Ýslam'a karþý Batý'nýn Doðu'ya egemen olma savaþlarý

Haçlý Seferleri her ne kadar Hýristiyan inancýnýn bir ürünü olarak bilinse de, gerçekte birçok farklý bir temel üzerine inþa edilmiþti. Avrupa'nýn yoksulluk ve sefalet içinde çýrpýndýðý bir devirde, Doðu'nun göz kamaþtýrýcý gizemi, zenginlikleri Avrupa'nýn feodal derebeylerini ve krallar baþta olmak üzere Kilise'yi büyülemiþti.

Batý'nýn Doðu'ya hakim olma tutkusunun baþlangýcý 1095 yýlýnýn Kasým ayýnda, Papa II. Urban'ýn baþkanlýðýnda ve 300 din adamýnýn katýlýmýyla gerçekleþen Clermont Konseyi ile olacaktý. Bu konseyde Hýristiyan dünyasý adýna radikal kararlar alýndý. Bunlarýn içinde en çarpýcý olaný, o döneme kadar Hristiyanlýða egemen olan barýþçý doktrin terk edilecekti.

Papa II. Urban farklý sýnýfsal topluluklardan gelen kalabalýk önünde Hýristiyanlarýn kendi aralarýnda çekiþme ve savaþý býrakmalarýný isteyecek, zengin yoksul, soylu, köylü herkesi tek bayrak altýnda birleþmeye ve kutsal topraklarý Müslümanlarýn elinden kurtarmak için savaþa çaðýracaktý. Ona göre bu bir kutsal savaþtý ki yüz yýllar boyunca sürecekti. Nitekim George W. Bush, ABD'nin Irak saldýrýsýna Kutsal Savaþ diyecek, sonra da aðzýndan kaçtýðýný söyleyip özür dileyecekti!

Papa II. Urban'ýn bu çaðrýsý tarihin akýþýný etkileyecekti ve kýsa sürede hem profesyonel askerlerin hem de sýradan insanlarýn katýldýðý dev bir ordu oluþtu. Haçlýlar bütün köyleri, kasabalarý yakýp yýktýlar, þehirleri talan ettiler.

Aguiles'li Raymond bu seferi þöyle anlatýyordu:

"Yaraya neþter vurmamýz gerekiyordu. Bu cýlk yaranýn adý Ýslam'dý. Önce erkekleri öldürdük; cinsel organlarýný kesip bir torbaya koyduk. Çocuklarýn, kadýnlarýn organlarýný da ayrý torbalara... Vatikan erkek organlarý için beþ, kadýn için üç, çocuk içinse 2 altýn ödeyecekti. Torbalar dolunca Vatikan'ýn kapýsýna býrakýp geri çekildik. Kýsa bir süre sonra rahipler çýkýp torbalarý aldý... Yarým saat sonra kapý tekrar açýldý ve bu kez içi altýn dolu torbalar kapýya býrakýldý... Bu iþ yaklaþýk 3 saat sürdü. Koskoca bir çuval dolusu altýn olmuþtu."

Hristiyan vahþeti bitmek bilmiyordu:

"Temmuz 1099'da Kudüs ele geçirildi. ...Kutsal kentin tüm nüfusu kýlýçtan geçirildi. Yahudiler, Müslümanlar, erkek, kadýn ve çocuk toplam 70 bin kiþi üç gün süren bir soykýrýmda yok edildi. Askerler ayak bileklerine kadar yükselen bir kan gölünün içinde yürüdü, sokaklarda gezen atlýlarýn üzeri kandan kýpkýzýl oldu..."

Ýþte tarihte Birinci Haçlý Savaþý olarak adlandýrýlan bu yýllar 1099'da Kudüs'ün düþmesi ve yaklaþýk 460 yýldýr Müslümanlarý egemenliðinde olan topraklarýn Hýristiyanlýðýn eline geçmesiyle noktalandý. Haçlýlar kendilerine Kudüs'ü baþkent yapýp ta sýnýrlarý Filistin'den Antakya'ya kadar uzanan bir Latin Krallýðý kurdu. Bundan sonra Haçlýlarýn Ortadoðu'da tutunabilme mücadelesi baþlayacaktý. Bu krallýk 20 yýl kadar yaþadý ve 1118 yýlýnda tarih sahnesinden çekildi...