Ýsrail'in yaptýðý devlet terörüdür!

Ýsrail'in her Ramazan'da artýrdýðý saldýrýlarýna artýk doðrudan Mescidi Aksa saldýrýlarý da eklendi.

Yahudi yerleþimini artýrmak için Filistinlilerin topraklarýna evlerine yýllardýr utanmazca despotça haksýzca el koyan Ýsrail, Müslümanlarýn ilk mescidine, gözbebeðimize Mescidi Aksa'ya da cüret ediyor!

Ramazan ayýnýn baþýndan itibaren Þam Kapýsý önündeki oturma alanlarýný barikatlarla kapatan Ýsrail polisi dün de Mescid-i Aksa'ya girdi ve Kýble Mescidi içinde namaz kýlan cemaate ses bombalarýyla saldýrdý. Yaralananlarýn sayýsý 178 civarýydý en son.

Saldýrý aný kameralara yansýdýðý için namaz kýlan insanlarýn plastik mermilerle nasýl yaralandýðýný, Ýsrail'in resmen devlet terörü estirdiðini tüm dünya gördü.

Tepkiler de peþ peþe geldi.

Ýsrail, Türkiye devlet yetkililerinden her tür kýnamayý duyuyor. Millet indinde ise edilen bedduanýn þiddetinden ne kadar haberdar, bilinmiyor ama ürettiði terörle o kutsal topraklarda rahat bir gün bile geçirmeyeceði çok açýk.

ABD de tepki verdi Ýsrail'e. Daha önce Ýnsan Haklarý Ýzleme Örgütü, Ýsrail'e "ýrkçý apartheid rejimi" suçlamasý yöneltmiþti. Ýsrail'in Filistinlilere karþý devlet onaylý ýrk ayrýmcýlýðý ve zulüm suçlarý iþlediði kayda geçirildi.

Ama tabii Ýsrail devletinin Allah'tan korkmadýðýný, Birleþmiþ Milletlerden çekinmediðini, dünya kamuoyundan zerre utanmadýðýný biliyoruz.

Kýnamaktan, lanet etmekten, kalbimizle buðz etmekten baþka elden bir þey gelmemesi ise çok aðýr...

Biden'e karþý Ermeni cemaati önderleri kýymetli bir açýklama yapmýþlardý 24 Nisan geliþmesinin ardýndan.

Türkiye vatandaþý olan ve haklarýný hakkýyla kullanan, ibadetlerini özgürce yapan Yahudi cemaati neden tepki koymaz Ýsrail'e?

Avrupa'nýn 28 Þubat'ý

Almanya'da memurlarýn giysi ve dýþ görünümüne iliþkin kurallar içeren yasal düzenleme Eyalet Temsilcileri Meclisi'nden geçti.

Böylece Avusturya ve Fransa'dan sonra Almanya da artýk kiþi hak ve özgürlüklerini boðan alacakaranlýk kuþaðýnda.

Kanunda "kadýn ya da erkek memurun görevini tarafsýz bir biçimde ifa edeceðine olan güveni, objektif bir biçimde kýsýtlamaya uygun olmasý halinde" dini iþaretlerin taþýnmasýnýn kýsýtlanabileceði ya da engellenebileceði belirtiliyor. Kanun metninde örnek olarak baþörtüsü, kipa ve haç verilmiþ.

Ama asýl hedef baþörtüsü olduðu ve kamuda baþörtüsü yasaðýnýn önünü açacaðý için Müslümanlarýn endiþesi de tepkisi de büyük.

Zira kamusal alandaki daralma sürüyor. Þubat 2021'de de Avrupa Adalet Divaný'nýn iþyerlerinde baþörtüsü yasaðý konusunda vereceði karar öncesinde kamuoyuna yansýyan bilirkiþi raporu iþverenlerin çalýþanlara baþörtüsü yasaðý getirebileceðini öðütlüyordu.

Almanya'da halihazýrda 5 buçuk milyon civarý Müslüman var ve Müslümanlarýn nüfusa oraný yüzde 7'ye yakýn. Federal Göç ve Mülteci Dairesi'nin geçen ay açýkladýðý rakamlara göre son beþ yýlda Müslüman sayýsý 900 bin civarýnda artmýþ.

Müslüman nüfusun rakamý büyüdükçe Almanya'daki Müslüman korkusunu da tetikleniyor. Bunu yönetemeyen Almanya çareyi Müslüman vatandaþlarýnýn haklarýný kýsýtlamaya yönelerek kendi deðerleri ve iddialarýyla çeliþiyor.

Ýslamofobiyle beraber ýrkçý akýmlarýn ve partilerin de yükselmesi Eylül 2021'de yapýlacak seçimlerle birlikte Almanya'yý adým adým kendi 28 Þubat'ýna yaklaþtýrýyor. Yanlýþ zihniyet ve yönetilmeyen kýþkýrtýlmýþ korku ne yazýk ki devlet politikasý halini alýyor.

28 Þubat döneminde Türkiye'deki Ýslamofobik faþizan uygulamalardan, yasaklardan dolayý kýz öðrenciler evlerinden yurtlarýndan koparak Avrupa ülkelerine mecburen giderlerdi. Binlerce baþörtülü kýz öðrenci ülkesinde bulamadýðý özgürlükten faydalanmak için Almanya'da, Fransa'da, Avusturya'da üniversite okudu. Çok þükür ki Türkiye AK Parti iktidarlarýnýn verdiði mücadelenin, ödediði bedelin ardýndan bu ayýptan kurtuldu.

Türkiye'de kimse dýþ görünüþüne, kýlýk kýyafet tercihlerine, inanç ve düþüncelerine göre tasnif edilmiyor. Doðuþtan kazandýðý, anayasanýn ve Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesinin güvence altýna aldýðý hak ve özgürlüklerini kullanýyor.

Bu sebepledir ki Türkiye, Avrupa'nýn kýsýtlamalarýndan kaçýp okulunu bitirmek, stajýný tamamlamak için gelenlerin birinci tercihi.

Siyasi düzlemde Türkiye'yi özgürlüklerin yaþanmadýðý bir ülke olarak itham edenleri yalanlayan en somut geliþme de bu olsa gerek. Zira en baþta kendi hukuki düzenlemeleriyle yalanlýyorlar kendilerini.