Acil müdahale

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye'de kuduz vakalarının artışta olduğunu açıkladı. Sokak köpeklerinin sebep olduğu kuduz vakalarıyla alakalı Bakan Koca şunları söyledi: "Kuduz vakalarının ve başka birçok ciddi sorunun artışına, travmalar yaşanmasına yol açan sahipsiz sokak köpeklerine karşı alınması gereken önlemin amacı, onların bir tek çocuğa, bir tek insana zarar vermemelerini sağlamaktır."

Sağlık Bakanı'nın mezkûr açıklamasının ardından ivedi olarak yapılması gerekenler belli. Nasıl ki Korona zamanı olağanüstü tedbirler alındıysa artan kuduz vakalarına karşı da, yasa hazırlanması ve TBMM'de geçmesini beklemeden olağanüstü tedbirler alınmalı. Kuduz, yasanın çıkmasını beklemez!

Lâkin hâlâ mevzunun ciddiyetini anlayamayan, "Ben onlara mama veriyorum, başlarını okşuyorum bana bir şey yapmıyorlar" romantikliğiyle vakaya yaklaşan yetkililer var.

Ne demek "Ben onlara mama veriyorum, başlarını okşuyorum bana bir şey yapmıyorlar"! Sokakta ısırılmamak, kuduz olma korkusu yaşamamak için saldırgan köpeklere rüşvet mi vereceğiz? Secde de edelim sayın yetkililer! Ayrıca şunu da not olarak ekleyeyim: Sosyal medya, besledikleri köpekler tarafından saldırıya uğrayanların videolarıyla dolu. Yani sokak köpekleri rüşvete pek sıcak bakmıyor!

Ak Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank vakaya doğru teşhisi koyan isimlerden. Romantizmle gerçeklik arasında gerçeğin tarafında. Mustafa Varank sosyal medya hesabında şunları yazdı: "Annelerin çocuklarını okula korkuyla göndermesine,

Yaşlıların yürüyüşe endişeyle çıkmasına,

Bir evladımızın dahi kuduza yakalanmasına,

Hiçbirimizin gönlü razı değil, asla da gelmez!

Halk sağlığı tehlike altındayken, sorumluluk sahibi kişiler olarak, duygusallıkla değil bilimsel ve uygulanabilir çözümlerle hareket etmeliyiz."

Mustafa Varank'ın vurguladığı husus: "Duygusallıkla değil bilimsel ve uygulanabilir çözümlerle hareket etmeliyiz."

Bu bağlamda enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Kıvanç Şerefhanoğlu'na kulak verelim: "Başıboş köpek olmaz:

1- Kuduz kist hidatik şark çıbanı nedenidirler.

2- Yaban hayata (sincap sansar vb. zarar verir) bakın, parklarımızda bir tane sincap yok.

3- Trafik kazası nedeniyle mal ve can kayıplarına neden olur.

4- Sokakta kötü davranışlara maruz kalırlar.

Diğer hususlar:

1- Kısırlaştır sal sokağa hiçbir medeni dünyada uygulanmaz. Sorun uygulanabilirlik değil OLMAZ.

2- Bu sayıda köpek zaten kısırlaştırılamaz.

3- Hastalarımıza karşı batı bilimini uyguluyoruz. Oradan rehberler alıyoruz. Köpeklere gelince Hindistan'ı rehber alamayız.

4- Yoksul mahallelerde yaşlı, çocuk gibi dezavantajlı gruplara saldırırlar. Meslek hayatım boyunca köpek ısırığı nedeniyle gelişen yara enfeksiyonu gördüm. Plastik cerrahi gereken ama ulaşamayan hasta gördüm.

5- Isırıldığı için ayağında enfeksiyon gelişen işe gidemeyen o yüzden yevmiyesi kesilen işçiler gördüm.

Kuduz gördük hep birlikte. BAŞIBOŞ KÖPEK OLMAZ."

Profesör Şerefhanoğlu daha ne desin?

"Köpeklerin ahından" bahsedenler nedense köpeklerin parçaladığı çocukların, kedilerin ve diğer canların ahlarını, çığlıklarını duymazlıktan geliyor.

Sadede geleyim, sağlıkla ilgili ülkenin en üst makamı sokak köpeklerinden dolayı kuduz vakalarının arttığını açıkladı. Lakin tedbir alması gereken makamlar oldukça rahat hareket ediyorlar. Ya onlar başka bir ülkedeler ya da biz; Bu rahatlığın başka bir açıklaması olamaz.

Kuş gribi nedeniyle milyonlarca kanatlı hayvan itlaf edilirken "Canlarımızı katletmeyin" diye itiraz eden çıkmadı. Köpeklerin canı can da tavuklarınki ne!

Tavukları beslemek yeterince havalı bir imaj vermiyor mu?