Bu baþlýðý yazý üþümesin diye attým evet ama baþka bir sebebi daha var. Pedal çevirmeyi severim ben telaþlý ve gurbette bir halim vardý. Özlediðini bile fark etmediðin duygularýn gurbetinde kalmak diyelim.
Hiç sert biri olmadým ama zanlý yayýnlarda ruhuma atfedilen ya da ön yargý arþivinden gargaralýk kolaycý yakýþtýrmalar sarmalýnda sert olduðum konuþuluyordu.
Sert yazdýðým için olabilir, hakikat ne kadar yumuþak olursa olsun yalanýn yanaðýna inen güçlü bir tokattýr diyerek ya da avunarak hayatýma devam ediyordum.
Pedal çevirmeyi sevdiðimi söylemiþtim ama bir eksiðim vardý çiçekli bisiklet yolum yoktu. O yolu bulmuþtum o yol annelikti.
Hastaneden çýkýp eve geldiðimiz ilk gece Aman Allah'ým bende bir haller, sanki cennetten bir top ipek kumaþ ayaklarýmýn altýna serilmiþ gibi bir his. Sonra düþündüm bu ipekten klavyeyle ne güzel yazýlar yazýlýr gülüþmeler gülüþmeler..
Deli gibi dolanýyorum evde, sýrtý var elleri var baya bildiðin bebek. Allah Allah sessizce gülümseyip baþýnda, odalara kaçýyorum. Herkes soruyordu "Esra sana ne oldu". Ben bildiðin kalbi kuþ tüyünden yastýk kýlýfýna dönmüþtüm kimse hiçbir þey umurumda deðildi hala da öyle..
Ýþte bahsettiðim o sakinliðin adý "Annemlendiriciydi. yumuþattý onardý, ruhum hava aldý.. (Daha detaylý olarak baþka bir yazýda bu serüveni yazacaðým )
Bu kýsmý neden yazdým.. Çocuklarýn cennet ipeðine sarýlý olduklarýný söylemek için. Onlar ruhumuzun büyüteçleri içindeki merhamet kýrýntýsýyla seni yüzleþtiren büyüteçler..
Bu hafta Emine Erdoðan Hanýmefendinin projesi olan Toplum Kalkýnmasýnda Gönül Elçileri programýndaydým. Gönül Elçisi, koruyucu ailelerle birlikte yazýlan bir kalp kitapçýðý bu proje. 2012'den beri Merhametin ayak izleri o çocuklarýn kalbinde. Koruyucu aile, bir takým sebeplerle ailelerinden ayrýlmak zorunda kalmýþ çocuklara devlet denetiminde yapýlan merhamet yoldaþlýðý..
Ruhu incinmesin diye ipekten bir yara bandý koruyucu aile. Yetimliðini ona unutturacak en baba hamle bence. Tokasý nerede bu saçlarýn diye soracak anne sesli iyilikler.. Çizgi film seyrederken uyuyakalan masum baþýn altýna konulan yastýk, üzerine örtülen battaniye.. Kýsacasý tatmadýðýný tattýrma ya da yarým kalan bir huzurun devamý ..
Emine Erdoðan, 2002'de 500 koruyucu aile yanýnda 515 çocuk barýnýrken bugün, 1051'i özel gereksinimleri olan 9 bin 335 çocuðu, 7 bin 817 koruyucu aileye emanet etmenin huzurunu yaþadýklarýný söyledi ve devam etti;
"Bir kez daha hatýrlatmak isterim, koruyucu ailelerden yegane beklentimiz, sevgi ve saygý tohumlarýnýn yüreklere ekildiði dönemde yavrularýmýza huzurlu bir yuva sunmalarýdýr. Devletimiz, koruyucu ailelere, çocuklarýmýzýn temel ihtiyaçlarýnýn görülmesinde önemli ölçüde destek vermeye devam etmektedir. Yavrularýmýza kol kanat geren ailelerimize verilen çok yönlü destek, engelli evlatlarýmýz için yüzde 50 oranýnda artýrýlmaktadýr."
Aile Bakaný Mahinur Özdemir Göktaþ, bu çocuklara merhamet evi oluþturacak yollarý hem annece hem de bu çocuklara þefkatle "Bakan" olmanýn huzuruyla anlattý. Mahinur Özdemir Göktaþ her zaman öyleydi, baðrýna basacaðý çocuk saçlarý da bir yetimin yüzünde görmek istediði tebessüm de hep gündeminin birincisiydi. Bir yetime annece Bakan olabilmek bütün makamlarýn üstündeydi.
Ýyilik kalpte hoþ bir tattýr .. O tadý özletecek þey ise merhamet. Ýyi derecede insanca konuþabiliyorsak merhametin dilinden de anlarýz diye düþünüyorum.
Bu muhteþem projeyi bizzat takip etmiþ olmanýn mutluluðu da çocuklarýn olsun.. Emine Erdoðan mazlum çocuklarýn annesi derken ne kadar haklý olduðumu kelimelere onun merhametini giydirerek anlatmaya çalýþtým.. Çocuklarýn duasýnda olan kalbine sonsuz teþekkürler..