Ýstanbul Sözleþmesi tüm kötülüklerin anasý mý?

Evet, Ýstanbul Sözleþmesi AK Parti’nin yumuþak karnýna dönüþtü. Muhafazakâr camia sözleþmedeki kimi maddelerin içeriði konusunda duyarlý, hatta camiada sözleþmenin bir kültür dayatmasý olduðu kanaati var.

Doðrusu ben de 2011 yýlýnda imzalanan bu sözleþmeyi okumamýþtým. Muhafazakâr camiadan yükselen itirazlarý, özellikle AK Parti’yi yýpratmaya yönelik bir malzeme olarak kullanýldýðýný görünce bir kez deðil birkaç kez okudum.

Önce þunu açýk ve net belirtmeliyim ki sözleþmenin amacý kýsmýnda açýklanan kadýna þiddet konusuna insan olan hiç kimse itiraz edemez. Hele, hayatý boyunca annelerimize elini bile kaldýrmamýþ olan Efendimizi örnek ve rehber kabul eden hiçbir Müslüman þiddeti onaylamaz. Sadece kadýna deðil, insan olan herkese þiddet merduttur. Merhamet dini olan Ýslam, insan bir yana hayvana þiddeti bile reddeder.

Dolayýsýyla sözleþmeye itiraz eden dindarlarý kadýna þiddet yanlýsý olarak göstermek de en hafif ifadeyle bilgisizliktir.

HANGÝ DÝN KABUL EDER?

Mesela tanýmlar maddesi olan 3. Maddenin (b) bendinde ‘Aile (ev) içi þiddeti’ tarif ederken eþler arasýndaki þiddete ilaveten ‘birlikte yaþayan bireyler arasýnda’ meydana gelen þiddete de deðiniliyor.

Eþler anlaþýlýyor nikâhlý karýkoca, peki birlikte yaþayan bireylerden maksat nedir? Hem nikâhsýz iliþki hem de eþcinsellik gibi diðer sapkýn iliþkileri içermektedir.

Bu iliþkileri tecviz eden bir din var mýdýr?

Ayný maddenin (c) bendi ise þöyledir: c “toplumsal cinsiyet, herhangi bir toplumun, kadýnlar ve erkekler için uygun olduðunu düþündüðü sosyal anlamda oluþturulmuþ roller, davranýþlar, faaliyetler ve özellikler olarak anlaþýlacaktýr.”

Müslüman toplum cinsel baðlamda kadýnlar ve erkekler için kadýnlýk ve erkeklik dýþýnda rol davranýþ ve özellik tanýmaz. Prof. Nevzat Tarhan beyin yazdýðý gibi, ’Biyolojik olarak üçüncü bir cinsiyet yoktur.’

Ayný maddenin (e) bendi ise 18 yaþýndan küçük kýzlarý da kadýn olarak kabul etmektedir!

4. maddenin 3. fýkrasýnda bir de cinsel yönelim ve cinsel kimlikten bahsedilmektedir.

BM’nin ‘Herkes Eþit ve Özgür Doðar’ adlý metninin alt baþlýðý ‘Uluslararasý Ýnsan Haklarý Hukukunda Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliði’ þeklindedir. Burada Ýstanbul Sözleþmesi’nde geçen cinsel yönelim ve cinsiyet kimliði ile lezbiyen, gey, biseksüel ve trans kiþiler kastedildiði anlatýlýyor. Hatta interseks bireylerden bahsediliyor.(E. Yýldýrým, Yeni Þafak,29.7.2020)

Bunun anlamý eþcinsellik, homoseksüellik ve lezbiyenliði de cinsel hürriyet adý altýnda kabullendirmenin yasal alt yapýsýný oluþturmaktýr.

Nitekim bazý Avrupa ülkeleri bu sözleþmeyi ya Bulgaristan gibi reddetti, ya Almanya gibi çekince koydu, ya Ýngiltere gibi imzaladýðý halde uygulamadý ya da Polonya gibi uyguladýktan sonra feshetme kararý aldý!

AÝLE MEFHUMU

Genel Yükümlülükleri içeren 12. Maddesinin 1. fýkrasý ise, ‘Taraflar kadýnlarýn daha aþaðý düzeyde olduðu düþüncesine veya kadýnlarýn ve erkeklerin toplumsal olarak kliþeleþmiþ rollerine dayalý ön yargýlarýn, törelerin, geleneklerin ve diðer uygulamalarýn kökünün kazýnmasý amacýyla kadýnlarýn ve erkeklerin sosyal ve kültürel davranýþ kalýplarýnýn deðiþtirilmesine yardýmcý olacak tedbirleri alacaklardýr. ‘ þeklindedir.

