Ýsrail büyük kaybetti: Küresel Ýntifada'ya devam!

Ýsrail, tarihinin en büyük þokunu yaþýyor. Hiçbir dönemde toplamadýðý kadar tepkiyi þu son 53 günde topladý. Dünyanýn her yerinde insanlar nefretle kýnýyor, lanetliyor Ýsrail'i ve destekçilerini.

Ýsrail mallarýna, markalarýna, firmalara uygulanan küresel boykot belini kýrdý Siyonistlerin.

Öte yandan Filistinlilere duyulan merhametin, muhabbetin ve hayranlýðýn sýnýrý yok.

Ve en önemlisi... Ýsrail'in en çok korktuðu þey anbean olmakta...

Adalet istiyor insanlar!

Milyonlarýn gözü açýldý çünkü. Perde yýrtýldý. Makyaj aktý...

Ýsrail'in iþgalci olduðunu herkes biliyor artýk.

Yayýldýðý topraklarýn Filistinlilere ait olduðunu;

Ortadoðu'daki sorunun Filistin deðil düpedüz "Ýsrail Sorunu" olduðunu;

"Yerleþimci" dediklerinin "iþgalci" olduðunu;

Hamas'ýn "terörist" deðil "Gazze'nin kahramanlarý" olduðunu hiç bilmedikleri kadar biliyorlar.

Dünyanýn her yerinde, bilhassa Batý'da, vicdan, akýl ve adalet duygusuna sahip olanlar için geri döndürülemez bir yerdeyiz artýk.

Tam da bu yüzden son 50 günde "Stop genocide/soykýrýmý durdurun" haykýrýþýndan daha çok duyuldu; "Free Palestine/Filistin'e özgürlük" sesleri.

Bunu yapan Ýsrail'dir.

Kendi elleriyle yýktýlar kumdan kalelerini.

Siyonistler Gazze'yi yakýp yýktýklarýný sandýlar ama yýkýlan Ýsrail miti oldu.

Gazzelileri çoluk çocuk öldürerek bitireceklerini, kalanlarý da Sina Çölü'ne süreceklerini sanýyorlardý. Kendilerini bitirdiler.

"Ýnsani ara" diyerek güya bahþettikleri "ateþkes"in süresini uzatmak için bahaneler arýyorlar þimdi. Koruyucu babalarý da koruyamýyor artýk cani çocuðu.

Baksanýza el birliðiyle bütün dünyayý Filistinli yaptýlar.

Filistin topraklarýný çalmak, bu esnada dünyayý uyutmak için bir asýrdýr uðraþ veriyorlardý oysa.

Bunun için Osmanlý'yý yýkmalarý, Türkiye'yi zayýf, Türkleri tarih bilincinden uzak tutmalarý gerekiyordu. Müslüman coðrafyayý fiziken ve zihnen ayrýþtýrmak, Hristiyan Avrupa'yý borçlu býrakmak gerekiyordu.

20. yüzyýlýn baþýndan beri film endüstrisi ve kitle iletiþim araçlarý sayesinde gerçeði kurguyla deðiþtirmek icap ediyordu. Hollywood stüdyolarý, filmler oyuncular, oyuncu ajanslarý, Nobel'den Oscar'a sahibinin sesi ödül sistemleri derken öyle bir göz boyadýlar ki Ýsrail'in 75 yýldýr ne yaptýðýný kimse görmedi.

7 Ekim'e kadar bir þekilde sürdü bu körlük.

Ama ne zaman vahþetin dozunu artýrdý Ýsrail, gizlenen artýk görünür oldu. Üç atom bombasý miktarý bomba attýlar avuç içi kadar Gazze'ye. Beton delici mühimmatlarla parçaladýlar çocuklarýn narin bedenlerini. Hastaneleri, okullarý, evleri, mülteci kamplarýný vurdular.

Bunca savaþ ve insanlýk suçu iþlerken, bir yandan da "onlarý öldürme hakkýmýz var" demekteydiler.

Ama hakikati ilelebet gizleyemezsiniz. Þehitlerin naaþýný, þehirlerin enkazýný deðiþtiremezsiniz.

Nitekim toplu mezarlarý, yaralýlarýn hallerini, doktorlarýn, gazetecilerin, BM görevlilerinin aktardýklarýný, sevdiklerine metanetle veda eden Filistinlileri velhasýl Ýsrail'in sistematik olarak yürüttüðü soykýrýmý herkes gördü.

Esir takasýnda bile anlaþýldý kim devlettir, kim deðil. Hamas, Ýslam ahlaký ve devlet hukukuna uyarken Ýsrail öldürmeye, taciz etmeye, terör örgütü olduðunu ispat etmeye devam etti.

Hamas'ýn salýverdiði esirler Hamaslýlara teþekkür edip veda ederken, Ýsrail'in salýverdikleri yaþadýklarý zulmün canlý þahidi gibiydi. 7-8 yaþýnda çocuklar, bebekli kadýnlar, yaþlýlar, hastalar...

Ama bitti. Ýsrail uzatýlan arayý ateþle devam ettirse de, onun için sonun baþlangýcýnda; yeni bir dönemin eþiðindeyiz artýk.