28 Ocak'ta öðleye doðru, Sarýyer'deki 'Santa Maria (yani Azize Meryem) Kilisesi'ne Pazar Âyini sýrasýnda bir saldýrý olduðu ve 1 kiþinin öldüðü haberini alýr almaz ilk temennim, 'Ýnþaallah saldýrganlar Müslüman deðildir' olmuþtu.
Bu temennimi her 'terör saldýrýsý'nda da bir ilk refleks halinde ifade ederim.
Amerika ve Avrupa'da sýkça gerçekleþen ve okullara, eðlence yerlerine veya diðer toplu mekânlara yapýlan ve ortalama 15-20 insanýn öldürülmesiyle noktalanan saldýrýlarýn ardýndan ayný temenniyi yaparým ve bereket ki, o saldýrýlarýn failleri arasýndan hiç Müslüman çýkmaz.
Ayný temenniyi, , Papa 2. Jean Paul'ün 1981'de Roma'da bir Pazar Âyini'ni yönetirken vurulduðu haberini yurt dýþýnda aldýðýmda da tekrarlamýþ ve hemen ardýndan bir arkadaþým, 'Papa'yý vuran bir TC vatandaþ imiþ' dediðinde þaka zannetmiþtim. Ama yarým saat kadar sonra, o haberin þaka olmadýðý anlaþýlmýþtý.
Ýstanbul Boðazý'nýn Karadeniz'e çýkýþýna yakýn ve Rumeli yakasýndaki þirin bir ilçe olan Sarýyer'de, bir Kilise'de böyle bir saldýrýnýn olmasý, Müslümanlarý derinden sarsmýþtýr.
Hadisenin daha yürek yakan tarafý, hayatýný kaybeden kiþinin týbbî raporla, yüzde 80 zekâ engelli, 'gurebâ' / gariban taifesinden Tuncer Cihan isimli bir kiþi olmasýdýr. Esasen, kýz kardeþinin verdiði bilgilerden anlaþýlýyor ki, bu 'mâsum' kiþi Müslüman bir aileye mensub. Son birkaç aydýr kiliseye gitmeye baþlamýþ. Kilisedeki vazifeliler de onu bir 'Tanrý misafiri' olarak alýrlar ve kendisine yemek de verirlermiþ.
Öyle durumdaki bir kimse, çocuk hükmünde, 'mâsum'dur, fiillerinden sorumlu deðildir.
Bu 'mâsum' kiþi, pazar günü kapýlarý kapalý olan kiliseye girmek için zili çalýnca, kilisenin vazifelileri onu tanýdýklarýndan kapýyý açmýþlar, maskeli silâhlý saldýrganlar da o anda içeriye dalýp duvarlara ateþ etmeye baþlamýþlar.
Görgü þahidlerinin beyanlarýna göre, herkes yere yatarken bu 'garib'imiz ayakta durmuþ ve saldýrganlara bir þeyler söylemek isterken vurulup öldürülmüþ.
Saldýrýnýn faili ve yabancý uyruklu 2 sanýk, 1 gün içinde yakalandýlar. 'DEAÞ'la irtibatlý olduklarý ihtimalini belirtti Ýçiþleri Bakaný Ali Yerlikaya.
*
Gelelim 'Mâbed'lerin Ýslâm þeriatindeki yerine...
'Râviyân-ý ahbâr'a göre, müþriklerin aðýr baskýlarýna mâruz kalan Müslümanlar, karþýlýk vermek istediklerinde, Resûl-i Ekrem (sav), savaþ izninin gelmediðini söyleyip sabýr tavsiye etmiþ ve nihayet 'Hacc sûresinin 39-40'ýncý âyetleri nâzil olmuþ.
39. âyette, 'saldýrýya uðrayanlara, savaþ için izin' verilirken, 40. âyette de, 'Allah'ýn, insanlarýn bir kýsmýyla, diðer bir kýsmýný (saldýrganlarý) engellemesi olmasaydý, -Allah'ýn adýnýn bolca anýldýðý- manastýrlar, kiliseler, sinagoglar ve mescidler yýkýlýr-giderdi.' hatýrlatmasý yapýlmaktadýr. Kezâ, 'Baqara sûresinin 256'ncý âyetinde, 'Lâ ikrâhe fi'd-dîn. / Dinde zorlama yoktur.' ve 'Kâfirûn sûresinde de, 'Lekum dinukum veliyedîn. / Sizin dininiz size, benim dinim bana.' hatýrlatmalarý, 'inanç hürriyeti'ne Ýslâm'ýn 14 asýr önce verdiði garanti mahiyetindedir.
Böyleyken, birilerinin velev ki Müslüman olduklarýný söyleseler bile ve muhtemelen Müslümanlara yapýlan zulümlere mukabil, onlarýn baþka yerlerdeki dindaþlarýndan intikam almak istercesine saldýrý yapmalarýný anlamak, mâzur görmek nasýl olabilir?
Unutmayalým, bu gibi ölçüsüz hareketleri geçmiþte de yaþadýk.
Kýbrýs buhranýnýn zirveye týrmandýðý 1955'te, MÝT eliyle çýkarýldýðý itiraf olunan 6-7 Eylûl Hadiseleri Ýstanbul'u 2-3 gün esir almýþtý âdeta.
Trabzon'da bir rahibin 2006'da ve Hrant Dink'in 2007'de, yine 2007'de Malatya'da Hristiyanlýk tebligatý yapmak için kurulmuþ Zirve Yayýnevi'nde 3 kiþinin ve 15 Kasým 2003'de Ýstanbul'daki bir sinagogda ibadet ânýnda 20 kadar insanýn öldürülmesi.
Bunlar utanç verici ve Müslümanlara yüz karasý teþkil eden hesapsýz, çýlgýnca ve þeriatimizde asla izin verilmemiþ saldýrýlardý. Ýstanbul'daki bazý camilerde de, son çeyrek yüzyýlda bazý hocalarýn öldürüldüðü hatýrlanmalý. Geçen ay da, Ýstanbul'da Fatih Camii imamý býçaklandý.
*
Hatýrlayalým, Mýsýr'da Muhammed Mursî'nin Baþkanlýðýný yýpratmak için, Kahire'de Qýbtî Hristiyanlar'ýn kiliselerine saldýrýlar yapýlmýþ, onlarca insan öldürülmüþ ve (merhûm) Mursî bunlardan da sorumlu tutulmuþtu.
Pakistan ve Afganistan'da da, 'Sünnî' ve 'Þiî' camii diye ayrýlan ibadethanelere karþýlýklý olarak, yýllardýr motosikletli saldýrganlarca bombalý saldýrýlar yapýlýyor ve her birisinde 50'den aþaðý pek düþmeyen insanlar cuma namazlarýnda katlediliyor.
Hâlbuki tam tersine, dinimiz açýsýndan, hele de tehlike zamanlarýnda, bütün ilâhî dinlerin ibadethaneleri de sýðýnýlacak mekânlar olarak biliniyordu. Bu hassasiyetin yitirilmemesi bütün insanlýðýn hayrýnadýr.