Papa, Irak'taki yüzbinlerçe insaný kimin öldürdüðünü biliyor mu?

Papa Francesco Irak'taki gezilerine Þii dünyasýnýn önemli isimlerinden Ayetullah Sistani ile devam ediyor. Ayetullah Sistani 90 yaþlarýnda ve 'merci-i taklid' mertebesinde büyük Þii fakihlerden... Ajanslarýn bildirdiðine göre, görüþmeleri, Irak'taki farklý dini gruplar arasýndaki diyalog çalýþmalarý minvalinde gerçekleþti. Papa; ' Irak'ýn, bölgenin ve tüm dünyanýn iyiliði için farklý dinler arasýnda karþýlýklý saygý ve diyaloðun beslenmesinin önemi'nden bahsetti.

Ýlk bakýþta pozitif deðerlere atýf yapan, barýþ ve kaostan kurtuluþ temalý olduðu bildirilen bu Irak ziyaretinin -aslýnda Papa'nýn gerçekleþtirdiði tüm diðer dýþ ziyaretlerin- temelde ciddi bir sorunu var: Papa dýþ ziyaretlerine, dini bir þahsiyet olarak mý gidiyor, yoksa siyasi bir temsiliyet gücüne de sahip mi? Avrupa özelinde uzun yüzyýllar aðýr bedeller ödenerek ulaþýlan sekülerizm fikri, en kaba tabiriyle kutsallarýndan arýndýrýlmýþ hayat, tüm dünyaya bir kurtuluþ hedefi olarak zorunlulaþtýrýlýrken, Papa ve Vatikan niçin bunun dýþýnda? Tüm dünyada seküler devlet anlayýþýnýn bayraktarlýðýný yapan kiþiler bu gezilerdeki bulanýklýðý dile getirmekten niçin kaçýnýyorlar? Herkesin de bildiði gibi, Papa sadece dini içerikli bir söylemle çýkmýyor yola... Bu dün de böyleydi ve hep böyle de olacak: Papa siyasi bir kimliktir, Avrupa hukuk tarihinde ciddi paradoks oluþturduðu halde; Papa siyasi bir temsil kiþisidir...

Hibrit diplomasi dedikleri bu olsa gerek... Söz konusu Orta Doðu olunca, tüm kullanýþlý enstrümanlar sahaya çýkartýlýyor. Büyük katolik mirasýnýn, dünya siyaseti, hatta daha da somut söyleyecek olursak Orta Doðu'nun geleceði konulu bir siyasette kullanýlmasý nasýl oluyor da barýþ adýna alkýþlanabiliyor... Orta Doðu'daki Hristiyanlarýn haklarýný koruyup kollamak için beyanatlar vermesi de ciddi bir ayrýmcýlýk hattýnýn üzerinde oturuyor. Zira Orta Doðu'da ve özelde Irak'ta bunca dökülen kan, yaþanan bunca facia, henüz üzerinden dumaný kalkmamýþ vahþet ve derin insanlýk dramýnda, kalkýp da tek baþýna Hristiyanlarýn haklarýný aramak, Irak halký adýna oldukça onur kýrýcý deðil mi? Evet çok geniþ bir insanlýk kavþaðýndan bahsediyoruz, Müslüman, Hristiyan, Musevi, ve bu dinlerin mezhepleri, rengarenk etnik gruplarla, 'Bereketli Hilal'de tarihin hiç bir vaktinde bir monoloji, tekillik, duraðanlýk, sabite yoktur. Orada her þey çoktur. Öyleyse, o coðrafyada Hristiyanlar tek baþýna aðlamadý... Orta Doðu dediðimiz coðrafyada yer gök aðlýyor, Osmanlý'nýn çöküþünden sonra oradaki büyük girdap uðultularýný hiç kesmeden dönemeye ve yutmaya devam ediyor...

Ama öte yandan unutkanlýðýn da imkaný yok bu kederli coðrafyada...

Irak'ýn ABD tarafýndan 2003'teki iþgalinde binlerce deðil, yüzbinlerce deðil, 1.5 milyonun üzerinde Iraklý hayatýný kaybederken, acaba Papa Francesca neredeydi? Þimdi kalkmýþlar, oturmuþlar, DEAÞ'tan bahsediyorlar. Bölgede sanki DEAÞ'tan baþka hiç bir terör örgütü yokmuþ gibi...

Bu nasýl bir adaletsizlik, bu nasýl bir körlük, bu nasýl bir karartma? 2003'te Arefe akþamýnda sela okuyarak bayramý haber veren Baðdat Camilerini vura vura þehre girenler ve Irak'ta büyük bir katliama sebep olanlar hakkýnda niçin tek kelime yok...

Kadýnlarýn topluca tecavüze uðradýðý, insan cesetlerinden kilometrelerce caddelerin uzandýðý Irak'tan mý konuþuyoruz?

Diyeceksiniz ki niçin bu kadar kýzýyorsun, Papa Ýstanbul'a da gelmedi mi? Geldi ama misafirdi, direktif daðýtmaya gelen bir siyasi lider olarak gelmedi. Orta Doðu'ya yönelik teklifler isterse barýþ adý altýnda olsun, Orta Doðuyla ilgisi olmayan birilerinden gelince, elbette ki 'dýþ direktif' olarak anlaþýlýr. Ya Papa'nýn ziyaretini oyun oynayarak, gerdan kýrarak karþýlayan, bununla övünen Irak yöneticilerine ne demeli? Ya Þii dünya? Irak'ta vurulan milyonlarca Iraklý hakkýnda bir þeyler söyleyebildi mi dünyaya, Papa aracýlýðýyla? ABD'nin Ýran karþýtlýðýnda ve ambargolarýnda bizler devlet ve toplum olarak hep Ýran'ýn yanýnda olduk... Galiba 1998'di, Ýran futbol takýmý, Fransa'da, ABD'ye gol attýðýnda, millet sokaklara inerek sevinç gösterisinde bulunmuþtu hiç unutmam... Ýran filmleri, Ýran þarkýlarý toplumumuzda beðenilir, pek çok sözümüz, þiirimiz, destanýmýz aynýdýr ya da denktir... Bizdeki halk düzeyindeki empati kadar bile olsa; 'mezhebine bakmadan Müslümandan yana olma' tavrýný acaba Ýran da gösterebiliyor mu? Bu aðýr soru benim kalbimi kanatýyor, Tahran'ý, Ýsfahan'ý, Þiraz'ý, Meþhed'i, Kum'u, Tebriz'i çok seven biri olarak soruyorum, Orta Doðu'daki mezhep, meþrep, etnik köken kavgasýný sonlandýracak hamlede Türkiye ve Ýran bunun öncülüðünü birlikte yapamazlar mý? Niçin Papa'ya ihtiyaç duyulsun ki?