Soylu, ABD'nin kimyasını bozdu…

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "15 Temmuz'u FETÖ ABD ile yaptı" deyince ABD'den ses geldi.

Yapılan açıklamada bu iddianın "tümüyle yanlış" olduğu belirtilerek, "temelsiz ve sorumsuz iddialar, Türkiye'nin NATO müttefiki ve ABD'nin stratejik partneri olma statüsüyle bağdaşmamaktadır" denildi.

Biz de diyoruz ki, PKK'ya Suriye'de binlerce tır silah vermek, müttefikliğe yakışıyor mu?

Hiç mi utanmanız, sıkılmanız yok?

Washington, bugüne kadar üzerinde toplumsal mutabakat bulunan "darbeleri ABD yaptı" gerçeğine tepki vermemişti.

Soylu'nun bakan düzeyindeki açıklaması onları ciddi rahatsız etti.

Önce şunu soralım: Neden darbeleri ABD'nin yaptırdığına, NATO ve AB ülkelerini de alet ettiğine inanıyoruz?

Çünkü Haçlı/Siyonist ittifakın, Türkiye'ye diz çöktürmek istediğine inanıyoruz. Bölgesinde, kendisi olarak ayağa kalkan güçlü bir Türkiye istemiyorlar.

İçişleri Bakanı Soylu Hürriyet'ten Nedim Şener'e şunu söylüyor:

"Bugün değil, 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 24 saat geçmeden söyledim. Ondan sonra ben İçişleri Bakanı oldum. İçişleri Bakanı olduktan sonra Amerika'nın etkin olduğu her yerde FETÖ olduğunu gördüm. Amerika'nın 15 Temmuz'un arkasında olduğu apaçık ortada. Onların talimatıyla bunu icra eden de FETÖ idi.

"Uluslararası desteğe örnek vereyim: Interpol bir tane başvurumuzu kayda almıyor. Biz de artık Interpol'e yazmıyoruz bile çünkü onları koruyorlar. Uluslararası sistem bunun arkasında olmasa, bunu korumasa ayakta kalabilirler mi? Cinayete kim azmettirdiyse katili de o korur..."

Evet, belgeleri ile sabittir ki, FETÖ hain darbe girişimi ABD'nin işidir.

ABD, bu plan ve projeyi NATO üzerinden, Avrupa üzerinden yürütüyor.

Bu belgeleri ben bu köşede 16 Temmuz 2020'de şöyle yazdım:

İş, neticesi ile belli olur. Bugün, pek çoğu firar etmiş FETÖ beyin takımı hangi ülkelerde himaye görüyor, ona bakmamız lâzım.

Avrupa Sığınma Ajansı (EASO), Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından 51 bin (elli bir bin) 225 FETÖ'cünün Avrupa Birliği ülkeleri genelinde sığınmacı olduğunu açıkladı.

Almanya, Hollanda, Fransa, Belçika, Finlandiya, Yunanistan, İngiltere hemen bütün Avrupa ülkeleri FETÖ'cülere kucak açtı.

ABD, bilhassa FETÖ'ye NATO üzerinden de sahip çıktı.

NATO'da görev yapan TSK mensuplarından 200'ü, Türk yargısının "geri dön" çağrısına uymadı. NATO üslerinde görevli kaçak 237 subaydan, 3'ü generaldi. 17'sinin Bylock kullandığı saptandı.

Hain darbe girişiminin kilit ismi Adil Öksüz, hain savcı Zekariya Öz, ajan Can Dündar Almanya'nın himayesi altında.

Demek işin içinde asıl Amerika var.

ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı Joseph Votel, darbeci FETÖ'cüler için "Amerika'nın iyi ilişki içinde olduğu askerî liderler tutuklandı" demişti.

Bundan daha büyük belge mi olur?

FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" ve 15 Temmuz gecesi Akıncı'da darbe üssünde bulunan Adil Öksüz, 21 Temmuz saat 10:22'de ABD İstanbul Başkonsolosluğu'ndan arandı.

ABD, bu irtibata bugüne kadar ikna edici bir cevap veremedi. Yok, vizenin süresi bitmiş de onun için aramışlar falan...

ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli Metin Topuz, FETÖ "silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Binlerce klasörlük dosyalara rağmen Washington, F. Gülen'e ve FETÖ tayfasına hâlâ sahipleniyor.

Bugün ortaya çıkan gerçekler, Fetullah Gülen'in 20'li yaşlardan itibaren CIA'nın taşeronu olarak sahne aldığını gösteriyor.

Süper güç olmak, süper akıllı olmak anlamına gelmiyor. ABD aklımızla alay etmesin.