Cumhuriyet tarihinin en dindar baþbakaný þüphesiz merhum Erbakan hocaydý. Ve cumhuriyet tarihinin en dindar cumhurbaþkaný da tartýþmasýz Erdoðan'dýr.
Ýslam karþýtý çevreler ve Ýslam'ý bütünüyle kabul etmeyenler, bu iki önemli þahsiyeti tarihi baþarýlarýyla deðil sürekli dindarlýklarýyla eleþtirdiler, alaya aldýlar.
Aslýnda dine muhalefetlerini bu deðerli þahsiyetler üzerinden sergilediler/sergiliyorlar.
Günlerdir tartýþýlan ve gündemden düþmeyen 'nass' meselesi de o dindýþýlýðýn son tezahürüdür.
Baþkan Erdoðan'ýn faiz söz konusu olunca bir Müslüman olarak faizin haram olduðunu hatýrlatmak için 'hakkýnda nass var' demesini eleþtiriyorlar ve alaya alýyorlar.
Nass'dan maksat ayet ve hadislerdir.
Evet, faizin haram olduðunu þüpheye mahal býrakmayacak netlikte Allah kelamý ve Peygamber hadisi vardýr.
Ýslam dininde faiz haramdýr, almak da vermekte! Detaylarýný merak eden fýkýh kitaplarýna bakar.
Bi defa her mümin inanýr ki Allah'ýn koyduðu hükümler en doðru, en saðlýklý, en yararlý hükümlerdir.
O yüzden de Ýslam ekonomisin koyduðu faiz yasaðý da insanlýðýn yararýnadýr.
Ýlim geliþtikçe Ýslam'ýn koyduðu kurallarýn ne kadar doðru kurallar olduðu daha da netlik kazanmaktadýr.
Faiz meselesi bunlardan biridir.
Dinen haramdýr da iktisaden doðru mudur?
Mesela Almanya, Fransa, Ýtalya, Ýspanya ve Hollanda'da faiz yüzde sýfýrdýr. Yani yoktur.
Avusturya'da, yüzde 0,1 oranýndadýr. Kanada, Ýngiltere ve ABD'de yüzde 0,25 oranýndadýr.
Türkiye de en son indirimle kamu bankalarýnda %14'tür.
Her ülke faizi indirmeyi hedefler. Erdoðan yönetiminin hedefi de sýfýrlamaktýr.
Bu baðlamda bir Müslüman olarak cumhurbaþkanýnýn faizin ayný zamanda dinen de haram olduðunu söylemesi gayet normaldir.
Bakýnýz Hristiyan Almanya, Fransa, Ýtalya, Ýspanya ve Hollanda'da faiz sýfýrken yani yokken Müslüman ülke olarak bizde yüksektir, bunda bir gariplik yok mu?
Birilerinin Almanya, Fransa, Ýtalya, Ýspanya ve Hollanda'da faizin sýfýr olmasýný normal karþýlarken Ýslam'ýn faiz yasaðýný eleþtirmelerinin tek anlamý vardýr, o da Allah'ýn koyduðu kurallara inanmamak ve onun koyduðu esaslara muhalefettir.
Ben inanýyorum ki gücü ve imkâný olsa Erdoðan faizi sýfýrlayacaktýr. Hem ekonominin gereði olarak hem de inanmýþ bir mümin olarak.
Ama sistemi Erdoðan kurmadý. Ülkede bir ekonomik yapý var.
Ve ülke her bakýmdan baðýmsýzlýðýný güçlendirirken, bundan rahatsýz olan çevrelerin kuþatmasý söz konusudur. Erdoðan ayný zamanda bu kuþatmalarla boðuþuyor.
Efendim yüzde 14 haram deðil mi, diðer bankalarýn faizli iþlemleri helal mi, gibi akla ziyan sorular sorarak güya Erdoðan'ýn faiz karþýtlýðýný alaya almak istiyorlar.
Erdoðan hiçbir faizli iþleme helal demedi ki, bunu soruyorlar.
Gücü nispetinde faizi düþürmeye çalýþýyor o kadar.
Dövizin hararetini söndürmek için aldýðý son kararla da faizin helal olduðunu söylemiyor; bütün bir ülkeyi kasýp kavuran döviz kurunu frenlemek için sistem içinde bir tedbir aldý ve bir gecede dövizin yükseliþini durdurduðu gibi %40 civarýnda indirdi.
Döviz yükselirken avucunu ovuþturan siyasi muhalifler, akademik titr sahibi ekonomistler ve medya þakþakçýlarý asýp kesiyorlar, tehdit üstüne tehdit savuruyorlardý.
Erdoðan ezber bozdu ve ilan ettiði kur garantili mevduat ile hepsini ters köþe yaptý.
Bülbül gibi þakýyanlar lal oldular. Söyleyen dilleri söylemez oldu.
Bu sefer de bu baþarýyý gölgelemek ve karalamak için enva-i çeþit bahaneler üretmeye çalýþtýlar. Biri de 'nass' söylemi oldu. Yok, efendim burasý din devleti miymiþ, din kurallarýný mý uyguluyormuþ!
Hakikaten bunlar hangi millettin çocuklarý?!
Dinden neden bu kadar rahatsýz oluyorlar?
Tekrar ediyorum Ýslam'ýn her hükmü her zaman ve mekân için geçerli olan en doðru en saðlýklý en yararlý hükümlerdir.Müslümanlar da güçleri nispetinde imkânlar dâhilinde bu hükümlere uymaya çalýþýrlar.
Faiz dâhil inancýmýzla çatýþan uygulamalarý imkân dâhilinde yasalar çerçevesinde normalleþtirmeye çalýþmak da demokratik bir haktýr.
Erdoðan'ýn nass ifadeleri faizin haram olduðunu hatýrlatmasý baðlamýnda fevkalade önemlidir.
Müslüman bir ülkede Müslüman bir cumhurbaþkanýnýn Ýslam'ýn bir hükmünü söylüyor olmasý sadece Ýslam'dan rahatsýz olanlarý rahatsýz eder.
Bu din istismarý deðildir, dini siyasete alet etmek hiç deðildir. Çünkü gençliðinden beri dindar olan birinin siyasi hayatýnda da ayný düþünceleri korumasý istismar deðil dürüstlüktür.
Din istismarý, hayatý boyunca dinden uzak duran, dindarlara karþý tavýr takýnanlarýn, oy uðruna Ömer adaletinden, haramdan helalden, beytülmalden bahsetmeleri din istismarýdýr ve dini siyasete alet etmektir.
Onu da kimlerin yaptýðý ortadadýr!
