Sevil NURÝYEVA ÝSMAYILOV
Sevil NURÝYEVA ÝSMAYILOV
Tüm Yazýlarý

Türkiye'nin Libya baþarýsý neleri etkiler?

Evvela þundan baþlayalým ki; Libya’nýn iç dengelerindeki aðýrlýðýn mutabakat hükümetine dönmesi, meselenin esasýný oluþturmakta.

Fransa, Rusya, Mýsýr gibi Hafter’den yana aðýrlýk koyan aktörlerin “cephe deðiþmesi” kolay olmasa da, Türkiye “aðýrlýðýn merkezini deðiþtirmiþ” durumda.

Göle taþ atarsýn, o taþýn etkisi ile suyun dalga dalga etrafa çember oluþturmasýný düþünün. Türkiye’nin hem askeri, hem eðit donat danýþmanlýk dalýnda, hem de insani yardým bakýþ açýsý ile olaya talip olmasý, Akdeniz’i farklý boyuta taþýdý. Anlamýný da, siyasi aðýrlýðýný da.

Rusya’nýn bu durumu hazmetmesi kolay olmasa da, konunun varacaðý noktayý öngörebilecek kadar meseleye hakim olmalarý, yeni aktör bulma çabasýndan daha ziyade “Türkiye ile ortak hareket planýna yanaþacaklarý” azar azar görünmeye baþladý.

BAE’nin “Ýsrail masasý” rolünde gösterdiði boyun ölçüsü de giderek azalacak cinsten! Çünkü Ýsrail her ne kadar Filistin konusunda Türkiye ile karþý karþýya gelse de, nihayetinde Akdeniz’de çaresiz el sýkýþma zorunluluðu hissetmesine, uzak mesafe yok gibi!

Yunanistan Dýþiþleri Bakaný geri adým atarak “Türkiye ile anlaþmaya hazýrýz” demesinin arkasýný iyi okumamýz lazým.

Tek baþýna “Yunanistan” diye bakmadýðýmýz açýktýr. Tam da bu rüzgar eþliðinde Türkiye’nin hakký ve hukuku olan Ayasofya’yý camii olarak yeniden deðerlendirmeye almasýný da, hesaplý siyasi aklýn ürünü olarak görmemizde yarar vardýr.

Türkiye’nin ve esasen de Baþkan Erdoðan’ýn siyaset yapma kabiliyetine uzun zamandan beri dikkat edenler farketmiþtir ki, ilmi siyaset yolunu derinden benimsediði için satranç hamlelerini siyaset kurgusuna yansýtmaktadýr.

Ve Akdeniz – Libya hattýndaki uygun zemine “Ayasofya Camiinin ibadete açýlmasý” fikrinin oturtulmasý rastgele hamle deðildir. Bu da siyasi irade ve güç talep eder. Türkiye’nin geldiði noktanýn bir nevi bize “görsel yansýmasýna þahitlik etmekteyiz” dersem yanýlmayýz.

Ama diðer kanattan da Akdeniz’deki sondaj gemilerinin faaliyeti meselesi var.

Libya hattýna hakim olabilmek, petrol fiyatlarýný etkilemekten tutun, alternatif kaynaðý oluþturmaya kadar ekonomik olarak da faydalý raya oturduðumuzun farkýndayýz deðil mi?

Elindeki alternatifleri çoðaltabilen siyaset aklý, nasýl bir güç merkezine dönüþebileceðini analiz ediyor muyuz? Biz ediyoruz da! Hani Sultan Ahmet Camii’nin bile müze olmasýný öneren yapýnýn bunu görmediðini merak ettiðimiz için, bu soruyu soruyorum esasýnda.

Evet, þimdi gelelim yansýmalara! Lübnan’da bir televizyonda Ermeni asýllý sunucunun, Türkiye ve Erdoðan aleyhinde hadsiz sözlerine kimden sert tepki geldi acaba? Lübnanlý kardeþlerimizden deðil mi? Bunlar basit gelinen noktalara deðildir. Yani þimdi birileri, hatta BAE yönetiminden de bahsederken lütfen þunu unutmasýn, BAE’deki halkýn ne düþündüðü önemlidir. Sisi gibi birilerini ararken, yine karþýlarýna halkýn rengi, dili, dininden olanlarýn karþýlarýna dikilmesini saðlayan da Türkiye’dir. Türkiye’nin her baþarýlý hamlesi, coðrafyanýn gariban halklarýna daha ne mutluluklar verecektir? Allah ömür verirse hepimiz bunu göreceðiz inþallah.