Ýran'ýn endiþesi, Ermenistan'ýn çýkmazý ve Azerbaycan'a yönelik kullandýðý tehdit dili...

Ýran, Karabað'ýn özgürleþmesi sürecinde, açýktan Ermenistan'a destek vermiþti.

Evet Karabað'ýn, Azerbaycan olduðunu biliyor ve bunu tanýyor ama Ermenistan'a da kendi çýkmazý için koz olarak bakýyor.

Ýran, Azerbaycan'ý her zaman kendine tehdit olarak algýlýyor.

Ýran, ülkedeki Türklerin varlýðýný, milli þuurunu ve Azerbaycan Cumhuriyeti'ndeki milli duygularý, kendisine karþýt bir durum olarak görüyor.

Ýsrail'in, Azerbaycan iliþkilerini de konuya eklersek, bayaðý kendisine sorun olarak anlamasýný; doðru okumakta yarar var.

Ýran'ýn tarihsel arka plan ile bölgeye bakmasý da normal bir durumdur.

Gel gör ki bu tehdit gördüðü konuyu ortadan kaldýrmak için, dostça tutum sergilemede sýnýfta kalmýþ durumda.

Oysa gördüðü korku konusuna Azerbaycan'ýn kullanýþlý koz olarak bakmasý, söz konusu deðil.

Yani Ýran Türkleri konusunu, kendi aleyhinde koz olarak gören Tahran, aslýnda olaya farklý boyuttan bakarsa; ortak paydada buluþmasý mümkündür.

Ýran, mezhep kozunu da Azerbaycan içindeki gerilim enstrümaný olarak her zaman gördü ve kullandý.

Karabað'ýn özgürleþme sürecinin Azerbaycan'ýn baþarýsýyla sonuçlanmasý ise Ýran yönetimini sevindirmedi; tam tersi Zengezur koridoru konusunda ýsrarla olayý sabote etme eðilimi sergiledi.

Ýþ öyle bir noktaya vardý ki Ýran, Azerbaycan'a saldýrmak ile tehdit etti.

Tabii son anda devlet aklý devreye girdi gibi gözüküyor.

Ýran askeri heyetinin Bakü'yü ziyaret etmesi, oradan "Karabað Azerbaycan'ýndýr..." beyanýný vermesi, fitneyi önleyen akýllýca tutum olarak karþýmýza çýktý.

Ama yetmiyor! Çünkü Zengezur koridoru konusunda endiþesi devam eden Ýran, halen Güney Kafkasya'daki gerilimin, en esas kendisi aleyhinde durum olduðunun farkýna varamamýþ gözüküyor.

ABD ve Fransa kendi hesaplarý için Ermenistan'ý kullanma yolunu seçmiþken, Azerbaycan'a karþý cephe almanýn, nasýl bir çöküþ olabileceðini artýk herkes anlamýþtýr.

Ýran'ýn da bunu görmek istememesi de, istikrarý bozan durumdan baþka bir þey deðildir.

Kýþkýrtýcý beyanlardan ve ülkelerin toprak bütünlüðüne yönelik söylemlerin bölge ülkelerinden kimseye herhangi faydasý yok.

Ama dýþarýdan bölgeyi Rusya-Türkiye ve Ýran arasýndaki çýkmaza dönüþtürme peþinde olanlar için, tam da arzu edilen bir tablo...

Ýran'ýn Azerbaycan'a yönelik istenilen tehdidi, Türkiye'yi devreye sokacaðý kesindir.

"Þuþa Beyannamesi" gereði Türkiye'nin Azerbaycan ile birlikte savunma hattý kuracaðý da açýktýr.

Bu durumda kim, hangi akýl; Ýran ile Azerbaycan gerilimini arzu edebilir.

Ýran ve Azerbaycan içinden verilen her beyanat, o nedenle hayatidir.

Ýran ve Türkiye'yi karþý karþýya getirmek istemek, "Kime yarar?" sorusu, ciddi bir sorudur.

Umarým Ýran, kendi politikalarýný, bu gerçekleri göz önünde bulundurarak üretir.

Ýran, Azerbaycan, Ermenistan, Rusya, Gürcistan ve Türkiye; bu bölgenin esas unsurlardýr.

Sorun varsa bu unsurlarýn kendi arasýnda çözmesi, istikrarýn anahtarýdýr.

Ýran'ýn geç olmadan bunu anlamasý da elzemdir...