“Erdoðan ve mefkure kazanýrsa...”

Avrupa ve Amerikan medyasý, bu baþlýklý makale ve analizlere, haftalardýr yer vermektedir.

Neden mi?

Cevap çok sade...

Çünkü Türkiye üzerine düþünülen senaryolar, "suya düþecektir".

Savunma sanayisinde Erdoðan liderliðindeki Türkiye'de, neler olduðunu artýk bilmeyen yok.

Türkiye adeta cihan markasýna dönüþmüþ durumda.

"Yapamayýz, yaptýrtmazlar..." cümleleri, neredeyse Anadolu'da "ezbere" kullanýlan cümleler türündeydi.

Vatandaþýmýzýn gözünde, haklý olarak "yapýlmasý mümkün deðil..." anlatýmýnýn altý boþ deðildi.

Ülkemizde, Baþbakanlar asýldý, zehirlendi ve darbe ile indirildi...

Bu doðal, alýþýlmýþ ve benimsenmiþ cümleleri, tarihin derinliðine sokan ise Erdoðan oldu.

Hakkýný teslim etmek, kimseyi küçük düþürmez. Tam tersi, hakkýný teslim edeni, halkýn gözünde kýymetli kýlar.

Normal vatandaþýn "yaptýrtmazlar..." cümlesinin bir tutarlý tarafý vardýr.

Siyasilerimizin bu kadar sýð düþüne bilmesi ise, akýl alýr türden deðildir.

Anadolu gemimize, Ýnsansýz hava araçlarýmýza, Karadeniz'de bulunan doðal gazýmýza kadar, nasýl bir muhalif yansýmalarýn olduðunu, ibretlik bir durum olarak görmekteyiz.

Sayýn Akþener'in "Putin'in kýyaðý olabilir mi?" sorusunu sorabilmesi bile, siyasetle gerçek hayaller olan, hayallerini gerçeðe dönüþtürebilenlerin bilek ve akýl iþi olduðunu adeta teyit etmektedir.

Yeni Yüzyýlýn Türkiye'si, caydýrýcý gücü olan, engel olunduðu zaman, kendine yeni yollar bulabilen, bir Türkiye olacaðý artýk açýktýr.

Yeni Yüzyýl Türkiye'si, dünyanýn on önemli ekonomisinin sýrasýna gireceði, savaþmadan antlaþma yaptýrabilecek yaptýrým gücüne kavuþacaða açýktýr...

Havada, karada, denizde kendine güvenen, siperleri aþan hýrsý ile kendi milletinden bahsettiren Türkiye'nin, güneþ gibi doðmasýna az kaldý...

Tabii ki, eðer Erdoðan ve bu mefkure gücü kazanýrsa...