AKM'ye ilk kez Aziz Nesin'in Yaþar ne Yaþar Ne Yaþamaz oyununu izlemeye gitmiþtim. Baþka vesileler de gittiðim oldu. Onlardan biri de acýlý bir Boþnak kadýnýn dramýný anlatan Hasanaginica Operasý'ydý.
AKM'nin yenilenmesi kararý alýndýðýnda ortalýk ayaða kalktý, malum. Sadece AKM mi, Beyoðlu'nda biraz daha elden geçmese localarý tepemize düþecek sinema salonlarýnýn bakýma girmesi kararý da bir kesim tarafýndan eylemlerle engellenmeye çalýþýlmýþtý. Deðiþik bir ruh hali, dünyaya at gözlükleriyle bakan dar bir açý, benim olsun küçük olsun diyen kendine de kötülük eden bir bencillik hali. Maalesef bunlardan bizde epeyce var.
Sonra 2013'te Gezi Parký'nda ve Taksim Meydaný'nda yapýlmasý planlanan, ÝBB Meclisi'nden onayý alýnmýþ çevresel düzenleme, "Aðaçlarý kesecekler AVM yapacaklar" denilerek bir toplumsal kalkýþmaya çevrildi. Muhalefet Partileri, FETÖ'cü polislerin kýþkýrtmasý, Osman Kavalagillerin arka plandan desteði ve örgütlemesi, dünya basýnýnýn 7-24 canlý yayýnlarýyla, hükümet devirmeyi amaçlayan bir darbeye zemin yapýlmaya çalýþýldý.
Hakaret, küfür ve tehdidin siyasi jargonda sýradanlaþtýðý dönemeçlerden biri oldu Gezi Kalkýþmasý. Taksim'de sökülmedik kaldýrým taþý, yakýlmadýk araç, aðza alýnmayacak küfür yazýlmayan duvar kalmadý. O dönem boþaltýlmýþ olan Atatürk Kültür Merkezi de bu iðrençliklerden nasibini aldý. PKK'sýndan MLKP'sine, DHKP-C'sinden HKP'sine nerede ABD'nin kullandýðý sol tandanslý sözde "kurtuluþ cephesi" varsa onlarýn reklam panosu haline geldi. Kendi yayýn organlarýnda birbirini "þovenist" olmakla suçlayan bu "kullanýþlý" sol örgütlerin nikahýnýn kýyýldýðý yer oldu adeta Gezi Parký ve Taksim Meydaný.
Abdullah Öcalan ile Atatürk'ü birlikte halaya kaldýrdýlar, ötesini anlatmayacaðým. Daha da ne olsun. Fotoðraflar arþivlerde kayýtlý. Posterleri yan yana dalgalandýrýldý. Mesele 3-5 aðaç deðil hala anlamadýnýz mý bile dediler de anlamak istemeyenler oldu.
Þimdi dönüp bir milat arasak herhalde herkes Gezi'yi söyler öyle deðil mi? Türkiye'nin ayarlarýyla oynanmaya baþlanýlan tarih... Türkiye'ye yeni bir fay hattý çizildi adeta. Ýþte o yeni fay hattý sayesinde bugün Ýyi Parti ile HDP yan yana durabiliyor. Ne kadar marjinal sol örgüt varsa, CHP'nin eteklerinde kendine yer bulabiliyor. Canan Kaftancýoðlu gibi militan bir figür, CHP'nin Ýstanbul örgütünün baþýnda, birbirinin arkasýndan sövmekten baþka bir iþ beceremeyen sol örgütlere ablalýk yapýyor.
AKM o günlerde, içinde her türlü pisliðin yapýldýðý terör örgütlerinin komünü haline getirilmiþti. "Kurtarýlmýþ bölgenin merkez üssü!"
29 Ekim'de yeniden tüm ihtiþamýyla, önceki mimari yapýsý da korunarak ama çok daha güzel ve özellikli bir yapý olarak kültür hayatýmýza kazandýrýldý.
Önce yýktýrmayýz, sonra yaptýrmayýz diyenler sanýyorum binadan içeri adým atmayacaklar. Sanat severliklerini ya da sanatçýlýklarýný, kör ideolojilerine ve kör eden nefretlerine kurban edecekler.
2023'te Cumhuriyetimiz 100 yaþýnda olacak. Türkiye oluþumuz 100 yýllýk deðil tabii, Anadolu'daki varlýðýmýzý hangi tarihe kayýtlayacaðýmýz bahsi belki ihtilaf kaldýrýr ama Cumhuriyetimiz 100 yaþýnda olacak.
AKM 29 Ekim'de yeniden açýlýnca þöyle düþündüm; Taksim Meydaný artýk bu milletin bir ve bütün oluþunun sembolü sayýlabilir. Yaptýrmayýz denilen iki simgesiyle, Taksim Camii ve Atatürk Kültür Merkezi'nin yeni binasýyla, bir daha genleriyle oynanmasýna müsaade etmeyecek kadar olgunlaþmýþ tecrübeli bir milletiz artýk.
Gezi kalkýþmasýnýn milat yapýldýðý yeni fay hatlarýný da etkisiz hale getirecek gücümüz vardýr evelallah. Olmak zorundadýr.