Ýlk bakýþta kadýnlarýn aþaðý düzeyde olmasýna karþý düzenlenmiþ bir madde þeklinde algýlanýyor. Buna itiraz edilemez. Ama ‘diðer uygulamalar’dan maksat nedir belli deðil.

Ayrýca bu ifadeler, aile içinde bulunan din, örf ve adetlerimizdeki esasa göre, karý-koca görev ve sorumluluklarýnýn kalktýðý; eþler ve çocuklarýn, birbirlerine karþý baðýmsýz ve sorumsuz olduðu anlaþýlabilir! Yani aile içinde bir düzen ve disiplin kalmayacak otel gibi herkes baþýna buyruk ve istediði gibi, girip çýkabilecek, istediði gibi davranabilecektir.

Örf ve adetlerimizin getirdiði kurallarýn kökünden kazýnmasý aile yapýmýzý olumsuz etkilemeyecek midir?

EÐÝTÝM VE SPORDA

Sözleþmenin 14. Maddesi þöyle:

‘Madde 14 – Eðitim

1 Taraflar, yerine göre, tüm eðitim seviyelerinde resmi müfredata, kadýn erkek eþitliði, toplumsal kliþelerden arýndýrýlmýþ toplumsal cinsiyet rolleri, karþýlýklý saygý, kiþisel iliþkilerde çatýþmalarýn þiddete baþvurmadan çözüme kavuþturulmasý, kadýnlara karþý toplumsal cinsiyete dayalý þiddet ve kiþilik bütünlüðüne saygý gibi konularýn, öðrencilerin zaman içinde deðiþen öðrenme kapasitelerine uyarlanmýþ bir biçimde dahil edilmesi için gerekli tedbirleri alacaklardýr.

2 Taraflar 1. fýkrada belirtilen ilkeleri yaygýn eðitimin yaný sýra, spor, kültür ve eðlence tesislerinde ve medyada yaygýnlaþtýrýlmasýna yönelik gerekli tedbirleri alacaklardýr.’

Yani þiddetle mücadele kýlýfý altýnda, eðitimde çocuklara, spor ve eðlencede herkese Ýslam’ýn gayri ahlaki bulduðu ve yasakladýðý sapkýnlýklarýn doðal olduðu anlatýlacak!

Nitekim bu amaçla baþlatýlan Eðitimde Toplumsal Cinsiyet Eþitliðinin Geliþtirilmesi Projesi (ETCEP) projesi Biritish Counsil desteðiyle Ankara, Erzurum, Batman, Samsun, Ýzmir, Malatya, Þanlýurfa Karaman, Mardin, Trabzon ve Sivas’ta pilot olarak baþlatýldý, ana okullarýnda bile uygulandý! Ama gelen tepkiler üzerine bakanlýk iptal emek zorunda kaldý!

Tepkiler haklýydý çünkü, býrakýn dindar muhafazakar insanlarý bu toplumda yaþayan seküler kesime mensup fertlerin de geyliði lezbiyenliði eþcinselliði normal gösterecek EÐÝTÝMÝ kabul etmesi mümkün deðildir.

Zaten 6284 sayýlý kanunda bu husus toplumsal cinsiyet olarak deðil kadýn erkek eþitliði olarak yer almýþtýr. Yani kanun sözleþmeye anlamlý bir þerh koymuþtur!

ARABULUCUK UZLAÞTIRMA SULH

36. maddede yine eþler ve birlikte yaþayan bireylerden bahsedilmektedir.

48. madde ise inancýmýzýn sulh prensibine tamamýyla aykýrý. Karýkoca arasýnda tatsýzlýklar kavgalar yaþanabilir. Geri dönüþü olmayan durumlarda boþanmak son çaredir. Ama ortada bir piþmanlýk varsa ailenin devamý ve eþler arasýnda sulh esastýr. Ama sözleþmenin 48. Maddesi arabuluculuðu tamamýyla ortadan kaldýrmayý ve yasaklamayý öneriyor.

48. maddenin 1. Fýkrasý aynen þöyle:’ 1 Taraflar bu Sözleþme kapsamýnda yer alan her türlü þiddet olayýyla ilgili olarak, arabuluculuk ve uzlaþtýrma da dahil olmak üzere, zorunlu anlaþmazlýk giderme alternatif süreçlerini yasaklamak üzere gerekli yasal veya diðer tedbirleri alacaklardýr.’

