Abrams mı, Leopard mı?

Avrupa ile ABD arasındaki son günlerin "tartışması" olan bir konudan bahsetmek istiyorum.

Almanya, Rusya ve Ukrayna arasındaki "çatışmada", kendi tarafını "belli" etti; hatta destek vermeye de başladı. Almanya'nın bu desteğinden Polonya ve Ukrayna memnun değil. Alman Şansölyesi Scholz'a yönelik hakarete varacak kadar beyanlardan; ne Polonya ne de Ukrayna yöneticileri kendilerini alıkoyamıyor...

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki'nin Almanya için ifade ettiği cümleler, durumun "derinliğini" ifade etmektedir :"Almanya Ukrayna 'ya sağlamak istemediği Leopard tankları konusunda, karar vermek zorundadır. Kimin tarafında olacağına; Almanya kendisi karar verecek. Düşman Doğuda, Avrupa ve bizler ise, halen boş konuşmalara devam ediyoruz. Leopard tankları verilirse, Ukrayna saldırıya kolayca geçer ve sonuç Avrupa'nın zaferi ile sonuçlanır. Biz zafer kazanacağız. Almanya bizimle olsa da olmasa da... Almanya'nın ise, 'Sonunda Rusya yanında mı, yoksa karşısında mı olduğu belli olacak..."

ABD'nin kendisi peki, neden Ukranya'nın talep ettiği "Abrams" tankını vermekte tereddüt ediyor?

Ukrayna kendi askeri envanterine, Abrams ve Leopard tanklarını talep ediyor.

Abrams ismini, eski Amerikan Genelkurmay Başkanı Creighton Abrams'dan alan yeni nesil Amerikan muharebe tankıdır.

Leopard tank ise, 1970'den geliştirilmeye başlatılan ve 3. nesil tankı olarak Alman askeri envanterinin en önemli savaş ürünlerinin başında geliyor.

Şimdi çelişki şudur. Amerika kendisi Abrams tankını Ukrayna'ya vermek istemiyor. Gerekçesi ise şöyle: "Ukrayna'ya eğer biz Amerikan üretimi tankı verirsek, o zaman Putin'nin başından kullandığı 'retoriği' teyit etmiş oluruz. Putin bu savaşın Rusya-ABD arasında olduğunu iddia ediyor. Abrams tankı saldırıya geçmek için önemli bir aparattır. Ve ürün Amerikan ürünü olursa, Rusya savaş teorisini istediği yöne yönlendiren bilecektir. O nedenle tankı Avrupa vermelidir. Özellikle Alman ürünü, şartlara uyan Leopard tankı, şu anda Ukrayna için gereklidir. Dolayısıyla savaş, Avrupa ile Rusya arasında gözüksün ve kalsın diye tankı da Almanya vermelidir"

Lakin Almanya buna razı değil. O nedenle Alman şansölyesi söyle diyor: "Amerikan tankı verilirse, Alman tankı da verilecek..."

Almanya Başbakanı, Fransa ile bu konuyu aylardır görüşüyor!

Almanya kendisini "garantiye" almak için, Amerikan tankının ilk olarak verilmesini istiyor. Bu durumda "cesaretlenecek" ve kendi tankını Ukrayna'ya verebilecek.

Kimse direk Rusya ile savaşıyor "görüntüsü" vermek istemiyor. Ama savaşın da, devam etmesini istiyor. Bu nedenle haftalardır süren konuşmalar, şimdilik "sonuç" vermiyor. Fransa durumdan vazife çıkartmak için, sınırları zorluyor.

Bu arada Baltık Devletleri ve Polonya en "keskin" cümleler ile Almanya'ya "sözlü" saldırılar yapıyor.

Almanya ve ABD iç siyasetinde Ukrayna tartışması devam ediyor.

Rusya ise bekliyor.

Bu tartışma bitene kadar, sahadaki gerçek durumu zamana yayıyor. Moskova ve diğer Büyükşehirlerin "havadan korunması" konusunda, yeni hareketlilik söz konusudur.

Savaşın seyrini Ukrayna cephesindeki "ittifakların" askeri adımları belirleyecek. Rusya kendini o güne hazırlıyor. İlk günkü görüntülerin, tam tersi gövde gösterisini karşısındaki iddia ettiği ittifakın çıkmasını bekliyor.

Yeni tarih yazılıyor ve tüm çirkin oyunları ile...