Bu dünyadan bir Turgut Özal geçti

Baktım da, rahmetli Turgut Bey'e veda edeli tam 27 yıl olmuş.

Ben ömrümde onun kadar hoş görülü,sevgi dolu bir insan çok az tanıdım!.

Milli Bayramlarımızın biri için Hipodrom'da yapılacak geçit töreni için Semra Hanım'ın ısrarlarına dayanamayıp frak giymişti. Boy aynasının önünde şöyle bir durdu, ardından başladı kahkaha atmaya:

"Semra Hanım sayende penguene benzedik!'" dedi. Ve tabi o saat frakı çıkardı yerine lacivert elbisesini geçirdi sırtına..

Turgut Bey'in ne kadar hoşgörülü olduğunu onu tanıyan herkes bilir. Yapılan karikatürlerinin aslını çizerden rica eder, o çizimi çerçeveletip duvara astırırdı. Sonra da eşini dostunu, ziyarete gelenleri karikatürün önünde toplar kahkahalar atardı. Hiç bir çizeri, ne kadar saçma sapan da çizse karikatürü, mahkemeye vermez, ona dava açmazdı.

Ben Turgut Beyin kimseye bağırıp çağırdığını, sövüp saydığını duymadım. Birine sinirlendi mi, gözlerini ona diker:

"Bak gözüm.." demekle yetinirdi.

Eğer çok sinirlenmişse:

"Bak iki gözüm!!" derdi..

Eğer "iki gözüm.." derse araziye uyup ortadan kaybolmakta yarar vardı. Belli ki çok ama çok sinirlenmişti!

Semra Hanımla çocukları onun her şeyiydi. Özellikle kızına çok düşkündü. Zeynep'in bir dediğini iki etmemeye özen gösterir onu yere göğe sığdıramazdı. Ama Turgut Bey'in her şeyi Semra Hanım'dı. Ona dokunmadan, elini tutmadan edemezdi. Semra Hanım yurt içinde ya da dışında bir yolculuğa çıktı mı, sudan çıkmış balığa dönüşür, gün sayardı:

"Eeeh yatacağız kalkacağız...Semra Hanım dönmüş olacak!" derdi herkese.

Allah rahmet eylesin, Nurlar içinde yat Turgut Beyim