ABD – Türkiye Ýliþkilerinde Parantez Diplomasisi

Türk dýþ politikasýnýn öncelikli gündemi Biden ve Erdoðan'ýn 14 Haziran'da gerçekleþecek NATO Liderler Zirvesi marjýnda bir araya gelecek olmalarý.. Bu buluþma önemli zira her iki taraf için de malum ki, iki ülke arasýndaki iliþkiler, tarihin en parlak döneminde deðil.. Bir çýrpýda bizim neden ABD'ye karþý mesafeli olduðumuzu, maddeler halinde sayabiliriz.. Ayný þekilde Washington'da da Beyaz Saray'a yakýn bir yazar, ABD'nin neden Türkiye'ye mesafeli olduðuna dair birkaç madde çýkarabilir. Biz bizimkileri biliyoruz;

1) ABD, bu ülkede asker polis þehit eden, bebek katili PKK'ya silah vermeye onlarla bölge milis gücü gibi partnerlik yapmaya devam ediyor

2) ABD, 15 Temmuz hain darbe ve iþgal giriþiminin bir numaralý faili FETÖ terör örgütü ele baþý Gülen'i himaye etmeye devam ediyor..

3) Türkiye'nin egemenlik haklarýndan kaynaklanan savunma iþ birliklerini bahane ederek yaptýrýmlar uyguluyor..

Kuþkusuz ben bu listeyi 8-10 maddeye kadar çýkarabilirim. Ama sadece bu üç temel madde bile ABD'ye karþý neden rezervimiz olduðunu anlatmak için yeterli.

Fakat dünya artýk öyle bir dünya deðil. Her ülkenin bir baþka ülkeyle iyi giden konularý da var üzerine çalýþýlýrsa iyi gidecek konularý da, çözülmesi güç konularý da.. Ýþte Biden ve Erdoðan çözümü güç konularda zaman kaybetmek yerine daha hýzlý sonuç alabileceði konulara eðilecek.

Mesela Suriye.. Oradaki þerhimiz SDG'nin yani bizim açýmýzdan PKK'nýn da içinde bulunduðu yapýnýn ABD tarafýndan silahlandýrýlmasý.. O konuyu parantezde býrakarak hem Ýdlib'teki durum hem de anayasa komitesi çalýþmalarýnda mesafe katedilebilir.. Ya da Afganistan.. Ýstanbul Konferansý üzerinden Türkiye'nin; ülkenin geleceðine iliþkin ortak görüþü yansýtacak kurucu ilkelerin belirlenmesi, siyasi çözüm için yol haritasý oluþturulmasý konusundaki katkýlarý masada olacaktýr sanýyorum.. Ve Libya.. Trump döneminde Türkiye Libya'daki varlýðý konusunda doðrudan baský altýndaydý.. Bugün ise ABD'nin önceliðinin Rusya'ya ait paralý Wagner Grubu olduðu biliniyor. Bu konuda da Türkiye ile ABD'nin benzer görüþleri paylaþtýðýný söylenebilir.

Parantezin dýþýnda Libya, Afganistan ve Suriye'yi býrakan bir perspektif çýkabilir Erdoðan Biden buluþmasýndan.. Peki ya S-400'leri bahane ederek uygulanan yaptýrýmlar, YPG'ye destek ve FETÖ ne olacak?.. Bu konularýn bazýlarý ortak kesiþim kümesinde her iki ülke için sorun.. ABD, DEAÞ'la mücadele adý altýnda YPG'ye destek verirken ayný silahlarýn Türk topraklarýna döndüðünü bilmiyor mu?.. Onlar bu desteði kesmiyor Türkiye de ýsrarla NATO dýþýndaki ülkelerle yaptýðý savunma alanýndaki iþbirliklerinden geri adým atmýyor. Bu iþbirlikleri nedeniyle yaptýrýmlara maruz kalýyor.. Aslýnda tam bir yumurta-tavuk hikayesi.. Belki de bu yüzden çözümü zor.. Ve bu yüzden daha teknik, heyetler arasý görüþmede detaylandýrýlmasý gerekecek kadar kompleks bir iþten söz ediyoruz.. Bize göre çok net aslýnda.. "Verin FETÖ ele baþýný, çekin PKK'dan desteði olsun bitsin diyoruz".. Ama tam da karþýdan ABD, "sen de Rusya'dan silah alma o zaman" diyor".. E "sen satsaydýn bize silahý/kalkaný da biz de baþka yere gitmeseydik".. Bir kýsýr döngü anlayacaðýnýz.. "Benim sahadaki partnerim PKK'ya karþý Barýþ Pýnarý benzeri harekatlar yapýyorsun, ne yapabilirim".. Döndük mü baþa?!.. Þimdi mesela bu zincirin kýrýlabilmesi için bir formül üzerinde çalýþýlýyor. Rusya'dan yeniden silah alýnmamasý ve mevcut hava savunma sistemlerinin aktive edilmemesi halinde yeni bir yaptýrým kararý çýkmayacaðý.. Biz neden milyarlarca dolar verdiðimiz bir sistemi aktive etmiyoruz ki?.. Üstelik de tehdit algýlamasý devam ederken.. Hiç rasyonel deðil.. Ama bütün bunlar gündemin dýþýnda gibi görünüyor.. Kör bir düþmanlýkla meseleye yaklaþmamak önemli. Bakýn Erdoðan geçen hafta iki ülke arasýndaki ticari iþ birliðini 100 milyar dolara çýkarma hedefini ortaya koydu.. PostPandemi sürecinde bu tür anlaþmalarýn ne kadar önemli olduðunun herkes farkýna varmalý..Türkiye'de de ABD'de de...