"Dünyanýn içine sürüklendiði kaotik ortam, doðal süreç mi, yoksa toplumsal mühendislik mi?" sorusunun cevabý ancak, taþlarýn yerine oturmasý ve de doðru bilgilerin ortaya çýkmasýyla mümkün olur ki; bu ise en az elli yýllýk bir süreci ihtiva eder.
2. Dünya savaþý dönemini bu nedenle sýk sýk yazýlarýma konu eder ve "Üzerinde yeniden durmamýz ve okumamýz lazým" tezini savunmaktayým.
Giderek daha net anlýyoruz ki; þu anda içinde bulunduðumuz þartlar ve söylemler masum içerik taþýmýyor. Avrupa kendi içindeki sorunlarý ile yüzleþmeye baþladý ve yeni ýrkçýlýk belasý ile kavrulmadan; söylem ve eylemlerin Ukrayna- Rusya hattýna iteklenmesi tesadüf gözükmüyor.
Genele baktýðýnýzda, ýrkçý söylemlerin artýþý giderek özellikle mültecilere yönelik tavrýn deðiþtirilmesi doðal sürecin sonucu olarak karþýmýza çýkmýyor.
Türkiye üzerine inþa edilmeye gayret edilen söylem ve eylemlerin de arka planý; Avrupa'daki genel durum ile paralel okunmalýdýr. 2. Dünya savaþýna neden olan söylemler, bugünkü söylemler ve jeopolitik durumlarla kýyaslanarak analiz etmeliyiz. Hitler'in meydana çýkýþý ve Avrupa'nýn geneline yaygýnlaþan dönemin siyasi literatürü hafife alýnmamalý ve günümüzün siyasi havasýna göre güncellenerek okunmalýdýr.
Dünyanýn yeni þekle sokulmasý için, kimin nasýl bir heves içinde olduðunu anlamamýz artýk þart.
Ýngiltere, ABD, Ýsrail ve Çin...
Ve Tabii Rusya üzerinden dizayn edilmesi istenen yeni dünya...
Ukrayna konusunun tam anlaþýlmasý ve ateþin etrafa yaygýnlaþmasýnda, Kiev yönetiminin nasýl bir strateji üretmek istediðini doðru anlamamýz gerekiyor. Moldova, Belarus, Finlandiya ve Baltýk devletleri üzerine nasýl bir misyon yüklendi?
Dünya için hangisi tehdit?
NATO (ABD) mu, Rusya mý?
Bu soru giderek net cevap bulacaktýr. Esasýna bakarsanýz, bu sorunun cevabý, dünyayý yöneten kimdir veya kimlerdir sorusunda saklý.
Putin gelecek nesillere, sizce Rothschildsiz Dünya sunabilmemizden; neden bahsetme ihtiyacý duydu?
Savaþtýðý tarafýn sadece ABD veya Anglosakson ittifaký olarak okunmamasý gerektiðine mi iþaret ediyor?
"Kendi içindeki oligarþi yapýyla mücadelede zorluk çektiði Ukrayna ile savaþ gerekçesi, dünya sisteminden bu yol ile çýkarak; kendine münasip bir gelecek hedefliyor" konusu önemli bir konudur aslýnda. Çünkü bu konu, sadece Rusya ve çevresini deðil; dünyanýn tamamýný etkileyecek sýrlarý barýndýrmaktadýr. Bu durumda ýrkçý söylemlerin ve neonazi zihniyetin neden yeni dönemin esas meselesi olarak meydana çýkarýldýðýný anlamamýz kolay olur.
Anlaþýlan herkesin kendi hesabý var. Ama dünyayý yöneten cemiyetlerin; belki de üs takýl olarak tanýmladýðýmýz yapýlarýn, devletleri yýkmak veya kolay yönetilir unsurlara dönüþtürme hayalleri; bazýlarýnýn yansýttýðý gibi "komplo teorileri" deðildir.
Türkiye içinde, yeni yeni servis edilmeye baþlanan ýrkçý söylemlere de; küresel ölçekteki geliþmelere ekleyerek veya parçasý olarak anlamalýyýz ve doðru sonuçlar çýkarmalýyýz.
Gerçekten mülteciler konusunda, hiç kuþkusuz toplumu rahatsýz eden noktalarýn üzerine gidilmeli. Ama bu durumu sadece lokal durum olarak okumamalýyýz. Ve körüklenmeye iteklendiðini de masum göremeyiz ve görmüyoruz...