Rabbimiz, Nisa suresi 128. Ayette karýkoca arasýndaki anlaþmazlýklarda sulhu tavsiye etmekte ve ‘Sulh daha hayýrlýdýr’ buyurmaktadýr. Ýstanbul sözleþmesi ise arabulucu ve uzlaþtýrmanýn yasaklanmasýný tavsiye etmektedir.

Bunlar birkaç misal. Diðer bazý maddeler için de farklý yorumlar getirilebilir.

SAVUNANLAR ÝYÝ NÝYETLÝ

Muhafazakâr camiada sözleþmeyi savunan kardeþlerimizin iyi niyetlerinden þüphemiz yok. Kýsaca yukarda serdettiðimiz hususlarda aynen bizim gibi düþündüklerinden de þüphemiz yok. Sözleþmeyi onlar yazmýþ olsaydý eminim böyle yazmazlardý!

Doðrudur, sözleþme bütün kötülüklerin anasý deðildir. Sapkýnlýklar sözleþmeden önce de vardý; sözleþme ile de þiddet azalmadý. Ama sözleþme sapkýnlýklara meþruiyet saðlýyormuþçasýna bir algý oluþturdu. Baþta LGBT olmak üzene kimi çevrelerin sözleþmeyi savunmasý bu algýyý güçlendirdi. Dolayýsýyla muhafazakâr camia ve AK Parti tabanýnýn geneli sözleþmeye tepkili hale geldi.

Nitekim bu hususta STK’larý dinleyen Baþkan Erdoðan ‘Nass deðil ya deðiþtirilir’ diyerek milletin talebine olumlu tepki verdi. Geçen haftalarda parti MKYK’sýnda konu gündeme alýndý ve Numan Kurtulmuþ bey nasýl girildiyse öyle çýkýlacaðý açýklamasýyla yine muhafazakar camiayý rahatlattý.

MÜEYYÝDE YASADAN

Þunu da hatýrlatmakta fayda görüyorum ki, kadýna þiddete müeyyideyi sözleþme deðil kanun koymaktadýr. Esas olan bu konu ile ilgili olan 6284 sayýlý kanundur.

Yine ifade etmeliyim ki, sözleþmenin esas alýndýðý 6284 sayýlý kanunda sözleþmede geçen toplumsal cinsiyet, cinsel eðilim ve cinsel kimlik gibi kavramlara yer verilmemiþtir!

Sözleþme, batýdaki çarpýk iliþkileri de normal algýlayan bir çerçevede yazýlmýþ; kanun ise tüm eleþtirilere raðmen batýnýn deðil Türk toplumunun gerçeklerini göz önünde bulundurarak düzenlenmiþtir!

Dolayýsýyla sözleþme çarpýklýklarý da içeren uluslararasý bir düzenleme; kanun ise yerli ve millidir.

Kanuna da kimi itirazlar vardýr ama asýl tepki sözleþmeyedir.

Sözleþmeye þerh/çekince konmamýþtýr, ancak kanun içeriði itibariyle sözleþmeye gereken þerhi kýsmen de olsa koymuþtur!

Çekince koyma dönemi geçtiði için tepkilerin giderilmesinin iki yolu var. Ya deðiþtirilmesi talep edilecek ki, diðer ülkelerin onayý gerektiði için imkânsýz gibi görünmektedir. Ya da feshedilecek. Sözleþme bu konuda katý deðil 80. Madde tek taraflý olarak çekilme imkâný veriyor. Avrupa Konseyi Genel Sekreterliði’ne yapýlacak bir bildirim yeterli oluyor.

Önemli olan sözleþme deðil þiddete engel olabilmektir.

Sözleþmenin feshedilmesi þiddete karþý mücadele hususunda yasal boþluk oluþturmayacaktýr. Zira hem TCK’daki ilgili maddeler hem 6284 sayýlý kanun yürürlüktedir.

Ancak artýk gayet açýk ve net olan bir gerçek var ki o da, kimi siyasi çevrelerin de teþvikiyle bu sözleþmenin Baþkan Erdoðan’ý yýpratmak için kullanýlan bir argümana dönüþmesidir.

Dünya mazlumlarýnýn umudu Baþkan Erdoðan aleyhine oluþturulan bu algý operasyonu durdurulmalýdýr.