Karabað üzerinden halihazýrda süren gerilimin membaý gayet açýktýr.
Ermenistan Baþbakaný Paþinyan, savaþý kaybettikten sonra, önce Moskova daha sonra Brüksel'de "Evet..." dediði barýþ anlaþmasýna uymuyor.
Ermenistan ve Güney Kafkasya konusu, ABD ve Fransa için, þimdi "kullanacaklarý koz" olarak karþýmýzda duruyor.
Azerbaycan tarafý verdiði tüm sözleri tutuyor ve diplomasý kanallarýný da aktif bir þekilde kullanýyor.
Ermenistan tarafý Hankendi'deki Ermeni vatandaþlara yardým adý altýnda, "týrlar dolusu silah" gönderilmesine açýk bir þekilde kapý açmýþ durumda...
Azerbaycan ise, haklý olarak, bu týrlarýn kontrolden geçmesini istiyor ve Laçýn koridorundan geçen her arabayý ve þahsý yoklamadan; geçmesine izin vermiyor.
Paþinyan, sýkça tutum deðiþimine giriyor!
Bir taraftan kendi ülkesindeki askeri baský, diðer taraftan diaspora ve elbette özellikle Fransa'nýn cesaret verici fitneleri, bu duruma sebep olan ana faktörlerdir.
30 yýl Azerbaycan topraklarý iþgal altýndayken, sessiz kalan Batý'nýn, þimdi ise nasýl bir tutum sergilediðine iyi bakmamýz gerekiyor.
Fransa, Afrika'daki "eksilen etki"sini dengelemek için, Ermenistan kozuna sarýldý.
Rusya'nýn Afrika hamlesi, Fransa'yý Rusya çevresinde, Ermenistan üzerinden, sorun oluþturma yoluna soktu.
Bu konuda ABD'nin tutumu da, Fransa'ya yakýndýr.
Konunun ilginç olan tarafý, Ýran da ayný alyansta. Yani Fransa ve ABD ile birlikte; Ýran'da, Ermenistan destekli bir ittifak içinde.
Rusya'nýn tutumu açýktýr. Azerbaycan ve Ermenistan arasýndaki "Moskova Antlaþmasý"na Rusya hâlâ sadýktýr.
Hindistan da, Ermenistan'a ciddi silah desteði verdi.
Þimdi geldiðim sonuç þudur: Azerbaycan Hankendi üzerinden, bölgesel istikrarýn bozulmasýna izin vermemek adýna, Hankendi çevresinde "savunma hattý" oluþturmuþ gözüküyor.
Bakü, Ermenistan tarafýndan ortaya atýlan her türlü provokatif eylemleri, "savunma yolu"nu seçerek, önlemek istiyor.
Uluslararasý sistem, diaspora ve küresel medya, týpký Ukrayna olayýnda olduðu gibi, tek taraflý propaganda ile gerçekleri karartmaktadýr.
Oysa Azerbaycan kendi topraklarýnda kontrolü saðlayarak, insani yardým dýþýndaki tüm eylemlere karþý duruyor.
Hatta Hankendi'deki Ermeni vatandaþlara insani yardým organizasyonunu, Azerbaycan kendisi koordine ediyor.
Eðer gerçekten insani yardýmsa, Azerbaycan hükümeti bunu saðlamaya çalýþýyor.
Ama verilen beyanatlardan da anlaþýlýyor ki, Güney Kafkasya'da, istikrar bozma hamlesi, küresel paylaþýmýn bir parantezi olarak kullanýlmaktadýr.
Özellikle Rusya çevresinde yeni kriz noktasý oluþturmak ve oraya müdahil olma gayreti, yeni Ukrayna modeline yaklaþmak maksadýný taþýmaktadýr.
NATO'nun Avrupa geniþleme komisyon baþkanýnýn, Ermenistan'ý NATO üyeliðine baþvurmaya davet etmesi, sürecin hangi niyetle dizayn edildiðine dair iþareti açýktan veriyor.
Ermenistan'ý yeni kriz noktasý yaparak, Karabað hezimeti için rövanþ hayallerini "zinde tutmaya" çalýþýyor.
Çünkü konjonktür, Ukrayna'da Rusya'ya yönelik "bitirme" senaryosu, sonuç vermiyor.
Bu durumda yeni Ermenistan sorunu, "Rusya çevresinde ateþ noktasý, kime yarar?" sorusuna odaklanmak lazým.
Ermenistan üzerinden istikrarýn bozulmasý için, gayret gösteren ABD ve Fransa'nýn, süreçten beklentileri nettir.
Biri Afrika'da kalmaya, diðeri de Ukrayna üzerinden Rusya'yý hezimete uðratmaya gayret ederken, yeni kapý olarak Ermenistan kozuna sarýldý.
Türkiye faktörü ciddi ve yönlendiren faktördür.
Elbette Moskova'nýn tutumu önem arz ediyor .
Azerbaycan güçlü bir ordu ve diplomatik tecrübeye sahip.
Ýlham Aliyev süreci, ilmi siyaset ile yönetiyor.
Bölgeye Batý güçlerini getirmek isteyen Ermenistan, aslýnda kendi aklý ile hareket etmiyor.
Ýþte tam da bu durumda Erivan'ýn tutumu, kendi gelecekleri açýsýndan hangi yolu seçeceklerine ýþýk tutacak.
Paþinyan "özgüven" konusunda sorun yaþýyor. Ermenistan içinde, farklý gruplar baský yapýyor.
Eðer bu süreci doðru yönetemezse, gidiþatýn sadece bölgesel istikrara deðil, Ermenistan'ýn geleceði açýsýndan olumsuz olacaðý açýktýr...