2013 senesindeki Batýcý Gezi ayaklanmasý Batý medyasýnda "Türk Baharý" adlandýrýlmýþtý. Ýsyancýlarýn 3 ay boyunca iþgal ettikleri ve isyanýn karargâhý hâline gelen Taksim'den de "Taksim Cumhuriyeti" olarak bahsediyorlardý. Taksim'de isyancýlarýn korumasýndaki canlý yayýn araçlarýndan dünyaya Recep Tayyip Erdoðan'ýn devrilmek üzere olduðunu, Türkiye alâkalý diðer yalanlarýyla birlikte yayýyorlardý.
Batýcý Gezi ayaklanmasýnda isyankâr Batýcýlar kutsadýklarý þiddetin her þeklini 3 ayda halka gösterdiler. Ellerine fýrsat geçince 'devrimci þiddeti' nasýl uygulayacaklarýný görmüþ olduk.
90 günü bulan sürede iþgal edilen meydan ve sokaklar, yakýlan yaðmalanan iþyerleri, tahrip edilen polis ve medya araçlarý, taciz ve darp edilen insanlar. Tam mânâsýyla bir kalkýþma söz konusuydu. Sokaklardan iç savaþ görüntüleri geliyordu; ölenler, yaralananlar...
Ayaklanmanýn ülkeye maliyetini Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan geçen sene Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptýðý grup konuþmasýnda þu rakamlarla açýklamýþtý: Doðrudan maliyet 1,4 milyar dolar, dolaylý maliyet ise 100'lerce milyar dolar...
Merkez Bankasý verilerine göre ise, Gezi olaylarý sonrasýndaki 1 aylýk dönemde yabancý yatýrýmcýlar 8 milyar dolarlýk çýkýþ yapmýþ. Ardýndan da döviz kurunun durdurulamaz artýþý.
Ýsyan bastýrýlmasýna bastýrýldý ama hesabý hâlâ sorulamadý. Ýlk baþta, güya asi Batýcýlar'ýn aleyhineymiþ gibi görünen asparagas haberler yayýldý ve hâdise sulandýrýldý, karikatürize edildi. Dikkatler Batýcýlar'ýn 3 ay boyunca uyguladýklarý devrimci þiddetten bu yalan haberlere yönlendirildi. Ýsyan sýrasýnda gözaltýna alýnanlar, sanki sýradan bir protesto gösterisinden alýnmýþ muamelesi yapýlarak serbest býrakýldýlar.
Sanki meydanlarýn iþgal edilmesi, yollarýn kesilmesi, yaðma, yakma, tahrip etme kendi kendine olmuþtu. Oysaki isyana katýlanlar, isyaný teþvik edenler isim isim biliniyordu. Bu isimleri tespit etmek için özel bir çabaya da gerek yoktu. Çünkü isyan boyunca bu kiþiler iþgal edilen meydanlarda yaptýklarý yayýnlarla, insanlarý isyana katýlmalarý için kýþkýrtan söz ve yazýlarýyla ortadalardý ve bugün de ayný tavýr içindeler. Meselâ, isyancýlarýn tahrip ettiði bir Türk yayýn kuruluþuna ait aracýn önünde gülerek poz veren ABD'den fonlu bir gazeteciyi savcýlar çaðýrýp, "Verdiðiniz pozla suç olan bir eylemi övüyorsunuz" dediler mi?..
28 Þubat darbe döneminde birahanenin camýna taþ atmakla suçlanan, daha 18'ine gelmemiþ Müslüman Anadolu'nun evlatlarý idamla yargýlandýlar ve müebbet hapis cezalarý alanlar oldu. Bu insanlar 20-25 yýl hapis yattýktan sonra yeniden yargýlanma neticesi cezaevinden çýkabildiler.
Birahanenin camýna taþ atmanýn devleti yýkmaya teþebbüs sayýldýðý günlerden bugünlere, halkýn seçtiði meþru bir hükümeti þiddet yoluyla yýkmak için sokaða çýktýklarýný aþikâr olarak söyleyenlerin elini kolunu sallayarak gezdiði günlere geldik! Gezi ayaklanmasýnýn yýldönümünde yaptýklarý açýklamalarla da Recep Tayyip Erdoðan'ý yýkamadýklarý için hayýflanýyorlardý. Niyetleri belli ve bâkî...
Geçen sene, dostlar alýþveriþte görsün kabilinden yapýlan bir Gezi yargýlamasýnda 9 sanýk beraat ettirilmiþti. Ýstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nin beraat kararýný bozmasýnýn ardýndan yargýlama tekrar baþladý. 21 Mayýs'ta Çaðlayan Adliyesi'nde görülen ilk celse sonrasý adliye önünde açýklama yapan avukatlarýn açtýklarý pankartta "Gezi yargýlanamaz" yazýyordu. Altýnda da "Dava kurgu Gezi gerçek"...
Yani diyorlar ki, bizler yakarýz yýkarýz yaðmalarýz, meydanlarý iþgal eder aylarca yollarý keseriz. Ýnsanlarý darp ederiz ama bizi yargýlayamazsýnýz; onlar için devrimci þiddet meþru! Önünde açýklama yaptýklarý adliyenin içinde Savcý Mehmet Selim Kiraz'ý þehid eden terör örgütü mensuplarýna nasýl sahip çýktýklarýný hatýrlayýn.
Bir yerde onlara katýlýyorum, evet, Batýcý Gezi ayaklanmasý gerçek; iþgal, yol kesme, yaðma, yakma, tahrip... Aklýnýza gelebilecek þiddetin her türünün yaþandýðý Gezi ayaklanmasý gerçek. Gezi ayaklanmasýnýn gerçek failleri, azmettiricileri yargýlanmadýklarý müddetçe de dava kurgu olarak kalacaktýr!
