiye eleþtirisi sanýlandan da sert ve fazlasýyla aleni oldu. Türk hükümeti halkýn yüzde 90'ýndan fazlasýnýn tarafýnda yer aldý. Þu anda seçkin bir devlet adamý olan eski büyükelçi Morris Abramowitz'e göre bu hükümetin "diplomatik temayüller"den yoksun olduðunu gösteriyor. Abramovitz yazýlarýnda Türk hükümetinin Washington ve Crawford Texas'tan gelen emirler yerine "halkýn peþine düþtüðünü" belirtiyor. Bu açýk bir þekilde kabul edilemez. Bahsettiði standart bir görüþ.
Türkiye, ABD'ye bir demokrasi dersi verdi. Bu suç olarak algýlandý. Bunun nedenleri ve geçmiþi hakkýnda fikirler ileri sürülebilir, fakat gerçekler apaçýk ortada. Bu gerçekler ABD'de baþka yerlerdeki suçlar için daha dramatik tepkiler doðurdu. Almanya ve Fransa ayný nedenden dolayý sert bir þekilde suçlandý. Ýtalya, Ýspanya, Macaristan ve diðerleri "Yeni Avrupa" adý altýnda methedildi, çünkü liderleri, halklarýnýn neredeyse Türkiye'deki kadar muhalif olmasýna karþýn, ABD'nin emirlerini dinlemeyi kabul etti.
Daha önce, ABD'deki elit kamuoyu tarafýndan (ve bir nebze de Ýngiltere'de), demokrasiye karþý böylesine yoðun bir öfke gösterildiðini hatýrlamýyorum."
Irak ve Afganistan'ýn iþgali için ABD hakikatten saparak sýradan halkýný ikna etti. Rusya önce Kýrým'ý þimdi de Ukrayna'yý iþgal etmek için benzer yöntemlerle kamuoylarýný ikna etmek zorundaydý. Böyle bir atmosferde yalan makinasý iþe yarar mý bilinmez ancak hakikat krizi devam ediyor.
Ukrayna savaþýnýn yürek burkan görüntüleri servis ediliyor. Buça'dan gelen görüntülerin arkasýnda neler var merak konusu. Her kim yaptýysa yahut hangi vekile bu katliamý yaptýrdýysa insanlýk adýna utanç verici.
Türkiye'nin barýþ çabasý bu insanlýk trajedisinin önüne geçmek için olaðanüstü bir çaba. Türk hariciyesi Erdoðan'ýn cesur ve yapýcý pozisyonunun farkýnda. Ümit ediyoruz ki daha fazla katliam olmadan iki ülke arasýnda uzlaþma saðlansýn. Ancak bu görüntüler sivillere el uzatarak sanki müzakere sürecini baltalamak ve savaþý uzatmak isteyen kanlý ellerin operasyonu gibi algýlanýyor.