MEB takibi sıkı yapmalı

Başta gıda fiyatları olmak üzere insani tüm temel ihtiyaçlarda izah edilemeyen fahiş artışlar yaşanıyor. Kışın gelmesiyle yüksek doğalgaz faturalarının hayatımıza eklenmesiyle bizleri daha da zor günler bekliyor.

Bunların üzerine bir de okulların açılmasıyla yardımcı ders kitabı masrafı eklendi. Ak Parti'nin övünmekte yerden göğe kadar hakkı olduğu talebelere ücretsiz ders kitabı verilmesini de perdeleyen yardımcı ders kitabı alımı okullarda mecburi tutuluyor.

Veliler haklı olarak, "Devlet ücretsiz ders kitabı veriyor da ne oluyor, öğretmen çocuğa parayla aldırdığı kitaptan ders yapıyor, devletin verdiği kitabın kapağını bile kaldırtmıyor" diyor.

Yardımcı ders kitabı piyasasında dönen para birilerinin öylesine iştahını kabartıyor ki, yardımcı ders kitabı basan yayınevleri pıtrak gibi çoğalıyor. Sadece bir fuarda birkaç milyon TL'lik yardımcı ders kitabı satışı yapan yayınevleri var.

Tabii ki isteyen istediği kitabı basıp satar ve isteyen de istediğini alır. Burada itiraz edilen husus, mezkûr yayınevleriyle anlaşan okulların talebelerine bu kitapları almaları yönünde tavsiyelerde bulunmaları. Aslında "tavsiye" adı altında talebeler yardımcı ders kitaplarını almaya zorlanıyor.

Çocuk eve gelip "Öğretmen şu kitabı almamızı tavsiye etti" veya "Öğretmen dersleri şu kitaptan yapacağını söyledi, bize de ister alın ister almayın" dediğinde velilerin o kitabı almaktan başka seçeneği yoktur; "Herkes öğretmenin dediği kitabı alırken benim yavrum eksik mi kalsın, arkadaşları sınıfta alay mı etsin" denir ve o kitap alınır!

Milyonların döndüğü bir pazarda kitabı basan da tavsiye eden de payına düşeni alıyor! Olan biz halka ve "Talebelere ücretsiz ders kitabı dağıtıyoruz" diyen Ak Parti'ye oluyor. Yardımcı ders kitaplarına en az 500 TL ödemiş bir velinin gözünde "Talebelere ücretsiz ders kitabı dağıtan" bir parti olmak şöyle dursun güven kaybı yaşayan bir parti oluyorsunuz.

Geçen hafta bu mevzuyu yazmıştım. Tekrar değinmemin vesilesi ise, Milli Eğitim Bakanlığı'nın hafta içi il müdürlüklerine gönderdiği yazı. Yazıda, "Öğretmen ve öğrencilerimize dağıtımı yapılan ders kitaplarının yanında öğrenme-öğretme sürecine destek olmak için birbirinden farklı eğitsel özellikleri ile amaçları olan ve yazımız eki listede detayları bulunan yardımcı kaynaklar Bakanlığımız tarafından yayımlanıp kullanıcıların erişimine açılmaktadır. Bakanlığımızca öğretmen ve öğrencilerimize dağıtımı yapılan ders kitapları ve ek listede yer alan yardımcı kaynakların dışındaki diğer materyallerin, okullarda ve kurumlarda reklam ve tanıtımının yapılmasına izin verilmemesi ve velilere maddi külfet oluşturacak uygulamalardan kaçınılması gerekmektedir." deniliyor.

Bakanlığın açıklaması gayet yerinde olmuş ama sahada uygulanması için sıkı bir takip gerekiyor. Zira ortada çok büyük bir pasta var ve maalesef birçok eğitimcinin parmağı bu pastanın kremasına bulaşmış!