Büyük ‘6 Þubat depreminden, sosyo-psikolojik depremlere..

Birkaç noktaya, kýsa kýsa..

1)Yarýn, 6 Þubat 2023 sabahý, aðýr kýþ þartlarýnda, Türkiye'nin Güneydoðu ve Akdeniz bölgelerinde meydana gelen ve ülke coðrafyasýnýn 7'de 1'inde, özellikle Maraþ, Adýyaman, Malatya, Antep, Antakya, Osmaniye , Adana, El'Aziz, Urfa ve Diyarbekir illerinde, 60 bine yakýn insanýn hayatýna mal olan ve 15 milyona yakýn, yani ülke nüfusunun 6'da biri kadar insanýn da sosyo-ekonomik açýdan devre dýþýnda kaldýðý ve bütün ülkeyi sarsan büyük deprem'in 1.Yýldönümü..

Hele de, Maraþ, Antakya, Malatya ve Adýyaman il merkezlerini, kezâ, Elbistan, Ýskenderun ve Islahiye gibi büyük yerleþim bölgelerini aðýr bir yýkýma uðratan bu deprem konusunda bugünlerde çok konuþulacaktýr.

Halk kitleleri arasýnda azýmsanmayacak bir kesim, 'O faciayý ve kurbanlarýný unutmadýk' derken; yine azýmsanmayacak bir kesim de , o büyük yýkýmý hatýrlamaksýzýn, 'hayat pahalýlýðý'ndan þikayet etmekteler.. Evet, hayat pahalýlýðý var ama, o korkunç yýkýmlarýn öldürücü yaralarý, 1 yýl içinde nasýl büyük çapta sarýlýr hale geldi? Bu durum, nice çevrelerce düþünülmüyor bile..

Biz o büyük faciada hayatýný kaybedenleri dualarla anýp, geride kalanlarýn acýlarýný yüreðimizin derinliklerinde her daim hissettiðimizi ifade ederken; iyi ki diyorum, ülkenin yönetiminin baþýnda, yüksek yöneticilik kabiliyetini 1994'de, Ýstanbul BÞ Belediye Baþkanlýðý'ndan beri devamlý sergileyen bir Baþkan var..

Çünkü, bu ülke, 18 Aðustos-1999'daki Büyük Marmara Depremi'ni de gördü ve Ankara'dan Adapazarý ve Gölcük'e bile, en üst yöneticilerin de, devletin kurtarma ve yardým güçlerinin de günlerce ulaþamadýðýný da görenler ve hatýrlayanlar, benim, 'Ýyi ki, ülke Erdoðan tarzý yönetimin elinde..' deyiþimi daha iyi anlarlar.

Çünkü, 6 Þubat sabahý, bu büyük facianýn daha ilk saatlerinden itibaren devlet mekanizmasý ve ülkenin bütün güçleri seferber edilmiþti.

2)Merkez Bankasý Baþkaný Hâfize Gaye Erkan hanýmýn baþarýlý olmasýný dilerdim.. Ve topluma da o havayý vermiþti, aslýnda.. Bankacýlýk, bütçe ve para konularýnda sadece iyi yetiþmiþ deðil, üstün zekâlý birisi olduðu söyleniyordu.

Ancak, anlaþýlýyor ki, o üstün özellikleri, medyaya yansýyan iddialarýn doðruluk derecesi ne kadardýr, bilmem, ama, bu hanýmefendi, TC. Merkez Bankasý'nýn baþýndayken, Banka'da hiç bir kanunî sýfatý olmadýðý halde babasýnýn, Merkez Bankasý'nda idarî konularda fiilen etkili olmaya çalýþmasýnýn ortaya çýkardýðý tatsýzlýklar yaþanmýþ.. O kadar ki, o 'baba'nýn düzenleme emrine uymayanlara, 'Biz Amerika'dan her þeyimizi býrakýp memlekete hizmet diye geldik, siz de fedakârlýklarda bulunacaksýnýz..' gibi sözler söylediði iddiasý, CÝMER'e yazýlan þikayetlerde bile yer almýþ..

Hâfize Haným'ýn, devlet bürokrasisindeki resmî yönetim anlayýþý ile , 'devletliðe soyunan bir baba' arasýnda sýkýþmýþ duruma düþtüðü anlaþýlýyor.

Hâfize Haným'ýn kendisinden ümit edilen hizmetlerini yerine getiremeden istifa etmek veya vazifeden alýnmak durumuna gelmesi, hem kendisi için, hem de ülke için hayýflanýlacak bir durumdur.

3)Büyük sosyal depremlerden birisi de, Ýzmir'de bir taksicinin, gece geç vakit, evine dönmek üzere yola çýktýðý sýrada, -kamera kayýtlarýndaki kendi ifadesiyle-, sýrf, 'Gece soðukta beklemesin..' diye aldýðý müþteriyle dertleþerek giderken; o kiþinin varacaðý noktaya gelince, þoföre ücret yerine, 2-3 kurþun sýkýp öldürmesi ve kaçarken de, kamerada kaydedilen, 'Her insana güvenmeyeceksin..' þeklindeki laflarý söyleyen alçaklýðý karþýsýnda, insan, söyleyecek söz bulamýyor.. Ve, Baqara Sûresi'nin 179'uncu âyetinde bulunan, 'Kýsas'ta sizin için hayat vardýr..' meâlindeki ilâhî hükmü hatýrlýyorum.

4) YRP Gn. Baþkaný Fatih Erbakan'ýn, 'mahallî seçimlerde, AK Parti adaylarýnýn desteklenmesi konusunda uzlaþamadýklarý ve seçimlere kendi adaylarýyla girecekleri'ne dair açýklamasý ilginç..

2019'daki mahallî seçimlerde 'SP'nin kendi adayýný çýkarmasýnýn kimin lehine bir netice verdiði' görülmüþtür. O zaman, -þimdi fâni dünyada olmayan ve Millî Görüþ'ün tanýnmýþ isimlerinden- H.D isimli þahsýn, 'Biz Türkiye'nin en güçlü partisiyiz.. Çünkü, biz olmasaydýk, Ýstanbul'u Tayyib'in elinden kimse alamazdý..' þeklindeki gururlu sözleri, o konulara ilgi duyanlarýn kulaklarýnda hâlâ da yankýlanýr. Ama, o kiþinin ömrünün sonuna doðru o sözlerinden utanç duyduðuna dair piþmanlýk sözlerini hatýrladým.

Doðrusu, YRP liderinin deðil de, Erbakan Hoca'nýn oðlunun da, öyle bir basiret baðlanmasýna düþmesini istemem..