Ocak ayında start alan seçim çalışmaları 6 Şubat depremleriyle kesintiye uğradı. 100 yılın felaketi, doğal olarak seçim kampanyasının biçiminde de bazı değişikliklere gidilmesine sebep oldu. Daha sessiz sedasız bir seçim süreci yaşıyoruz.
Deprem felaketinin etkisi AK Parti'nin seçim beyannamesine de yansıdı. Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Planı ile Afetlere Karşı Risk ve Kriz Yönetimi adında geniş bir başlık açıldı.
İki gündür televizyon kanalları, Millet İttifakı'ndaki küçük partilere verilen vekil sayısının çokluğunu ve bazı isimlere CHP'den gelen tepkileri konuşuyor. Bir de 11 Nisan günü Ankara Spor Salonu'nda açıklanan AK Parti Seçim Beyannamesini.
*
Malum; PKK'nın taleplerinin HDP tarafından dayatılmasına ses çıkarmayan CHP'liler Ergenekon Balyoz davaları döneminde Adalet Bakanı olan Sadullah Ergin'in CHP'nin Çankaya listesinden aday gösterilmesini içlerine sindirememiş.
Mesele ettikleri şey Sadullah Ergin'in kendisinden çok Çankaya'dan aday gösterilmesi gibi.
"Çankaya bize yeter Kâbe Arab'ın olsun!" diyen CHP'lileri kendi dertleriyle baş başa bırakalım.
*
Türkiye'de seçim beyannamelerinin bu denli önem atfedilerek konuşulması yeni bir durum. Önceden siyasi liderlerin seçim meydanlarında verdiği sözlerin, siyasi partilerin seçime giderken yayınladıkları beyannamelerin seçmen nezdinde pek de bir itibarı yoktu. Çünkü herkes bilirdi ki o sözler tutulmayacak.
Siyaset verilen sözlerin tutulma makamı değildi. Darbe aralarında ülke demokratik gözüksün diye başvurulan geçici bir durumdu. Asıl olan darbe yönetimiydi.
Siyasetçiye 27 Mayıs darbesiyle öyle bir göz dağı verilmişti ki, Menderes'in idam fotoğrafı hiç aklından çıkmaz ve hep haddini bilirdi.
*
Darbeciler, darbe heveslileri varlıklarına devam etse de Erdoğan etkisi hem siyaset kurumuna hem siyasetçiye itibar kazandırdı.
Bir 'siyasi lider ideal tipi' koydu ortaya. Yapacağım dediyse yapan, dosta güven düşmana korku salan, öfkesi de sevgisi de samimi, içi dışı bir, muarızlarının bile saygı duyduğu güçlü bir figür.
*
Hülasa AK Parti'nin 14 Mayıs 2023 Seçim Beyannamesi Türkiye Yüzyılı vizyonunu taşıyan bir içerikle çıktı. Özgüvenli, demokratikleşme adımlarına devam etmeyi vadeden, sosyal devlet anlayışlını daha da derinleştiren, çevreci, kadın dostu, reformcu ve restorasyona açık fikirli bir vizyon...
2023'e yüklenen anlamla mütenasip, Türkiye Yüzyılı için Doğru Adımlar atma iddiası taşıyan bir beyanname.
"Türkiye Yüzyılı için Milletimize Ahdimizdir" başlığıyla başlıyor.
Bir anlamda milletle bir sözleşme imzalıyor.
"Doğru Zaman, Doğru Adam, Doğru Adımlar"
Erdoğan verdiği sözü tutar diyor. Güven veriyor.
"Güçlü ve Büyük Türkiye" kadar "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" diyor.
Dünya ile entegre olmuş ama bağımsızlığından asla taviz vermeyen, tüm meydan okumalara karşı egemenlik haklarını koruyan, başkasının uydusu değil kendisi miğfer olan bir ülke...
Aileyi önceleyen, sosyal refahı ön plana çıkartan; insan hakları, hayvan hakları, çevre ve iklim konularında öncü olma iddiasında...
Mazlum coğrafyalara ilham olan ve mevcut dünya sisteminin sorgulanmasını sağlayan bir ülke.
Altı temel başlık yer alıyor beyanname kitabında. Her bir başlık "Birlikte Yaptık", "Birlikte Yapacağız" alt başlıklarıyla tasnif edilmiş. AK Parti hem kendisini çek etmiş hem kendisine yeni ödevler vermiş.
Cesur, eleştiriye açık, özgüvenli, vizyoner ve yine çok çalışkan!
