‘Yeþil Bölge'de yemin töreni

Green Zone (yeþil bölge) savaþ filmlerinde sýklýkla karþýlaþtýðýmýz bir kavramdýr. Yüksek duvarlarla, mayýnlý alanlarla, aðýr silahlý koruma tedbirleriyle çevrelenen özel güvenlik bölgesi böyle adlandýrýlýr.

Yeþil alanýn dýþý isyan, çatýþma, kaos, anarþi ve sýradan halk demektir.

Yeþil alan ise imtiyazlý, özel, seçkin, elit insanlarýn dünyasýdýr.

Filmlere konu olan yeþil bölge aslýnda bir kurgu deðil. Irak’ýn baþkenti Baðdat’ta hükümet binalarýnýn ve elçiliklerin bulunduðu bölge böyle adlandýrýlýyor.

ABD, 2003’te Irak’ý iþgal edince baþkentte ‘yeþil bölge’ diye yüksek güvenlikli bir alan oluþturdu.

Ülke ve þehir güvenli hale getirilemeyince 10 kilometrelik bir alan ablukaya alýnarak bir yönetim üssü oluþturuldu. Halkla baðýn koptuðu yeþil bölge kimilerince korunaklý bir alan kimilerince açýk hapishane olarak görüldü.

Saddam’ýn kendisi ve adamlarý için hazýrladýðý bu korunaklý alan ABD tarafýndan yeni siyasi sistemin elitlerini koruyacak bir alana dönüþtürülmüþtü.

Yeþil bölgeye giriþ çýkýþlar özel güvenlik ekiplerinin denetiminde olan üç-beþ kontrol noktasýndaki aðýr aramalar sonrasýnda ancak yapýlabiliyor.

Bugünlerde ABD baþkentinde bir nevi ‘yeþil bölge’ oluþturuldu. Kongre binasýnýn etrafýnda beton duvarlar, dikenli teller, çelik bariyerler kuruldu. 25 bin asker yeni baþkan Biden’ýn yemin töreni için bu bölgede kuþ uçurtmuyor.

Baðdat’taki yeþil bölgenin ABD Kongresi çevresine taþýnmasý büyük bir travmadýr.

ABD Baþkanlarý her zaman yüksek güvelik tedbirleriyle korunurlar; güzergâhlarýnda araç trafik durdurulur, hava sahasý kapatýlýr, yayalar bile bekletilir. Her zaman dýþarýdan terörist saldýrýlara karþý var olan üst düzey alarm hali bu kez halka yönelik…

Kongre baskýný, halkýn bir bölümünün isyan ve kalkýþma yapabileceði düþüncesini bir paranoyaya çevirmiþ durumda. Bu kez tehdidin yönü nükleer silah sahibi düþman ülkeler deðil ABD içindeki siyasi karþýtlar…

Böyle bir ahval içinde Biden bugün yemin ederek görevine baþlayacak.

Tören için oluþturulan yeþil bölge uygulamasý ise acaba kalýcý bir hal alacak mý?

Biden, beton duvar ve dikenli teller eþliðinde mi hareket edecek, programlar yapacak, Beyaz Saray’da ikamet edecek?

Bu tür sorular normalleþmeyle doðrudan alakalý.

Güvenlik normalleþmesi için siyasi normalleþme gerekiyor.

Biden’ýn önünde duran iki mesele küresel salgýnla ve siyasi kutuplaþmayla mücadeledir.

Çarpýk güvenlik paradigmasýyla dünyanýn siyasi normalini bozan ABD bir süredir ülke içinde bozulan siyasi normalin getirdiði güvenlik travmasýyla karþý karþýya.

Halktaki kutuplaþmanýn derinleþmesi Birleþik Devletler’in devletler (eyaletler) düzeyinde çözülmesini tetikleyebilir.

Ýç barýþý saðlayamayan bir ABD baþkanýnýn dünya barýþýný saðlama iddiasýnda bulunmasý ise anlamsýz kalýr.

Kendi siyasi normalleþmesini baþaramayan, iç güvenlik sýkýntýlarýný çözemeyen bir yönetimin küresel normalleþmeyi baþarmasý, küresel güvenliði tesise soyunmasý komik kaçar.

Bu yüzden yeni yönetimin iç dengeleri yeniden kurarak iþe baþlamasý gerekiyor.

Trump’ýn gitmesi tek baþýna normalleþmeyi saðlar mý saðlamaz mý, bunu zaman gösterecek…

Yüksek güvenlik kaygýlarýyla baþlayan bir süreç, güvenlik-özgürlük dengesini nasýl toparlayacak göreceðiz.