Muhalefet, dan diye 28 Þubat'ý masaya getiriverdi.
Bizlere de bir gerçeði hatýrlatýverdiler.
28 Þubat 1997 darbesinin arkasýndaki en etkili sivil destek, Aydýn Doðan medyasýydý, televizyonu ve gazeteleriydi.
Artýk kenarda köþede yazan Ertuðrul Özkök, o gün Hürriyet'in Genel Yayýn Yönetmeni'ydi.
Hürriyet'te, önce "Bu defa iþi silahsýz kuvvetler halletsin" diye manþet attý. Sonra da Çevik Bir'in aðzýndan darbe sipariþi verdi:
Hürriyet'ten kovuldu ama anlaþýlan yeni bir 28 Þubat için yeniden rol üstlenmiþ gibi.
Sanat dünyasýndaki uyuyan hücrelerin uyandýrýldýðý þu günlerde, Fazýl Say'dan sonra etki ajanlýðýna soyunanlara "Cumhuriyet çocuklarý bunlar" diye gaz veriyor. Dün yazmýþ; "Bakýn Tarkan, Þahan Gökbakar, Cem Yýlmaz gibi sanatçýlar günlük siyaset yapmýyorlar. Onlarýn derdi ülke meseleleri, dünya meseleleri, Ýnsan Haklarý, özgürlük... Evet, hepsi bu Cumhuriyet'in çocuklarý..."
Pekiyi senin gibi bu Cumhuriyet çocuklarý da neden halkýn bizzat seçtiði Cumhurbaþkaný Erdoðan'ý hazmedemiyorlar?
Daha önce sadece sanatlarýný icra ederken þimdi Erdoðansýz Türkiye için niye sahne alýyorlar?
Hem de bir sanatçýya hiç yakýþmayan kabadayýlýkla, meydan okumayla, geleceðin Türkiye'sinden adlarýný sildiriyorlar?
6 muhalefet parti liderinin ikinci toplantý için "28 Þubat"ý seçmelerinin manidar olduðunu herkes görüyor. Bir gün önce bir gün sonra olmasýnýn mahzuru neymiþ, açýklayan yok.
Biliyoruz ki 28 Þubat 1997, Erbakan hükümetini, yani meþru iktidarý devirmek için demokrasi düþmaný cuntacýlarýn düðmeye bastýðý tarihtir.
6'ylý yuvarlak masada verilen mesaj açýk; bugünkü meþru hükümete karþý da yeni bir 28 Þubat...
CHP Genel Baþkaný Kýlýçdaroðlu'nun, önümüzdeki 28 Þubat toplantýsý ile ilgili söylediklerine yeniden bakalým:
"28 Þubat'ta sadece altý genel baþkan olmayacak. Daha geniþ bir toplantý olacak. Toplantýya meslek kuruluþlarý, barolar, sendikalar da katýlacak."
Demek ki, "Güçlendirilmiþ Parlamenter sistem" kamuflajý ile Biden'ýn adamlarý harekete geçiyor.
28 Þubat'ta da böyle olmadý mý?
Sivillerden 5'li çete oluþturulmadý mý?
O günkü yönetimleri ile TÜRK-ÝÞ, DÝSK, TÝSK, TESK, TOBB post modern darbenin sivil ayaðý deðil miydi?
Üniversiteler, yüksek yargý, brifinglerde cuntacýlardan talimat almýyor muydu?
28 Þubat bir ABD projesiydi. 15 Temmuz hain FETÖ darbe giriþimi bir ABD projesiydi. Þimdi de baþýnda Biden'ýn olduðu bir ABD projesi var karþýmýzda.
Biden'ý hatýrlatmanýn tam sýrasý.
Joe Biden, Baþkan seçilmezden önce New York Times editörleri ile 16 Aralýk 2019'da bir araya geldi.
Biden konuþmasýnda þunlarý söyledi:
"Bence ona (Erdoðan'a) çok farklý bir yaklaþým uygulamalýyýz. Muhalif liderleri desteklediðimizi açýkça göstermemiz lazým.
Bir yol haritamýzýn olduðunu açýkça göstermemiz lazým. Düþündüðümüz þeyle ilgili sesimizi yükseltmemiz lazým, bedel ödemeli. Darbe ile deðil, seçimle..."
Yol haritasý giderek netleþiyor.
AK Parti içinden bakanlýk yapan isimlerin istifa ettirilerek parti kurdurulmasý. Geçmiþte Erdoðan'ýn en yakýnýnda bulunan yazarlarýn onursuzca kendilerini inkâr ederek Biden'ýn safýna geçmesi, bir anda sanatçýlarýn iteklenmesi, etki ajanlarýnýn, uyuyan hücrelerin uyandýrýlmasý, fonlanmýþ medyanýn devreye girmesi bunlar tesadüf mü?
28 Þubat'ýn külhanbeyi, hala eski günlerin hayali ile geri döneceðini zanneden Ertuðrul Özkök'ün caka satmasý tesadüf mü?
Ancak þunu unutmasýnlar. Bugüne kadar hep kaybettiler.
Allah'ýn izni ile yine kaybedecekler.
Evet, bir daha görecekler Türkiye, eski Türkiye deðil artýk...