Hayatta olan, ‘zorba ve ısırgan' 2 Amerikan başkanı...

Yazının başlığına bakıp, 'Sadece 2 Amerikan Başkanı mı zorba ve ısırgan?' denilebilir, haklı olarak. Bu yüzden, başka emperial güçlerin benzer zâlimâne ve barbarca hesabını bu yazıda söz konusu etmeyip, bu yazıda, hâlen hayatta olanlardan özellikle sadece iki Amerikan Başkanı'na değinmek istiyoruz. Yoksa hele de 8/9 Mayıs 1945'de Almanya'nın, 'düşmanlarına teslim oluşu' gibi, Japonya'nın da, teslim olma şartlarını araştırdığı ve bunu Amerika'nın öğrendiği bir sırada; savaşın dünyaya, 'Amerika'nın karşı konulamaz bir güç sahibi olduğunu göstermek fırsatının kaybedilmemesi için', 6 Ağustos 1945 günü, Japonya'nın -üstelik de hiç bir askerî birliğin olmadığı bilinen- Hiroşima şehrine ilk Atom Bombası'nı ve 2 gün sonra da Nagazaki'de ikincisini attıran ve topluca, 300 bin insanı öldürten o zamanki Amerikan Başkanı Truman daha az mı ısırgandı?' denilebilir. Kezâ Vietnam Savaşı sırasında yüzbinlerce sivil Vietnamlıyı öldüren ve yapılan büyük gösterilere cevaben, 1966-67'lerde 'Amerikan ekonomisi , bu savaş sâyesinde en az yüzde 70'lik bir ataletten kurtulmuştu.' müjde(!)sini veren Amerikan Başkanı Johnson mı daha az ısırgandı? Keza, Irak ve Afganistan başta olmak üzere, nice Müslüman coğrafyalarını yerle bir etmeyi ve yüzbinler değil, milyonlarca Müslümanı, üstelik de 'modern Haçlı Seferleri yapıyoruz' diyerek mâzur gösteren Ronald Reagan, Baba-Oğul Bush'lar mı daha az 'ısırgan' idiler?

Ama biz bu yazıda, Trump ve Biden üzerinde durmak istiyoruz. Çünkü Truman, geçen dönemde; Biden da, son 4 yıldır Amerikan Başkanlığı yaptılar ve 'ısırgan'lıkta geçmiştekilerden geride kalmadıklarını-kalmıyacaklarını hep gösterdiler- Bunlardan Biden, Filistin Müslüman topraklarını 75 yıldır gasb ve işgali altında tutan ve amma 7 Ekim 2023'deki 'Aqsâ Tufanı' karşısında, 'Eyvah gidiyoruz.' feryadı yükselten Siyonist İsrail rejimini kurtarmak için değil; Amerikan emperyalizminin Doğu Akdeniz'deki şubesi durumunda olan İsrail isimli uzantısını kurtarmak için, hemen, iki adet uçak gemisi ve yüzlerce uçak ve en gelişmiş silahlarla bölgeye koşup 'Biz buradayız, biriz ve gidici de değiliz.' nutku çekişini bile yeterli bulmadı ki, 18 Ekim 2023 günü 'Eğer burada İsrail adında bir devlet kurulmamış olsaydı bile, biz burada (aynı fonksiyonları yerine getirecek) başka bir devleti yine kurardık!' diyecekti. Evet, yazık ki maskesini çıkarıp, kanlı dişlerini gösterdiği halde, Biden'ın bu sözleri üzerinde pek durulmadı. Hâlbuki Amerikan sisteminin bütün o 'insan hak ve özgürlük' nutuklarına ve dünyadaki birçok ülkeleri eleştirmesine rağmen, hele de Müslüman dünyası söz konusu olunca, onların, hangi firavunluk entrikalarıyla dopdolu olduklarını bu sözünden bile anlamak zor değil. Yani, diyor ve diyorlar ki, 'Biz Müslüman coğrafyalarının kalbine bir zehirli hançeri sapladık ve bu, İsrail olmasaydı bile; bir başka zehirli hançeri yine saplardık.'

Evet, bu konuda eski başkan Trump'ın, Biden'dan farklı düşündüğü- düşüneceği sanılmamalı.

Ama Trump'ın geçen hafta söyledikleri, Biden'dan hiç de geri kalır tarafı olmayan bir şeytanlığı yansıtıyor. Çünkü açıkça diyor ki; 'Eğer NATO üyesi ülkeler, bu pakta üyelik borçlarını yatırmaktan kaçınır veya gecikirse, onların üzerine saldırması için, Rusya'yı teşvik ederiz!'

Evet, milâdî 19. yüzyılı yansıtan kovboy filmlerindeki vahşi liberalizm ve kapitalizmi yansıtan bir mantık.

Hattâ sadece üyelik borçlarını ödemekte geciken ülkelere saldırması için, Rusya'ya 'yeşil ışık' yakacağını, teşvik edeceğini dile getirebilen bir 'zorba ve ısırgan', bununla, kendilerine kafa tutmaya kalkışacak olanlara daha ne gibi şeytanî tuzakları devreye sokabileceğini gizlememiş oluyor. Evet, bunu söyleyen sıradan birisi değil; önündeki yargı engellerini aşabilir ve yeniden aday olabilirse, Biden'a galib gelmesi ihtimali bile söz konusu birisi.

*

Rusya Başkanı Putin'in, Rus devlet televizyonuna verdiği mülâkatta, 'Hangi Amerikalı adayın "bizim için daha iyi olacağı' sorusuna "Biden, daha tecrübeli, öngörülebilir bir insan, eski tarz bir politikacı... Ama Amerikan halkının güvendiği herhangi bir ABD başkanıyla çalışırız." dedi, evvelki gün.

Putin'in, 'Biden'ı ABD Başkanı olarak görmek istediğini söylemesinden sonra, Trump, bunun kendisi için bir 'iltifat' olduğunu belirtti ve "Onunla iyi anlaşıyorum ama o beni istemiyor" dedi.

Evet, böyle bir zorbalar dünyasında, insan olarak kalmak zorundayız.