Köpek balıkları Gazze sahilinde

İnsanoğlu Gazze'de yeni bir tezgahla yüz yüze.

Tezgâhta bu kez hikâyenin katili Amerika.

Yeryüzünün her yerinde İblis olarak bilinen kahramanımız(!) iyilik meleği kılığına girip Gazze'de insani yardımların ulaşımı için liman inşa edeceğini açıkladı.

Tüm insanlık şaşkın bir vaziyette birbirine bakarak olan biteni çözmeye çalıştı.

Bu tepki son derece doğaldı zira karşılarında şeytanın yeryüzüne inmiş hali Amerika vardı.

Şüphelenmekte haklılardı çünkü liman olayında başka bir hikâye başka bir plan vardı.

PEKİ NEYDİ BU LİMAN HİKAYESİ...

Amerika liman masalını anlattıktan kısa bir süre sonra Atlantik ötesinden tonlarca ağırlıkta onlarca malzemeyi Gazze'ye getirdi ve yüzer iskele montajına başladı.

Peki neydi amaç?

Amerika'nın anlattığı gibi insani yardımları Gazze'ye ulaştırmak mıydı, yoksa Amerika'nın anlatmadığı gibi Gazze'nin denizden işgali miydi?

Hiç şüpheniz olmasın bu köprünün yapımında amaç şeytan Amerika'nın anlatmadığı gibi Gazze'nin denizden işgaliydi.

Amerika'nın bu limanı yapmakta ki planı; deniz yoluyla getirdiği zırhlı araçları, zırhlı personel taşıyıcıları, tankları ve deniz piyadesi dediği katil sürülerini yüzer platform üzerinden Gazze sahilleri ile buluşturmaktı.

SAHTEKÂR AMERİKA...

Oysa Amerika bu liman için şunları söylüyordu;

"Merak etmeyin bizim Gazze'ye çıkmak gibi bir niyetimiz yok. Hiçbir Amerikan askerinin ayağı karaya basmayacak."

Bu koca bir kuyruklu yalandı çünkü Amerika uzunca bir süredir "B" planını uyguluyordu.

Bu planda İsrail ile birlikte Gazze'nin işgali ve katli, sağ kalan Filistinlilerin de Gazze'den sürülmesi vardı.

PLAN PLANLANDIĞI GİBİ İŞLİYOR

Amerika portatif liman inşaatına olanca hızıyla devam ediyor, İsrail de nu arada boş durmuyor, soykırım ve katliama devam ediyor.

İkisi de işgal öncesi son hazırlıklarını yapıyorlar.

Bu arada oyunda bir başka perdeye geçiliyor ve Amerika'nın Savunma Bakanıyım diye ortalıkta gezinen Austin isimli kişi ilginç açıklamalarda bulunuyor.

Geçtiğimiz günlerde katıldığı bir basın toplantısında aynen şunları söyledi Austin;

"İnsani yardım maksatlı inşa ettiğimiz yüzer iskelede çalışan Amerikan askerlerine Gazze'den bir saldırı olacağını düşünmüyorum. Ancak olduğu takdirde Amerikan askerlerinin de bu saldırıya karşılık verme hakkı doğacaktır.

AŞAĞILIKSINIZ...

Aslında Austin arka planda şunu demek istiyordu;

"Gazze'den, limanda bulunan Amerikan askerlerine ateş açılacak. Biz de bu saldırıyı bahane edip Gazze'yi işgal edeceğiz ve Gazze'de taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayacağız."

AMERİKAN USULÜ...

Austin'in yaptığı Amerika'nın sıklıkla uyguladığı "beyin alıştırma" yöntemiydi.

Bu yöntem gereği Amerika yapacağı kirli ve kanlı işlerle ilgili önceden kar suyunu kulaklara kaçırır ve böylelikle beyinleri terbiye eder.

Bunun faydası şudur...

Beyinler önceden alıştırıldığından icraata geçildiğinde kimse yapılanları yadırgamaz, hesap sormaz.

Bu Amerika'ya has bir taktiktir ve bu taktiğin en çarpıcı örneklerinden biri Irak'ta yaşanmıştır.

Irak işgalinden önce Amerika günlerce dünya kamuoyunu beyin terbiyesine tabi tuttu. Haftalarca Irak işgal edilecek haberleri servis edildi ve böylelikle dünyada işgal beklentisi oluşturuldu.

Irak işgal edildiğinde kimse süreci yadırgamadı, sorgulamadı.

Şimdi aynı oyun Gazze'de oynanıyor ve kan kokusu almış köpekbalıkları Gazze kıyılarında kol geziyor.

İnşallah yanılırım ama korkarım gelişmeler bu şekilde yaşanacak.