Tarihin harmanlama dönemi…

Tarihin harmanlama dönemini yaþýyoruz. Büyük çalkantýlar, büyük çöküþler, büyük dönüþümler, büyük farklýlaþmalar yeni bir düzeni, yeni bir kuruluþu iþaret ediyor.

Harmanlama; birçok çeþitten parçalarý alýp yeni birleþimler üretmek demek.

Bir yanda çözülme, daðýlma, daðýtma, parçalama, karýþtýrma, bozma var; diðer yanda yeniden düzenleme, yeniden birleþtirme, yeniden þekillendirme var…

Tarýmda harmanlama, biçilen tahýl demetlerinin dövenle üzerinden geçerek tanelerin baþaklarýndan ayrýlmasýný ifade ediyor.

Dünyada yeni düzen veya düzenler oluþacak gibi görünüyor.

Irak, Suriye, Libya, Doða Akdeniz en yakýn dönemde biçildi, karýþtýrýldý, tanelerine ayrýldý; þimdi yeni düzenini bekliyor.

Birleþmiþ Milletler baþta olmak üzere birçok uluslararasý kurum anlamýný kaybediyor.

AB gibi bölgesel iþbirliði örgütleri kuruluþ amaçlarýndan ve hedeflerinden uzaklaþýyor.

Geleneksel ittifaklar ve kamplaþmalar yerini olay bazlý ittifaklara býrakýyor.

Kuantum bilgisayarlarý, yapay zekâ, gen mühendisliði gibi olgular yeni durumlar üretmeye aday.

Koronavirüs hayatýn her alanýnda köklü dönüþümleri zorluyor. Evden eðitim, evden çalýþma, evden alýþveriþ baþta olmak üzere ‘yaþam tarzý’ dönüþüyor.

Küresel salgýnýn sarsýcý etkisi ekonomik ve siyasi düzenleri tehdit ediyor.

ABD’de siyasi bilinmezlik ve komplo teorileri en yerleþik sistemlerden birinin sorgulanmasýna sebep oluyor.

Kurucu anlaþmalar, kurucu sözleþmeler, kurucu deðerler sarsýntý geçiriyor.

Kaos ve çatýþmayla istikrarýný kaybeden ülkelerin nasýl bir düzene kavuþacaðý merak ediliyor.

Haritalar, sýnýrlar, hâkimiyet alanlarý üzerinde spekülasyonlar yapýlýyor.

Yüzyýl önce büyük bir harmanlama yaþayan bölgemizin yeni bir harmanlama dönemine girdiði konuþuluyor.

Böyle bir vasatta belirlenen, etkilenen, þekillendirilen bir ülke olmamak için güçlü, vizyoner, ileri görüþlü, interaktif, etkin ön alýcý bir perspektife sahip olmak gerekiyor.

Türkiye’nin þansý bu dönüþümün nesnesi deðil öznesi olabilecek bir liderliðe sahip olmasýdýr.

Harmanlamanýn ayrýþtýrma, bölme, karýþtýrma safhasýnda Türkiye olarak ayakta kalmayý, sert rüzgârlardan savrulmamayý baþardýk. Küresel sistemdeki büyük çöküþlere karþý da geçmiþe göre daha dirençli bir haldeyiz.

Þimdi yapmamýz gereken yeni düzenlerin oluþumunda milli menfaatlerimizi ve hassasiyetlerimizi koruyabilmek, yeni normallerin oluþumuna hazýrlýklý olmak, yeni oyun deðiþtirici geliþmelere karþý yerli imkânlarýmýzý geliþtirebilmektir.

Küresel güçlerin düzen ve oyun kurucu olmaktan ziyade sarsýntýnýn etkilerinden kurtulamamasý ve kendi dýþýndaki geliþmeleri üstün güç olarak kontrol etme kabiliyetini yitirmesi kimsenin kimseye sýrtýný dayayamayacaðýný gösteriyor.

Geçiþ dönemleri zor ve sancýlý olur. Kazanýmlarý kaybetmeden sarsýntýlara direnebilmek ve yeniliklere adapte olabilmek ise yeni imkân ve fýrsatlar doðurabilir.

Türkiye tarihin harmanlama döneminden baþarýyla çýkacaktýr. Yeter ki, ortak bir istikbale odaklanarak birlik ve beraberlik içinde risk ve tehditleri göðüsleyelim; birlikte yol aldýðýmýz gemimizi delmeye çalýþmak yerine sahil-i selamete ulaþmasý için çaba gösterelim.